Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/8407
Karar No: 2014/16260
Karar Tarihi: 10.12.2014

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/8407 Esas 2014/16260 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2014/8407 E.  ,  2014/16260 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : FATSA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 12/09/2013
    NUMARASI : 2013/126-2013/349

    Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı vekili dilekçesi ile; müvekkilinin davalıya ait tapusuz taşınmazı 07.07.1979 tarihli arsa satış senedi ile satın aldığını, zilyetliğini de teslim aldığını, kadastro çalışmaları sırasında taşınmazın davalı adına tescil edildiğini, tapuda istenildiği tarihte devredeceğini beyan etmesine rağmen davalının halen devre yanaşmadığını iddia ederek, satış tarihinde davalıya ödediği 250.000 TL"nin günümüz alım gücü oranına uyarlanmak suretiyle ve ihtarname tarihinden işleyecek yasal faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davanın zamanaşımına uğradığını, iddia edildiği gibi hiçbir zaman davacının zilyetliği almadığını, kadastro tespitinin yirmi yıl önce yapıldığını bu süre zarfında davacının hiç itirazda bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece; dava konusu edilen 07.07.1979 tarihli arsa satış senedinde kararlaştırılan bedelin günümüze uyarlanmış değeri ile geri iadesi için açılan davada zamanaşımının dolduğu bu hususa ilişkin zamanaşımı itirazının davalı vekilince süresinde yapıldığı her ne kadar davacı tarafça dava konusu sebepsiz zenginleşmeye ilişkin zamanaşımının zilyetliğin devrinden sonra işlemeye başlayacağı iddia edilmişse de bu durumun alacağın Borçlar Kanunu 82 maddesinde düzenlenen zamanaşımı genel kuralını değiştirmeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davalı arsa sahibiyle davacı arasında düzenlenen 07.07.1979 tarihli sözleşme haricen düzenlenmiştir. TMK 706, TBK 237 (BK. 213.md), TK 26 ve Noterlik Kanununun 60 ve 89.maddeleri gereğince gayrimenkul mülkiyetinin nakline ilişkin sözleşmeler resmi şekilde yapılmadıkça geçersiz olup, hukuken davacıya herhangi bir hak bahşetmez. Bu nedenle taraflar arasında düzenlenen harici satış sözleşmesi mülkiyetin nakli bakımından geçersiz olup, taraflar aldıklarını iade ile yükümlüdür. Satış parasının geri verilmesine ilişkin dava 10 yıllık zamanaşımına bağlıdır. (BK 125. TBK. 146.md.) (İçtihatı Birleştirme 29.02.1940 gün ve 31 E.- 47 K.)
    Tapulu taşınmazın kütük dışı satışında ödenen paranın geri istenmesine ilişkin davada zamanaşımı satıcının ferağı vermekten kaçınma tarihinden başlar.
    Mahkemece, dava sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak davası olarak nitelendirilerek davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. Ne var ki; taraflar arasındaki uyuşmazlık, bir sözleşmeye yani tarafların açıkladıkları bir iradeye dayanırsa sebepsiz zenginleşmeden söz edilemez.
    Hukuki işlemlerden ve bunun en yaygın türü olan sözleşmeden doğan borçlarda, borçlunun borcunu anlaşmaya uygun olarak yerine getirmesi gerekir. Borçlu anlaşmaya uygun hareket etmezse, alacaklı borca aykırılık hükümlerini işletir ve mümkün ise borcun aynen ifasını, değilse doğan zararın giderilmesini talep eder. Sebepsiz zenginleşme de ise, sadece malvarlığındaki eksilmenin giderilmesinin talep edilmesi sözkonusudur. Sebepsiz zenginleşme alacaklıya, ikinci derecede(tali nitelikte) bir dava hakkı temin eder. Malvarlığındaki azalmanın başka asli nitelikteki davalarla önlenmesi mümkün ise, sebepsiz zenginleşme davası gündeme gelmez. Aynı ilkenin bir sonucu olarak sözleşmeden doğan bir hukuki ilişkinin bulunduğu hallerde tarafların sebepsiz zenginleşmeye dayanan bir talepte bulunması olanaklı değildir. Nitekim, HGK"nun 13.06.2007 gün ve 2007/18-330 E.-350 K.sayılı kararında da aynı ilkeler benimsenmiş olup, sözleşme niteliğindeki yüklenme senedinden kaynaklanan uyuşmazlıkta fazla ödenen paranın geri alınmasının sözleşme hükümleri çerçevesinde çözümlenmesi gerektiği kabul edilmiştir.
    Hal böyle olunca; taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunduğundan, davalının zamanaşımı def"inin az yukarıda açıklandığı üzere sözleşme hükümleri doğrultusunda tarafların iddia ve savunmaları da değerlendirilerek hüküm kurulması gerekirken, aksi düşüncelerle hukuki nitelendirmede yanılgıya düşülerek, davanın sebepsiz iktisaba dayandığından bahisle, zamanaşımı yönünden reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 10.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi