Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/656
Karar No: 2015/1900
Karar Tarihi: 13.02.2015

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/656 Esas 2015/1900 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Mahkeme, bir borçlu tarafından ihtiyati hacize itiraz edilmesi üzerine verilen kararı inceledi. Borçlu, bonoda kefil olarak görünmesine rağmen böyle bir senet imzalamadığını ve imzanın kendisine ait olmadığını savundu. Mahkeme, borçlu ile alacaklı arasında bono tanzimine mesnet bir akdi ilişkiye dair delil sunulmadığı gerekçesiyle itirazın kabulü ile ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verdi. Ancak ihtiyati hacze itiraz sebepleri arasında bonodaki imzanın sahteliği iddiası yer almamaktadır. Bu nedenle kararın karşı taraf yararına bozulması gerektiği belirtildi. İİK'nın 265. maddesinde ise ihtiyati hacze itiraz sebepleri sıralanmaktadır. Kanun maddeleri daha detaylı bir şekilde açıklanmamıştır.
11. Hukuk Dairesi         2015/656 E.  ,  2015/1900 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ


    (Kapatılan) Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 24/01/2014 tarih ve 2014/35-2014/41 D.İş sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi alacaklı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    İhtiyati hacize itiraz eden vekili, müvekkilinin ihtiyati haciz kararına konu bonoda kefil olarak görünmekteyse de müvekkilinin böyle bir senet imzalamadığını, senetteki imza ve yazının müvekkiline ait olmadığını, senedin keşide tarihinin 07.06.2006, vade tarihinin ise 15.10.2013 olmasının senedin teminat olarak alındığını, vade tarihinin sonradan atıldığını gösterdiğini, teminat senedinin tahsili gerekip gerekmediğinin yargılamayı gerektirdiğini ileri sürerek, ihtiyati haciz kararına itiraz etmiştir.
    Karşı taraf (alacaklı) vekili, bononun teminat senedi olmadığını, takibe konu senedin teminat senedi olduğunu ileri sürüp aynı zamanda da imza inkarında bulunmanın çelişki oluşturduğunu savunarak, itirazın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, bonoda asıl borçlu şirket ile kefil gösterilen kişi adına atılan imzaların aynı olduğu, ihtiyati hacze itiraz eden borçlunun adı geçen şirketin yetkilisi olmadığı konusunda taraflar arasında bir ihtilaf bulunmadığı, itiraz eden borçlu ile alacaklı karşı taraf arasında bono tanzimine mesnet bir akdi ilişkinin varlığına dair delil de sunulmadığı gerekçesiyle, itirazın kabulü ile ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmiştir.
    Kararı, ihtiyati haciz isteyen vekili temyiz etmiştir.
    İstem, ihtiyati hacze itiraza ilişkin olup, mahkemece bonoda kefil olarak görünen ..."in imzaya itirazı haklı görülerek bonodaki asıl borçlu şirket adına atılan imza ile kefil yerine atılan imzanın aynı olduğu gerekçesiyle ihtiyati hacze itirazın kabulü ile ihtiyati hacze itiraz eden (borçlu) yönünden ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. Oysaki, İİK"nun 265. maddesinde ihtiyati hacze itiraz sebepleri sayılmış olup, bonodaki imzanın sahteliği iddiası bu itiraz sebepleri arasında yer almamaktadır. İhtiyati hacze itiraz edenin, itiraz sebepleri menfi tespit davasına konu olabilecek nitelikte olup, kanunda sayılan ihtiyati hacze itiraz nedenleri arasında değildir. Bu durumda, mahkemece, ihtiyati hacze itirazın yazılı gerekçeyle kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın karşı taraf (alacaklı) yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle karşı taraf (alacaklı) vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın karşı taraf (alacaklı) yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 13/02/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi