MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL


Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 1022 ada 31 parsel sayılı 5.756,90 m2 yüzölçümündeki taşınmazın irsen intikal, paylaşma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit ve tescil edildiği tapu kayıt örneği ile bildirilmiş iken taşınmazın Kadastro Mahkemesi"nin 2011/119, 2013/159 Esas, Karar sayılı dava dosyasında davalı olduğu ve verilen kararın 29.09.2014 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Davacı ..., miras yoluyla gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tutanaklarının askı ilan süresi geçtikten sonra kadastro sonucu oluşan tapu kaydının iptali istemi ile Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmıştır. Kesinleşen kadastro tespitlerine karşı açılacak davalarda genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olacağı kuşkusuzdur. Davacı davasını 07.05.2013 tarihinde ikame etmiş olup Dairenin geri çevirme kararı üzerine getirtilen Kadastro Mahkemesi"nin 2011/119, 2013/159 Esas, Karar sayılı dava dosyası incelendiğinde aynı taşınmaza yönelik davacının dava tarihi itibariyle derdest dava bulunduğu ve bu davanın 04.11.2013 tarihinde karara bağlandığı anlaşılmıştır. Somut olayda dava tarihi olan 07.05.2013 tarihi itibari ile taşınmaza yönelik Kadastro Mahkemesinde derdest dava bulunduğundan taşınmaza ait kadastro tutanağının kesinleştiğinden söz edilemeyeceği gibi Kadastro Mahkemesinde görülen davaya rağmen taşınmaza dair tapu kaydı oluşturulmasının da hukuken bir önemi bulunmamaktadır. Bu halde henüz ortada iptali istenecek tapu kaydı oluşmadığına göre eldeki bu dava, Kadastro Mahkemesinde görülen "kadastro tespitine itiraz davası"na katılma niteliğindedir. Hal böyle olunca, açılan davada görevli mahkeme, Kadastro Mahkemesidir. Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında re"sen incelenmesi gerekir. Mahkemece bu yön göz önünde bulundurularak, mahkemenin görevsizliğine ve dosyanın görevli ve yetkili Kadastro Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davacı ..."in temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının temyiz edene iadesine, 03.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.