23. Hukuk Dairesi 2013/2411 E. , 2013/3653 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kooperatif yönetim kurulu kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, davalı kooperatif yönetim kurulunun ........2010 tarihli 369 sayılı kararı ile genel kurul toplantısına kadar kooperatif bünyesindeki TIR"lara sıra yazılmamasına ve çalıştırılmamasına ilişkin karar alındığını, söz konusu yönetim kurulu kararının kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek , 369 sayılı yönetim kurulu kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun kıyasen uygulanması gereken 53.maddesinde düzenlenen bir aylık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, yönetim kurulu kararının iptali istemine ilişkindir.
İptali istenen yönetim kurulu kararında, genel kurulu kararına kadar TIR"lara sıra yazılmamasına karar verilmiştir.Dairemizin geri çevirme kararı sonrasında davalı kooperatifçe gönderilen ....04.2011 tarihli genel kurul tutanağında bu yönetim kurulu kararında bahsi geçen konunun görüşüldüğü ve her ortağın bir TIR çalıştırmasına oy çokluğu ile karar verildiği anlaşılmıştır.
Kural olarak, yönetim kurulu kararları doğrudan dava edilemezler. İtiraz üzerine genel kurulda alınacak kararın, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 53.maddesi uyarınca dava edilmesi mümkündür. Yönetim kurulu kararlarının doğrudan ortağın kişisel haklarını etkilemesi, onun zararına sonuçlar doğurması halinde doğrudan dava konusu edilebileceği gerek öğretide ve gerek yargısal içtihatlarda kabul edilmektedir. Ortağın dava konusu yönetim kurulu kararına itirazının genel kurul gündemine alınması için yönetime yaptığını iddia ettiği başvurusu üzerine itirazı genel kurul gündemine alınmamış ve genel kurulca bir karar verilmemiş ise, mahkemece, davacının yönetim kurulu kararının iptali için doğrudan dava açılabileceğinin ilke olarak kabulü gerekir. Somut olayda dava konusu yönetim kurulu
kararı davacıya tebliğ edilmemiştir. Davacı vekili, davacının yönetim kurulu kararını ........2010 tarihinde öğrendiğini ve aynı gün yazılı dilekçe ile kooperatife başvurduğunu, dilekçesine cevap verilmemesi üzerine ........2010 tarih ve 17563 yevmiye sayılı ihtarname ile kendisine taşıma sırası verilmesi talep ettiğini ileri sürmüştür.
Hak düşürücü süreler yasa ile düzenlenir. Kıyas yolu ile hak düşürücü süre yaratılması mümkün değildir. Dava konusu yönetim kurulu kararının davacıya tebliğ edilmemesine, yönetim kurulu kararları aleyhine açılacak davalar yönünden Kooperatifler Kanunu"nda ve bu Kanun"un98. maddesi yollaması ile (dava tarihinde yürürlükte olan) 6762 sayılı TTK"nda herhangi bir süre bulunmamasına ve davacı tarafça kararın öğrenildiği tarihten itibaren gerek yazılı, gerekse noter ihtarnamesi ile başvurularda bulunup sonuç alınmaması üzerine, işbu davanın makul süre içerisinde açılmasına rağmen, yazılı gerekçelerle 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 53. maddesine kıyasen yönetim kurulu karar tarihinden başlatılarak bir aylık hak düşürücü sürenin geçtiğinin kabulü doğru olmamıştır. Bu durumda mahkemece, davanın süresinde açıldığının kabulü ile taraf delilleri değerlendirilip, dava tarihinden sonraki ....04.2011 tarihli genel kurul kararının davaya etkisi de tartışılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ :Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebilğinden itibaren ... gün içeresinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, ....05.2013 tarihinde oy birliği ile karar verildi.