20. Hukuk Dairesi 2016/8366 E. , 2016/8900 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada ... 18. Asliye Ticaret ve ... 11. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, istirdat istemine ilişkindir.
... 18. Asliye Ticaret Mahkemesince, taraflar arasında gayrimenkul satış vaadi ve inşaat sözleşmesi düzenlenmiş olup uyuşmazlığın Tüketici Kanunu kapsamında olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
... 11. Tüketici Mahkemesi tarafından ise taraflar arasında süre gelen ticari bir ilişkinin mevcut olduğu, bu ticari ilişkiye dayanan bonolar nedeni ile başlatılan icra takibi nedeni ile ödenen paranın istirdadına ilişkin olan davada davalıların tüketici olmadığı, aralarındaki ticari nitelikteki uyuşmazlıklarda görevli mahkemenin Ticaret Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmış; maddenin (a) bendinde, bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ile çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve çekişmesiz yargı işi sayılacağı belirtilmiştir. Diğer yandan, aynı Kanunun 778/1-ı maddesi poliçenin iptale ilişkin 757 ilâ 763. madde hükümlerinin bono yönünden de uygulanacağı yönünde düzenleme sevk etmiş olup, 6102 sayılı TTK"nın 757/1. maddesi ve 30.06.2012 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve 6102 sayılı TTK"nın 4 ve 5. maddelerinde değişiklik öngörün 6335 sayılı Kanun gereğince açıkça bu tür işlerde Ticaret Mahkemesi yetkili kılınmıştır.
Somut olayda, davacı vekili, taraflar arasında "... P7" isimli proje çerçevesinde gayrimenkul satış vaadi ve inşaat sözleşmesi imzalandığını buna göre davacının P.7 nolu parselde tip 1 nitelikli villayı inşaa etme ve mülkiyetini alıcıya devretme borcunu üstlendiğini, davalıların ise 750.000 USD karşılığı TL"yi ödemeleri gerektiğini, sözleşmenin 11. maddesinde ödemenin nasıl yapılacağının kararlaştırıldığını, müvekkilinin borcunu ifa edemeyeceğinin anlaşılması üzerine sözleşmeden dönüldüğünü ve alınan edimlerin iade edilmesi için yeniden anlaşıldığını, bu çerçevede davalılar tarafından davacıya ödenen toplam 550.000 USD"nin iadesi için 4/6/2007 vadeli 160.000 USD bedelli 15/6/2007 vadeli 160.000 USD bedelli ve 4/7/2007 vadeli 170.000 USD bedelli üç ayrı senetin davalılara verildiğini, ayrıca 60.000 USD borcun davalıların ... D 13 Projesi çerçevesinde KDV borcuna mahsup edildiğini, 4/6/2006 vadeli senet bedeli olan 160.000 USD bedelli senedin 6/6/2007 tarihinde davalılara ödendiğini, 15/06/2007 ve 4/7/2007 vadeli senetlerin iptal edilerek yerine
11/7/2007 vadeli ve 160.000 USD bedelli ve 26/4/2008 vadeli 170.000 USD bedelli senetler verildiğini, 11/7/2007 tarihli senedin ödendiğini, 26/4/2008 vadeli senedin ise ... 13. İcra Müdürlüğünün 208/18015 Esas sayılı dosyasına ödendiğini, böylelikle borcun bittiğini, ancak buna rağmen davalılarca 4/7/2007 vade tarihli 170.000 USD miktarlı bonoyu dayanak göstererek takip başlatıldığını, müvekkilince haciz baskısı altında ödendiğini, ancak yapılan ödemenin mükerrer olduğunu belirterek mükerrer ödenen paranın davalıdan istirdatına karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında tek bir gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi bulunmayıp süre gelen ticari bir ilişkinin mevcut olduğu, taraflar arasındaki ilişkinin tüketici ilişkisi olmadığı ve uyuşmazlığın kambiyo senedinden kaynaklı ve TTK’nın 4. maddesine göre ticari dava niteliğinde olduğundan davanın, ticaret mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 18. Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 13/10/2016 tarihinde oy birliği ile karar verildi.