Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/3443
Karar No: 2010/2379

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2009/3443 Esas 2010/2379 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2009/3443 E.  ,  2010/2379 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Erzurum İş Mahkemesi
    TARİHİ : 20/01/2009
    NUMARASI : 2007/61-2009/10

    Davacı,  davalılardan işverene ait işyerinde 01/04/1984 tarihinden itibaren çalıştığının tespitine  karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
    Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    Dava davacının, davalıya ait  işyerinde 1.1.1984-31.12.1989 tarihleri arasında çalıştığı iddiasına dayalı  Kuruma bildirilmeyen eksik  sürelerinin  tesbiti  istemine ilişkindir.
    Mahkemece istemin reddine  karar verilmiştir.
    Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı yasanın 79. maddesi bu tip hizmet tesbiti  davaları için özel  bir  ispat yöntemi öngörmemiş  ise de davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş  içtihadı gereğidir.  Bu tür davalarda  öncelikle  davacının  çalışmasına ilişkin belgelerin  işveren tarafından verilip  verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa  işyerinin gerçekten var olup olmadığı  kanun kapsamında  veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı  eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir  duyarlılıkla araştırılmalıdır.  Çalışma olusu her türlü delille ispat  kazanabilirse de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş  tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan  seçilmesine özen gösterilmelidir.  Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu  hiçbir kuşku ve duraksamaya  yer vermeyecek şekilde  belirlenmelidir. Yargıtay  Hukuk Genel  Kurulunun  16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da  bu doğrultudadır
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının davalıya ait   işyerinde 1.4.1984 tarihinde işe girdiğine dair işe giriş bildirgesinin Kuruma verildiği, işyerinin 1.4.1984 tarihinde 506 sayılı Yasa kapsamına alındığı, hizmet cetvelinin getirtilmediği, dönem bordrolarına göre davacının davalı işyerinde 1984,1985,1986 ve 1987 yıllarında bir kısım çalışmaların  Kuruma bildirildiği, 1984 yılı 3. dönem, 1985 yılı  2 dönem, 1986 yılı 2. ve 3. dönem ile 1987 yılı 1 döneme ait bordroların Kuruma verilmediği ancak işverenin bu eksik bordroları 1.1.2007 tarihinde Kuruma sunduğu ve Kurumun 16.1.2007 tarihli yazı ile süresinde verilmeyen bu  bordroları işleme koymadığı,  davacının birçoğunun adresi aynı olan başka işyerlerinden 1.3.1997, 1.1.1999, 21.12000, 15.10.2000, 15.11.2001, 1.5.2004 tarihli işe giriş bildirgelerinin kuruma verildiği anlaşılmaktadır.
    Somut olayda fiili çalışmanın varlığın ilişkin delillerin mahkemece resen  toplanıp değerlendirilmesi gerekirken, Kurum tarafından da  kabul edilmeyen  dönem  bordrolarının her zaman düzenlenebileceği  gerekçesi ile sonuca gidilmesi hatalı olmuştur
    Yapılacak iş,  davacı davalı işyerinde 1.1.1.1984 tarihinden beri çalıştığını iddia etmiş ise de,   adresleri benzer ve aynı olan 1.3.1997-1.5.2004 tarihleri arasında  farklı  bir çok işyerinden işe giriş bildirgelerinin kuruma verildiği dikkate alınarak, bu işyerleri arasında bir bağlantı bulunup bulunmadığı birbirinin devamı olup olmadığı hususunun  saptanması için   şirketlerin ticaret sicil kayıtlarının getirtilip  incelenerek,  şirketlerin arasında bir bağlantı bulunmadığının anlaşılması durumunda  davacının tespitini istediği sürelerin  hangi tarihler arası olduğunun davacıya açıklattırılması gerekir. Davacının kurumdan hizmet cetveli de getirtilerek tespitini istediği  sürelerle ilgili olarak varsa davalı işyeri dosyası ve ücret bordroları ile  büroda çalıştığı iddia edilen davacının imzasını içeren uyuşmazlık dönemlerine ait diğer işyeri kayıt ve belgeleri   istenilerek, dönem bordrosunun verilmediği dönemler için davanın kamu düzenini ilgilendirdiği de dikkate alınarak araştırmanın genişletilip bu dönemlerde  çalışması bulunan   komşu işyeri işveren  ve bu işverenleri tarafından çalışmaları Kuruma bildirilen  kimseler zabıta marifetiyle belirlenip beyanlarına başvurularak, tüm deliller   birlikte değerlendirilmek suretiyle  çıkacak sonuca göre karar vermek gerekir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davacının  bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 8.3.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.


     



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi