3. Hukuk Dairesi 2020/6513 E. , 2021/7905 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın Türkiye Jokey Kulübü yönünden reddine; diğer davalılar yönünden kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili ile davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; 13/04/2012 tarihinde Bursa at yarışları başlamadan on dakika önce devamlı müşterisi olduğu ganyan bayiini arayarak oyun oynadığını, davalı bayiinin oynadığı kuponuna 40.000 TL ikramiye isabet eden bileti tarafına teslim etmediğini, davalıları ısrarla aradığını, ancak hiçbir şekilde davalılar ... ve ..."a ulaşamadığını, bunun üzerine biletini almak üzere davalı kuruma başvuruda bulunduğunu, davalı kurum tarafından yapılan araştırmada ... seri numaralı 144 TL oyun tutarlı biletin 13/04/2012 tarihinde ... ... no’lu Ganyan Bayi terminalinden saat 15:24:46 da kabul edildiği, bilahare aynı biletin aynı bayinin terminalinde saat 15:50:12 de şifresinin klavye marifetiyle terminale okutulmak suretiyle iptal edilmiş olduğunun anlaşıldığını, biletin iptalinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, oynanan biletin bizzat kendisi tarafından iptal edilmediği halde bayii tarafından klavye marifetiyle iptal edilerek mağdur edildiğini ileri sürerek; kazandığı ve alamadığı 36.000 TL ikramiyenin 14/04/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... ve ..., davaya cevap vermemişlerdir.
Davalı Türkiye Jokey Kulübü; davacının telefonla arayarak ganyan kuponu doldurduğunu, ganyan bayiliği yönetmeliği gereği at yarışında bahis oynamak için ganyan kuponunun şahsen doldurulması, kupon bedelinin ödenmesi ve kuponun bayiye verilmesi gerektiğini, kurumlarının kusur ve sorumluluğunun bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davanın davalı Türkiye Jokey Kulübü yönünden reddine, diğer davalılar ... ve ... yönünden kabulüne dair verilen karar; davacı ile davalılardan Gönül ve ..."ın temyizi üzerine, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 20/02/2019 tarihli ve 2016/8568 E. 2019/2213 K. sayılı kararıyla, kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki bulunduğu gerekçesiyle bozulmuştur.Mahkemece; bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; davanın davalı Türkiye Jokey Kulübü yönünden reddine, diğer davalılar ... ve ... yönünden kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
1- Davacının temyiz istemi yönünden;
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre, davacının temyiz isteminin reddi gerekir.
2-Davalılar Gönül ve ..."ın temyiz istemleri yönünden;
7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesinde; ""Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir ve memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde, tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır."" hükmüne yer verilmiştir. Madde metni, iki hali birlikte düzenlemiştir. Bunlardan ilki “adreste bulunmama”, diğeri ise “tebellüğden imtina”dır. Muhatabın adreste bulunmaması halinde tebliğ memurunun ne şekilde davranması gerektiğini düzenleyen Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 30. maddesinin birinci fıkrasında; “Adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine meşruhat verilerek çıkarılan tebligatlar hariç olmak üzere, muhatap veya muhatap adına tebliğ yapılabilecek olanlardan hiçbiri gösterilen adreste sürekli olarak bulunmazsa, tebliğ memurunun, adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti veya meclisi üyeleri, kolluk amir ve memurlarından araştırarak beyanlarını tebliğ mazbatasına yazıp imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde bu durumu yazarak imzalaması gerekir.” hükmü öngörülmüş olup; aynı Yönetmeliğin 31. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde de; ""...(a) bendinde belirtilen halin gerçekleşmesi durumunda tebliğ memuru, tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirir."" düzenlemesi yer almaktadır.
Somut olayda; davalılar ... ve ... adına çıkartılan tebligatların "muhatabın yazılı adresine gidildi.Adreste ikamet etmesine rağmen yazılı adresin o an kapalı olması nedeniyle komşusu ....(isim vermediğinden) ‘ dan soruldu.Muhatabın nerede olduğu bilmediğini beyan edip imzadan imtina etti.Evrak .... mahalle muhtarlığına tebliğ edilerek 2 no’lu haber kağıdı muhatabın adresinin kapısına yapıştırıldı.Komşusu ....( ad soyad yazılmamış ) haber verildi.Komşusu imzadan imtina etti.’’ kaydı ile tebliğ edildiği, bu davalılara yapılan tebligatlarda; gerek beyanda bulunan ve gerekse haber verilen komşunun isminin tespit ve tevsik edilmediği, bir diğer ifadeyle, beyan sahibi ile haber verildiği bildirilen komşunun açık kimliğinin ne olduğunun tebliğ mazbatasında açıklanmadığı anlaşılmaktadır. Bu haliyle tebliğ işleminin, Tebligat Kanunu"nun 21/1. maddesi ile Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 30/1. ve 31/1-c maddeleri koşullarına göre usulüne uygun yapıldığını söyleyebilme olanağı yoktur.
Bu itibarla, davalılar ... ve ..."a yapılan tebligatlar usulsüz olduğundan, bu davalılara dava dilekçesi ve eklerinin usulüne uygun şekilde tebliği sağlanmak suretiyle sonucuna uygun hüküm tesisi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
3-Bozma nedenine göre, davalılar ... ve ...’ın diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalılar ... ve ... yararına BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ...’ın diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, 4,90 TL bakiye temyiz harcının davacıya yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılar ... ile ..."a iadesine, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06/09/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.