Abaküs Yazılım
1. Ceza Dairesi
Esas No: 2011/7154
Karar No: 2012/4748
Karar Tarihi: 07.06.2012

Kasten öldürme - eşini öldürmeye teşebbüs - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2011/7154 Esas 2012/4748 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Sanık Mesut, eşi Ümran'ı öldürmeye teşebbüs ettiği suçtan ceza almıştır. Ancak, suç vasfının yanlış tayini sonucu sanık, kasten insan öldürme ve öldürmeye teşebbüs suçlarından cezalandırılmıştır. Mahkeme kararı, sanığın eşiyle 30 yıllık evliliklerini sonlandırıp, bir başka kişiyle birlikte yaşamaya başlamasından dolayı öfke patlaması yaşadığını ve maktul ile mağdureyi arayarak öldürmeye karar verdiğini ortaya koymuştur. Mahkeme, sanık hakkında doğrudan tasarlayarak insan öldürme ve öldürmeye teşebbüs suçlarından hüküm kurulması gerektiği sonucuna varmıştır.
Kanun maddeleri: TCK.nun 82/1 (Ümran'ı kasten öldürmeye teşebbüs), TCK.nun 29 (ceza indirimi), TCK.nun 35 (mağdureyi öldürmeye teşebbüs suçunun cezası)
1. Ceza Dairesi         2011/7154 E.  ,  2012/4748 K.

    "İçtihat Metni"


    Tebliğname No : 1 - 2011/213456
    MAHKEMESİ : Burhaniye Ağır Ceza Mahkemesi
    TARİHİ VE NO : 25/10/2010, 2009/270 (E) ve 2010/355 (K)
    SUÇ : Kasten öldürme, eşini öldürmeye teşebbüs

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    1-Sanığın eşi olan mağdure Ümran"ı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan hükümde, uygulama maddesi, TCK.nun 82/1 olması gerekirken, sehven 82/2 olarak gösterilmesi, mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası olarak değerlendirilmiştir.
    2-Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Mesut"un maktul Hüseyin"i öldürme ve eşi olan mağdure Ümran"ı öldürmeye teşebbüs suçlarının sübutu kabul, takdire ilişkin cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde eleştiri ve bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin sanığın eşi mağdureye yönelik eyleminden kurulan hüküm yönünden sübuta yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazının reddine,
    Ancak;
    Sanık ve mağdurenin yaklaşık 30 yıldır evli ve müşterek üç çocuklarının olduğu, İzmir ili Dikili ilçesi Kabakum Köyünde oturdukları halde, mağdurenin suç tarihinden yaklaşık bir yıl önce, 17.04.2008 tarihinde, eşi sanığın evini terk ederek, yine kendisi gibi evli ve iki tane de çocuğu olan, Balıkesir ili Burhaniye ilçesinde oturan, gençlik yıllarından itibaren sevdiğini söylediği maktul ile birlikte yaşamak için ortadan kayboldukları, önce maktul ve mağdurenin Çanakkale ili Ezine İlçesi ve yakınındaki köylerde bir süre birlikte yaşadıkları sırada, sanığın eşi mağdureyi evine dönmesi hususunda ikna etmek için girişimlerde bulunduğu, bu amaçla 26.08.2008 tarihinde mağdurenin yanına gidip konuştukları, çıkan tartışmada, sanık tarafından dövüldüğünü iddia eden mağdurenin sanıktan şikayetçi olması üzerine, Ezine Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan soruşturma sonucunda, delil yetersizliğinden, 10.10.2008 gün ve 2008/531 karar sayılı kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karar verildiği, bir süre sonra, 27.11.2008 tarihinde maktulün kendi eşinden boşandığı, mağdurenin de 24.12.2008 tarihinde, vekili aracılığıyla, Burhaniye Asliye Hukuk Mahkemesine, eşi sanık tarafından kendisine şiddet uygulandığından bahisle, şiddetli geçimsizlik nedenine dayalı olarak boşanma davası açtığı, sanığın 17.03.2009 tarihli ilk duruşmaya davalı olarak katıldığı ve boşanma davasındaki iddiaları kabul etmediğini söylediği, bu tarihten sonra artık eşi olan mağdure ile biraraya gelmelerinin mümkün olmadığını düşünen sanığın, maktul ve mağdureyi öldürmeye karar verdiği, maktul ve mağdureyi çevre İl ve İlçelerdeki pazarlarda eşya sattığını bilen sanığın maktul ve mağdureyi aramaya başladığı ancak, olay gününe kadar bulamadığı, olay günü sabahı Dikili ilçesi Kabakum köyünden çıkan sanığın, olayda kullandığı ruhsatsız tabancasını da yanına alarak, Havran ilçesine saat 11.00 sıralarında toplu taşıma araçlarıyla geldiği, buradaki Pazar yerine gidip yine maktul ve mağduru aradığı, saat 16.00 sularında maktul ve mağduru pazarda gören sanığın, yanlarına yaklaşıp tabancasını çıkardığı ve yaklaşık bir metre mesafeden, hiçbir şey konuşmadan, doğrudan maktule bir el ateş ederek, göğüs bölgesinden vurduğu, yere yığılan maktulden sonra yanında bulunan eşi mağdurenin kafasına tabancasını dayadığı ve iki kez tetik düşürmesine rağmen tabancanın ateş almadığı, tabancasını doldur-boşalt yaptığı sırada şarjör ve haznedeki fişeğin yere düştüğünü gören belediye zabıta memurları olan tanıklar İbrahim ve Zafer ile pazarcı esnafı olan tanıklar Kazım ve Mustafa"nın sanığa müdahale ederek etkisiz hale getirdikleri olayda;
    Sanığın, maktul ve eşi mağdureyi öldürmeye önceden karar vermesi, bu kararında sebat ve ısrar gösterip aradan geçen ve tasarlamanın varlığı için yeterli olan zamana rağmen soğukkanlılıkla eylemini gerçekleştirmesi karşısında, sanığın maktule yönelik eyleminden dolayı tasarlayarak insan öldürme, mağdur eşine yönelik eyleminden dolayı ise tasarlayarak eşini öldürmeye teşebbüs suçlarından
    cezalandırılması yerine, suç vasfının yanlış tayini sonucu, kasten insan öldürme ve öldürmeye teşebbüs suçlarından yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kabule göre de;
    A-Tahrik nedeniyle sanığın maktulü kasten öldürme suçundan kurulan hükümde, 12 yıldan 18 yıla kadar hapis cezası öngören TCK.nun 29. maddesi gereğince, alt ve üst sınırlar arasında makul bir ceza tayini; mağdureyi öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan hükümde ise cezanın dörtte birinden, dörtte üçüne kadar indirim öngören TCK. nun 29. maddesinin uygulanması sırasında alt ve üst sınırlar arasında, cezadan makul bir indirim yapılması gerekirken, yazılı şekilde maktulü öldürme suçundan kurulan hükümde 14 yıl hapis cezası tayini, mağduru öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan hükümde ise üçte iki oranında cezadan indirim yapılması suretiyle eksik ceza tayini,
    B-Sanığın eşi mağdureyi, kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan hükümde; teşebbüs nedeniyle, mağdurdaki zarar ve tehlikenin ağırlığına göre, 13 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası öngören TCK.nun 35. maddesinin uygulanması sırasında, alt ve üst sınırlar arasında makul bir ceza tayini yerine, yazılı şekilde 18 yıl hapis cezası verilmesi suretiyle fazla ceza tayini,
    Bozmayı gerektirmiş olup, Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazı bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 07/06/2012 gününde oybirliği ile karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi