19. Ceza Dairesi 2016/7898 E. , 2018/1368 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanık ..."in yokluğunda verilen hükmün kolluk marifetiyle yapılan araştırmaya göre aynı çatı altında yaşamayan sanığın amcası ... tarafından 10/12/2013 tarihinde tebliğ alındığı anlaşıldığından, yapılan tebligat usulsüz olup temyiz süresinde kabul edilerek, sanığın temyiz talebinin reddine dair 11.02.2014 ve 07.04.2014 tarihli ek kararlar kaldırılarak 26.11.2013 tarihli karara yönelik temyiz itirazının incelenmesinde,
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yükletilen suçun sanıklar tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun"da öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
1-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu ve TCK"nın 53/l-(c) maddesindeki hak yoksunluğunun sanıkların kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi,
2-Sanık ..."in üzerinde yakalanan ve ekspertiz raporuna göre 6136 sayılı Kanun kapsamında taşınması yasak silahlardan olan sustalı çakı açısından 6136 sayılı Kanun"a aykırılık suçundan Adana Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 2012/43924 sayılı soruşturma numarası üzerinden ayrı soruşturma yapıldığı ve kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda (temyiz sonucu onanarak kesinleşen) Adana 5. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 04.02.2013 tarih, 2012/944 esas, 2013/162 sayılı kararıyla müsaderesine karar verilen sustalı çakı hakkında herhangi bir karar verilemeyeceği gözetilmeden, incelenen dosyada adli emanete alınmayan sustalı çakının sahibine iadesine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş ve sanıklar ile sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin BOZULMASINA, bu aykırılık yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, hükümlerden TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılıp, yerine ""24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı iptal kararı da gözetilerek, kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına," ibaresi yazılmak ve hükümlerden "Adana C. Başsavcılığı Adli Emaneti"nin 2012/6771 sırasında kayıtlı bir adet bıçağın ise karar kesinleştiğinde sahibine iadesine" kısmının çıkartılmak suretiyle başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 14/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.