3. Hukuk Dairesi 2014/4381 E. , 2014/16624 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda yerel mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ..."ın Jandarma ... Tedarik Merkez Komutanlığı"ndan alacağının 30.000,00 TL"lik kısmını .... 7. Noterliği"nin 10/01/2012 tarihli ve 00724 yevmiye nolu temliknamesi ile müvekkiline temlik ettiğini, temliknamenin aynı tarihte Tedarik Merkez Komutanlığına gönderilmesi ve 30.000,00 TL"nin müvekkiline ödenmesi gerektiğini, .... 7. Noterliği"nin kusurlu davranışı ile temliknameyi Jandarma Tedarik Merkez Komutanlığı"na göndermediğini, davalı ..."ın temlike konu alacağı da dahil olmak üzere tüm alacağının Jandarma Tedarik Merkez Komutanlığından tahsil ettiğini, müvekkilinin adı geçen komutanlığa müracaat ettiğinde temliknamenin tebliğ edilmediğini ve Davalı ..."ın alacağının tamamını tahsil ettiğini öğrendiğini, bunun üzerine Davalı ..."a müracaat edildiğini ancak 30.000,00 TL nin ödenmediğini, davalı .... 7. Noterliği"nin kusurlu davranışı ile temliknamenin Jandarma Tedarik Merkez Komutanlığına tebliğ edilmemesi nedeniyle diğer davalının ise, kötü niyetli davranarak temlik ettiği alacağı tahsil etmesinden dolayı sorumlu olduklarını ileri sürerek 30.000,00 TL"nin 10/01/2012 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; "onaylama şeklinde düzenlenen evrakta noterin görevi; imza tasdiki şeklinde olup, yazı içeriğinden noterin sorumluluğu düşünülemez. Öte yandan temliknamede notere tebligat masrafı verilmiş ise de temliknamede ayrıca tebligat istendiği yönünde bir talep olmadığından tebligat masrafının alınmış olması nedeniyle, davalı noterin sorumlu olduğu kabul edilemez. Her ne kadar 1512 sayılı Noterlik Kanununun 162. maddesi uyarınca noterin sorumluluğu kusursuz sorumluluk ise de noter yapması gereken iş nedeniyle kusursuz sorumludur. Kanunen ya da ilgililerin isteğiyle yapmakla görevli olmadığı işlerden dolayı sorumlu olduğu düşünülemez," denilerek davalı noter ... yönünden reddi, diğer davalı ... yönünden kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Noterlik Kanunu"nun 162.maddesi uyarınca; noterlerin zarardan sorumlu tutulabilmeleri için kusurlu olmalarının gerekmediği tartışmasızdır. Diğer bir anlatımla, tüm kusursuz sorumluluk hallerinde olduğu üzere, zarar gören, davalının kusurunu kanıtlamak zorunda değildir. Kusursuz sorumluluğun, kusurlu sorumluluktan tek farkı bu noktada toplanmaktadır. Bu bağlamda, zarar gören kusurlu sorumlulukta olduğu üzere zararını, zararla eylem arasındaki uygun illiyet bağını kanıtlamak zorundadır. Kusursuz sorumluluğun tüm hallerinde, uygun illiyet bağının zarar görenin veya 3.kişinin ağır kusuru ile mücbir sebebin varlığı durumunda kesileceği, teoride ve yargısal kararlarda kabul edilmiş bulunmaktadır. Aksi halde, risk veya şart nazariyesi öne çıkacak ve zararın varolduğu her halde, kusursuz sorumlu olanın sorumluluğu yoluna gidilecektir ki, böyle bir sonuç hukukumuzda kabul edilmemiştir.
Dava; davacı lehine diğer davalı ... tarafından yapılan alacağın temliki sözleşmesinin dava dışı borçluya bildirilmemesi nedeniyle, uğranılan zararın davalı noter ile alacağın temlik edenden tazminat istemine ilişkindir. Somut olaya konu, 10.01.2012 tarihli temlikname incelendiğinde, davacı ile davalı ... arasındaki alacağın temlikine ilişkin bulunduğu, evrakın onaylama işlemi şeklinde düzenlendiği ve "temlik keyfiyetinin İçişleri Bakanlığı, Jandarma Komutanlığı Jandarma ... Tedarik Merkez Komutanlığına tebliğ edilmesini kabul, beyan ve ikrar ederim" şeklinde ibarenin olduğu gözönüne alındığında, davalı noterin temlik keyfiyetini davalı ..."ın alacaklı olduğu dava dışı İçişleri Bakanlığı Jandarma Genel Komutanlığı Jandarma ... Tedarik Merkez Komutanlığına tebliğ edilmemesinde davalı noterin de sorumluluğu bulunduğu gözetilmeden, davalı noter yönünden davanın reddi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.