Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/20263
Karar No: 2014/16671
Karar Tarihi: 17.12.2014

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/20263 Esas 2014/16671 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2014/20263 E.  ,  2014/16671 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : HAKKARİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 03/10/2013
    NUMARASI : 2010/423-2013/315

    Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacılar vekili ile davalı B.. S.. tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı vekili dilekçesinde; müvekkilleri A... ve K.. K.."ın oğulları U.. K.."ın 13/10/2009 tarihinde davalı B.. S.."nun inşaat halindeki evinin balkonunda oynarken diğer davalı .... Elektrik Dağıtım A.Ş. Hakkari İl Müdürlüğüne ait ve balkona çok yakın geçen elektrik direğinden geçen elektrik akımına kapılması sonucu ağır şekilde yaralandığını ve büyük oranda kalıcı iş ve güç kaybına uğradığını, davalıların ihmali sonucu meydana gelen olay nedeniyle davalılardan fazlaya ilişkin tazminat hakları saklı kalmak kaydıyla, U.. K.."ın ilerideki kazanç kaybının, A... ve K.. K.."ın destekten yoksun kalmalarına ilişkin zararlarının uzman bilirkişi incelemesi ile tespitine ve tedavi, ulaşım ve konaklama giderleri ile müvekkilleri U.., A.. ve K.. K.. için ayrı ayrı 1.000,00 TL maddi ve 7.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 24.000,00 TL tazminatın olay tarihi olan 13/10/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı Vedaş vekili dilekçesinde, usulüne uygun tebligata rağmen yasal süresi içerisinde cevap dilekçesi sunmamış olup, 26.07.2013 havale tarihli dilekçesinde, müvekkili kurumun üzerine düşen özen yükümlülüğünü yerine getirerek enerji nakil hattını yönetmeliğe uygun yaptığını savunarak, dosyadaki bilirkişi raporları doğrultusunda, davanın reddini talep etmiştir.
    Davalı B.. S.., usulüne uygun tebligata rağmen yasal süresi içerisinde cevap dilekçesi sunmamış olup, bilirkişi raporlarına karşın beyan dilekçesinde ve duruşmadaki beyanında diğer davalı Vedaş"tan elektrik direklerinin yerlerinin değiştirilmesi için defalarca sözlü başvuru yaptıklarını, ancak değişikliğin yapılmadığını, olay sonrasında direklerin yerlerinin değiştirildiğini, olayı görmediğini, olaydan sonra davacı U.. K.."ı hastaneye götürdüğünü savunmuştur.
    Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacı U.. K.. için 1.000 TL maddi, 5.000 TL manevi tazminatın, davacı A.. K.. ve K.. K.. için ayrı ayrı 3.000"er TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı B.. S.."ndan tahsiline, davacıların tedavi, ulaşım ve konaklama giderlerine ilişkin taleplerinin reddine, elektrik hattının mevzuata uygun olduğu anlaşıldığı gerekçesiyle davalı Vedaş hakkındaki davanın reddine, karar verilmiş, hüküm davacılar vekili ile davalı Burhan tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Davacı vekilinin davalı Vedaş hakkındaki davanın reddine dair hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile davalı Vedaş hakkındaki davanın reddine yönelik hükmün ONANMASINA,
    2- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı Burhan"ın bütün, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    3-Davacı vekili dilekçesinde ve yargılama sırasında olay nedeniyle tedavi, ulaşım ve konaklama giderlerinin tazminini talep etmiş, tedavinin halen devam ettiği de belirtilmiştir. Buna rağmen, mahkemece, bu konuda herhangi bir inceleme araştırma yapılmadan ve gerekçelendirilmeden bu taleplerin reddine karar verilmiştir. Hükme esas alınan tazminat hesabı hakkındaki bilirkişi raporunda, davacı U..."ın tedavi giderlerinin doktor bilirkişi tarafından belirlenmesi veya mahkemece uygun bir tazminata hükmedilmesi gerektiği belirtilmiştir.
    6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50. (818 sayılı BK."nun 42.) maddesi gereğince, zararın varlığını ve tutarını kanıtlamak zorunda olan davacının, zararın gerçek tutarını kanıtlamakta zorlandığı veya kanıtlanmasının davacıdan beklenemeyeceği durumlarda yargıç, işlerin olağan gidişi ve zarar görenin aldığı önlemleri gözeterek zarar tutarını kendiliğinden belirler.
    Diğer yandan, yaralanma nedeniyle tedavi, ulaşım ve konaklama gideri yapılması yaşamın olağan akışına uygun olup tüm giderlerin belgelenmesi de beklenemez. Yaralanmanın gerektirdiği belgelendirilemeyen tedavi giderleri, ulaşım ve konaklama giderleri yönünden bilirkişi incelemesi yapılarak, bu zararın da kapsamı belirlenmeli, bu yöntemle zarar tutarının belirlenememesi durumunda ise Borçlar Yasası"nın 42. maddesi gereğince takdir edilecek uygun bir tutar, belgelendirilemeyen gider olarak kabul edilmelidir.
    Hal böyle olunca; mahkemece, davacılar tarafından talep edilen ve mahkemece herhangi bir inceleme araştırma yapılamadan reddine karar verilen tedavi, ulaşım ve konaklama giderleri konusunda, tedavi sürecine ilişkin tüm belgeler getirtilmeli, davacının sunduğu veya sunacağı faturaların davacının tedavisi ile ilgili olup olmadığı ve davacının tedavi giderinin ne kadar olduğu konusunda, aralarında doktor bilirkişinin de bulunduğu konusunda uzman bilirkişi heyetinden hüküm kurmaya ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınmalı, varsa Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından karşılanan tedavi giderleri mahsup edilmeli, bu şekilde söz konusu gider kalemleri belirlenemediği takdirde TBK"nun 50. maddesi gereğince mahkemece takdir edilmelidir.
    Yerel mahkemece açıklanan bu yönler gözetilmeyerek, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı biçimde, davacıların tedavi, ulaşım ve konaklama giderlerine yönelik taleplerinin reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın, iştirak nafakalarının artırılması yönünden, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi