Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/1071
Karar No: 2015/2341
Karar Tarihi: 23.02.2015

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/1071 Esas 2015/2341 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, müvekkilinin fıstık bahçesinin don nedeniyle zarar gördüğünü belirterek, davalı sigorta şirketinden 1.500 TL zararının faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir. Mahkeme, sigorta poliçesi TTK'da düzenlenmiş olsa da, sigortacı ile sigorta ettiren arasındaki ilişkinin tüketici işlemi olarak nitelendirildiği için, tüketici mahkemesinde bakılabileceğine karar vererek dava dilekçesinin görev yönünden reddetmiştir. Ancak, uyuşmazlığın çözüm yerinin tüketici mahkemesi olması için işlemin tüketici işlemi, işlemi yapan bir tarafın da tüketici olması gerektiğine dikkat çekilmiştir. Bu nedenle mahkemenin kararı bozulmuştur. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 2. maddesi her türlü tüketici işlemiyle tüketiciye yönelik uygulamaları kapsarken, 3. maddesinde tüketici işlemi tanımlanmış ve sözleşmelerin bir tüketici işlemi olarak nitelendirilebilmesi için öncelikle tüketicinin ticari veya mesleki amaçla hareket etmeyen bir kişi olması gerektiği belirtilmiştir.
11. Hukuk Dairesi         2015/1071 E.  ,  2015/2341 K.

    "İçtihat Metni"

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 25/08/2014 tarih ve 2014/585-2014/391 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkiline ait fıstık bahçesinin 18/02/2014 tarih ve 3624654 nolu sigorta poliçesiyle davalı sigorta tarafından sigortalandığı, fıstık bahçesinin don teminatının da poliçeye ekletilerek dona karşı da sigortalandığını, 30/03/2014 tarihindeki aşırı soğuklar neticesinde fıstık bahçesinin don nedeniyle zarar gördüğünü, müvekkilinin zararının tazmini için davalı sigorta şirketine bildirim yapmış olmasına rağmen zararın sigorta kapsamı dışında kaldığı ileri sürülerek zararının karşılanmadığını, ancak tespit sonucunda fıstık bahçesinin %95 oranında zarar gördüğünün tespit edildiğini ileri sürerek şimdilik 1.500 TL zararın faiziyle birlikte davalı sigorta şirketinden tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Kanun"un 2. maddesinde, bu kanunun her türlü tüketici işlemiyle tüketiciye yönelik uygulamaları kapsadığının belirtildiği, 3. maddenin "İ" fıkrasında satıcının tanımının yapıldığı ve "Kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişi" olarak tanımlandığı, "K" fıkrasında ise tüketicinin tanımının yapılarak "ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi" denildiği, "I" fıkrasında da tüketici işlemleri "mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişilerle tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü hukuki işlem" olarak tanımlandığı, her ne kadar sigorta poliçesi TTK"da düzenlenmiş ise de, sigortacı ile sigorta ettiren arasındaki ilişki 6502 sayılı Kanun kapsamında tüketici işlemi olarak nitelendirildiğinden, sigorta ettiren ile sigortacı arasındaki hukuki ihtilaflara tüketici mahkemesinde bakılabileceği gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine, kararın kesinleşmesi ve talep halinde dava dosyasının Tüketici Mahkemesi sıfatıyla görevli ve yetkili ... Asliye Hukuk Mahkemesi"ne gönderilmesine karar verilmiştir.
    Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, ... Devlet Destekli Bitkisel Ürün Sigortası Poliçesi"nden kaynaklanın tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece, yukarıda yazılı gerekçe ile dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle reddine karar verilmiştir.
    Ancak, 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"un 2. maddesinde, bu kanunun her türlü tüketici işlemiyle tüketiciye yönelik uygulamaları kapsadığı belirtildiğine göre, uyuşmazlığın çözüm yerinin tüketici mahkemesi olması için, işlemin tüketici işlemi, işlemi yapan bir tarafın da tüketici olması gerekmektedir. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"un 3. maddesinin l fıkrasında tüketici işleminin tanımı yapılmış, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişilerle tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü hukuki işlem tüketici işlemi olarak belirlenmiştir. Ancak, az önce ifade edildiği üzere, bir sözleşmenin bir tüketici işlemi olarak nitelendirilebilmesi için öncelikle bu sözleşmenin bir tarafının Kanun"un tanımladığı şekilde tüketici kavramı içerisinde kalması gerekmektedir. Kanun"un 3. maddesinin K fıkrasında tüketici, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi şeklinde tanımlanmıştır. Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere tüketicinin ticari veya mesleki amaçla hareket etmeyen bir kişi olması gerekir. Somut olayda ise, davacının, mesleki amaçla hareket eden gerçek kişi olması karşısında, mahkemece tüketici olarak kabul edilmesi ve bu itibarla tüketici işlemi olarak değerlendirilen sigorta sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlığa tüketici mahkemesinin bakması gerektiğinden bahisle görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 23/02/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi