Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/28639
Karar No: 2016/2010
Karar Tarihi: 26.01.2016

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2014/28639 Esas 2016/2010 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2014/28639 E.  ,  2016/2010 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti ile fazla çalışma ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı, iş sözleşmesini 1475 sayılı İş Kanunu"nun 14/5. maddesindeki şartları taşıması sebebiyle kanundan kaynaklanan hakkını kullanarak feshettiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ile izin ve fazla çalışma alacaklarını istemiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı, davacının çalışma hayatını sonlandırma iradesi olmadığını ve ücret + prim usulü ile çalıştığı için fazla çalışma alacağı bulunmadığını, ayrıca izinlerini de kullandığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş sözleşmesinin kıdem tazminatına hak kazanacak şekilde sona erdiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı davalı temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
    İş sözleşmelerinde fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dahil olduğu yönündeki kurallara sınırlı olarak değer verilmelidir. Dairemiz, ikiyüzyetmiş saatle sınırlı olarak söz konusu hükümlerin geçerli olduğunu kabul etmektedir. Mahkemece davacının iş sözleşmesi celp edilmeli, fazla çalışmanın ücrete dahil olduğuna dair hüküm bulunması halinde, yıllık ikiyüzyetmiş saat fazla çalışma süresi hesaplamalardan mahsup edilmelidir.
    Somut olayda; davacının fazla çalışma talebi tanık anlatımlarına göre hesaplanıp hüküm altına alınmıştır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının haftanın beş günü 09:00-21:00 saatleri arasında ve ayda iki cumartesi günü 10:00-15:00 saatleri arasında çalışıp haftada ortalama dokuz buçuk saat fazla çalışma yaptığının kabul edildiği anlaşılmaktadır. Taraf iddia ve savunmaları, tanık anlatımları, davacının çalıştığı işyeri ve yapılan işin niteliği ile dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının haftanın üç günü 09:00-21:00 saatleri arasında, iki günü 09:00-18:00 saatleri arasında, ayda iki cumartesi günü de 10:00-15:00 saatleri arasında çalıştığının kabulü dosya içeriğine daha uygun düşecektir. Davacının fazla çalışma alacağı belirtilen çalışma saatleri esas alınarak yeniden hesaplanmalı ve davalı tarafından iş sözleşmesinde fazla çalışmanın ücrete dahil olduğuna dair hüküm bulunduğu savunulduğundan, varsa iş sözleşmesi celp edilerek iş sözleşmesinde fazla çalışmanın ücrete dahil olduğuna dair hüküm bulunması halinde yıllık ikiyüzyetmiş saat fazla çalışma, yapılan fazla çalışma süresi hesabından mahsup edilmelidir. Eksik inceleme ile sonuca gidilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    3-İşçinin kullandırılmayan izin sürelerine ait ücretlere hak kazanıp kazanmadığı hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir.
    Somut olayda; hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının kıdemine göre hak kazandığı ikiyüzyirmiiki gün izin süresinden kullandırıldığı anlaşılan seksen yedi günün mahsubu ile bakiye yüzotuzbeş gün karşılığı izin alacağı hesaplanmıştır. Davalı tarafından, işyerinde izin defteri uygulamasının yıllar önce kaldırıldığı ve izinlerin bilgisayar sistemi ile kayıt altına alındığı, izin bilgilerinin sisteme işçiler tarafından girildiği ve her işçinin bu girişi kendi şifresi ile yaptığı, davacının hak kazandığı ikiyüzseksen bir gün izni olduğu ve izin takip evraklarına göre ikiyüzdoksanbir gün izin kullandığı, davacının on gün de bir sonraki yılın izninden kullanmış olup, kullandırılmayan izin alacağı bulunmadığı savunulmuştur. Mahkemece davalının savunması üzerinde durulmadan sonuca gidilmiştir. Bu sebeple; davacı asıl duruşmaya davet edilerek, davalının savunması ve bilgisayar sistemi üzerinde tutulan izin takip evraklarına karşı diyecekleri sorulmalı, bilirkişiden de işyerinde inceleme yetkisi verilerek sisteme gerçekten sadece işçilerin kendi şifresi ile mi izin kaydı girilebildiği hususunda denetime elverişli rapor sunması istenerek oluşacak sonuca göre izin alacağı hakkında bir karar verilmelidir. Eksik inceleme ve araştırma ile sonuca gidilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    4-Davalı vekili kanuni süresinden sonra sunduğu cevap dilekçesinde açıkça davaya karşı zamanaşımı def"inde bulunduğunu bildirmediği gibi, ıslaha karşı zaamanaşımı def"i de süresinde olmadığından, zamanaşımı def"in dikkate alınmaması hususu bozma sebebi yapılmamıştır.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 26.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi