20. Hukuk Dairesi 2018/150 E. , 2019/1781 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı yönetim vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava dilekçesinde; davalının ... Mobilyanın ilgili apartmanın alt katında kiracı olduğu, davalı apartman yönetiminin davalı ... Mobilyaya kiraya verdiği yerin apartmanın ortak yerlerinden olan otopark bölümü olduğu, söz konusu yerin kiraya verilebilmesi için tüm apartman maliklerinin muavafakatına gerek olduğu, davalı apartman yönetiminin bu yeri tüm kat maliklerinin rızası olmadan kiraya verdiği, 4 bağımsız bölüm maliki olan davacının da rızası olmadan kiralama işleminin yapılamayacağı belirtilerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davanın kabulü, davalılar arasındaki kira sözleşmesinin geçersiz olduğunun tespiti ve davalı şirketin apartmanın ortak alanlarından olan otopark yerinden tahliyesi istenilmiştir.
... 2. Sulh Hukuk Mahkemesi 2011/2139 Esas, 2012/776 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulüne; davalılardan " ... Mobilya Gıda ve Giyim Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi" tarafından fiilen mobilya mağazası olarak kullanılan ... ili, ... ilçesi ... mahallesi 6203 ada 7 parsel sayılı ana taşınmaz üzerindeki binanın zemin katındaki 30.04.2012 havale tarihli bilirkişi raporundaki krokide kırmızı çizgilerle taranarak işaretlenmiş olan alanın projeye uygun eski haline iadesine, davalı şirketin buradan tahliyesine, buranın projeye uygun eski haline iadesi için davalılara kararın kesinleşmesinden başlamak üzere 60 gün süre verilmesine karar verilmiş, hükmün davalı yönetim vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2012/15505 Esas, 2013/1254 Karar sayılı ilamıyla “Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, anayapının ortak yeri olan otoparkının (fiilen dükkan ve bodrumun) kiraya verilmesi için bir kısım kat maliklerinin yöneticiyi yetkilendirmek suretiyle davalı şirket ile bu hususta kira sözleşmesi yapılmasına ilişkin karar aldıkları anlaşılmaktadır. Mahkemece buna göre kira sözleşmesinin dayanağını teşkil eden kat malikleri kurulu kararlarına (20.03.2008 ve 07.04.2008 tarihli) olumlu oyları ile katılan ... o kararlarda imzası bulunan kat maliklerinin davaya dahil edilmesinden ve taraf teşkilinin sağlanmasından sonra bir karar verilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmadan davanın esası hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir.”denilerek kararın bozulmasına hükmetmiştir.
... 2. Sulh Hukuk Mahkemesi 2013/489 Esas, 2014/1628 Karar sayılı kararıyla Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yapılan yargılama neticesinde; davanın kabulüne, tüm kat maliklerinin onayı olmadığı anlaşılmakla açılan davanın kabulüne ve ortak
alanın (otopark) yerinden tahliyesine ve yerin otopark olarak (ortak bağımsız bölüm) kullanılmasına karar verilmiş, hükmün davalı yönetim vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/6046 Esas, 2015/8440 Karar sayılı ilamıyla “6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297/2. (1086 sayılı HUMK. 388. ve 389. maddeleri) fıkrası "hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir." hükmü uyarınca dava konusu edilen ve yapılmasına karar verilen hususların neler olduğu, davalıların ne gibi iş ve işlemlerden sorumlu tutulduğu hüküm sonucu kısmında birer birer, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde açıkça yazılması gerekirken, infazda duraksamaya sebep olacak biçimde "ortak alanın (otopark) yerinden tahliyesine ve yerin otopark olarak (ortak bağımsız bölüm) kullanılmasına" karar verilmiş olması,
2-Karar gereğinin yerine getirilmesi için davalılara 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 33. maddesi gereğince uygun bir süre verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, doğru görülmemiştir." denilerek kararın bozulmasına hükmetmiştir.
Mahkemece; Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yapılan yargılama neticesinde; davanın kabulüne, tüm kat maliklerinin onayı olmadığı anlaşılmakla açılan davanın kabulüne ve ortak alanın (otopark) yerinden tahliyesine ve yerin otopark olarak (ortak bağımsız bölüm) kullanılmasına karar verilmiş, hüküm davalı yönetim vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, ortak yer olan otoparktan davalı şirketin tahliyesi, bu yerin eski hale getirilmesi ve davalılar arasındaki kira sözleşmesinin geçersiz olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece bozmaya uyulmuşsa da gereği tam olarak yerine getirilmemiştir:
Yargıtayın bozma kararlarına karşı direnme hakkı yasalarımıza göre mahkemeye verilmiş olup, mahkemece bozmaya uyulduktan sonra bozma gereklerinin yerine getirilmesi zorunludur. Bu bağlamda hakim, uyduğu bozma ilamının gereğinin eksiksiz yerine getirilip getirilmediğini denetlemekle görevlidir
Şöyle ki;
... 2. Sulh Hukuk Mahkemesi 2013/489 Esas, 2014/1628 Karar sayılı kararıyla davanın kabulüne, tüm kat maliklerinin onayı olmadığı anlaşılmakla açılan davanın kabulüne ve ortak alanın (otopark) yerinden tahliyesine ve yerin otopark olarak (ortak bağımsız bölüm) kullanılmasına karar verilmiş, kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/6046 Esas, 2015/8440 Karar sayılı ilamıyla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297/2. hükmü uyarınca dava konusu edilen ve yapılmasına karar verilen hususların neler olduğu, davalıların ne gibi iş ve işlemlerden sorumlu tutulduğu hüküm sonucu kısmında birer birer, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde açıkça yazılması gerekirken, infazda duraksamaya sebep olacak biçimde "ortak alanın (otopark) yerinden tahliyesine ve yerin otopark olarak (ortak bağımsız bölüm) kullanılmasına" karar verilmiş olması ve karar gereğinin yerine getirilmesi için davalılara uygun bir süre verilmesi gerektiğinin düşünülmemesinden dolayı kararın bozulmasına hükmetmiş ancak mahkemece Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verildiği halde bozma ilamında önceki kararın aynısına karar verilmiş olup Yargıtay bozma ilamındaki hususlar tam ve eksiksiz yerine getirilmeden hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı yönetim vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 18/03/2019 günü oy birliği ile karar verildi.