Esas No: 2021/14511
Karar No: 2022/620
Karar Tarihi: 19.01.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/14511 Esas 2022/620 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2021/14511 E. , 2022/620 K."İçtihat Metni"
Adalet Bakanlığının, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki Bursa 26. Asliye Ceza Mahkemesinin 09/02/2021 tarihli ve 2019/476 esas, 2021/113 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 17/06/2021 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Şüpheli ... hakkında, 04/03/2018 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçlarından yapılan soruşturma sonucunda, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığının 05/10/2018 tarihli ve 2018/20467 soruşturma,2018/2599 sayılı kararı ile, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesi gereğince beş yıl süre ile kamu davası açılmasının ertelenmesine, aynı Kanun’un 191/3. maddesi gereğince bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, denetim süresi içerisinde tedaviye tabi tutulmasına, aynı Kanun'un 191/4. maddesi gereğince erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkında kamu davası açılacağının ihtarına karar verildiği, erteleme kararında itiraz kanun yolu, merci ve süresinin gösterildiği, kararın şüpheli müdafiine 22/10/2018 tarihinde usulüne uygun şekilde tebliğ edilerek tedbirin infazı için Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği,
2- Bursa Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün 28/11/2018 tarihli ve 2018/5384 DS sayılı çağrı yazısının 14/12/2018 tarihinde şüpheliye tebliğ edildiği, müdürlüğe başvurduğu,19/12/2018 tarihinde Yükümlü Ön Bilgilendirme Formu imzalatılarak aynı tarihte hastaneye sevk edildiği, hastanenin 24/01/2019 tarihli raporunda tedavisine gerek olmadığının belirtilmesi üzerine denetim planı hazırlandığı, 07/03/2019 tarihli grup seminer çalışmasına katılmaması nedeniyle uyarılmasına karar verildiği, 14/03/2019 tarihli uyarı yazısının 08/04/2019 tarihinde tebliğ edildiği, şüphelinin 07/03/2019 günü istirahatlı olduğuna dair Kocaeli Acıbadem Hastanesinin raporunu sunarak mazeret bildirdiği, İnfaz İşlemleri Değerlendirme Komisyonunun 11/04/2019 tarihli kararı ile “yükümlülüğünü aksatacak şekilde Müdürlüğün yetki alanı dışına çıktığı” gerekçesiyle mazeretin reddine karar verildiği, red kararının şüpheliye tebliğ edilmediği, uyarılmasından sonra 12/04/2019 tarihli bireysel görüşmesine katılmaması nedeniyle 16/04/2019 tarihinde dosyanın kapatılmasına karar verilerek 18/04/2019 tarihinde Bursa Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği,
3- Erteleme kararı kaldırılarak Bursa Cumhuriyet Başsavcılığının 27/05/2019 tarihli ve 2018/20467 soruşturma, 2019/17268 esas, 2019/13547 sayılı iddianamesi ile, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle Bursa 26. Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,
4- Bursa 26. Asliye Ceza Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 09/02/2021 tarihli ve 2019/476 esas 2021/113 sayılı kararı ile, ısrar şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/8 maddesi uyarınca davanın durmasına karar verildiği, kararın 17/02/2021 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B-) Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
“Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurmak suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 05/10/2018 tarihli ve 2018/20467 soruşturma, 2018/2599 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararın kesinleşmesini müteakip, şüphelinin yükümlülüklere uymamakta ısrar ettiğinden bahisle hakkındaki ilam dosyasının kapatılmasını takiben, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığının 27/05/2019 tarihli iddianamesi ile kamu davası açılması üzerine, sanığın eyleminin hakkında verilen kararın gereklerine uygun davranmamakta ısrar unsurunun gerçekleşmediğinden bahisle durma kararı verilmesine dair Bursa 26. Asliye Ceza Mahkemesinin 09/02/2021 tarihli ve 2019/476 esas, 2021/113 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 191/4. maddesinde yer alan, “Kişinin, erteleme süresi zarfında; a) Kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi, b) Tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması, c) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, hâlinde, hakkında kamu davası açılır.” şeklindeki ve Denetimli Serbestlik Hizmetleri Yönetmeliğinin 5/1. maddesinde yer alan, "(1) Hakkında herhangi bir tedbire hükmedilen kişi, karara uygun olarak müdürlüğün hazırladığı programa ve denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerilerine uymak ve katlanmak zorundadır." ve aynı Yönetmeliğin 44. maddesinde yer alan, "(1) Yükümlülüğün yerine getirilmesi için uyulması gereken kurallar ile karara uygun olarak hazırlanan programa ve denetimli serbestlik personelinin bu kapsamdaki uyarı ve çağrılarına uyulmaması yükümlülüğün ihlali sayılır. Yükümlülüğün ihlal edilmesi durumunda vaka sorumlusunun teklifi üzerine yükümlü, komisyon tarafından veya kanunda yazılı hallerde komisyonun önerisi üzerine ilgili hâkim tarafından uyarılır. (2) Uyarı bir yazı ile yükümlüye tebliğ edilir. Gerektiğinde yükümlü, müdürlüğe davet edilerek yükümlülüklerine ilişkin hususlar ve ihlalin sonuçları vaka sorumlusu tarafından kendisine sözlü olarak da açıklanır. Yükümlünün gelmemesi durumunda daha önce yapılmış olan yazılı uyarı yeterli sayılır. (3) Denetimli serbestlik kararlarının infazında, yükümlülüğün bir yıl içerisinde iki defa ihlal edilmesi yükümlülüğe uymamada ısrar etme sayılır. Yükümlünün uyarılmasının ardından bir yıl içerisinde ikinci ihlalin tespit edilmesi halinde infaza son verilerek kayıt kapatılır. (4) Uyarı için yapılan tebligatta, bir yıl içerisinde yeni bir ihlal durumunun tespit edilmesi halinde tekrar bir uyarının yapılmayacağı, dosyanın kapatılarak gereği için mahkemeye gönderileceği yükümlüye ihtar edilir." şeklindeki düzenlemeler dikkate alındığında, somut olayda, 14/12/2018 tarihi itibari ile tedavi ve denetimli serbestlik kararının infazında uyulması gereken kuralların şüpheliye tebliğ edilerek infazına başlanıldığı, şüphelinin 07/03/2019 tarihindeki bireysel görüşme yükümlülüğünü ihlal ettiği ve 08/04/2019 tarihinde bir sonraki ihlalde tekrar uyarı yapılmayarak dosyanın kapatılacağının bildirilerek uyarıldığı, şüphelinin tekrardan 12/04/2019 tarihindeki bireysel görüşme programına katılmadığı, şüphelinin 07/03/2019 ve 12/04/2019 tarihlerindeki bireysel görüşme ve grup çalışma programlara katılmaması sebebiyle bu halin ısrar niteliğinde olduğunun anlaşılması karşısında, kamu davasına devamla esastan inceleme yapılarak bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle durma kararı verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek Bursa 26. Asliye Ceza Mahkemesinin 09/02/2021 tarihli ve 2019/476 esas, 2021/113 sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması istenilmiştir.
C-) Konunun Değerlendirilmesi:
Şüpheli ... hakkında, 04/03/2018 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonucunda, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 05/10/2018 tarihli ve 2018/20467 soruşturma, 2018/2599 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararın kesinleşmesini takiben, şüphelinin yükümlülüklere uymamakta ısrar ettiği gerekçesiyle Bursa Cumhuriyet Başsavcılığının 27/05/2019 tarihli iddianamesi ile kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda Bursa 26. Asliye Ceza Mahkemesinin 09/02/2021 tarihli ve 2019/476 esas, 2021/113 sayılı kararı ile, ısrar şartının gerçekleşmemesi nedeniyle durma kararı verildiği, anlaşılmıştır.
İncelenen dosyada; 14/12/2018 tarihi itibari ile denetimli serbestlik kararının infazında uyulması gereken kuralların şüpheliye tebliğ edilerek infazına başlanıldığı, şüphelinin 07/03/2019 tarihindeki grup-seminer çalışması yükümlülüğünü ihlal ettiği ve uyarılmasına karar verildiği, Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce düzenlenen uyarı yazısının 08/04/2019 tarihinde şüpheliye tebliğ edildiği, şüphelinin 07/03/2019 günü istirahatlı olduğuna dair Kocaeli Acıbadem Hastanesinin raporunu sunarak mazeret bildirdiği, İnfaz İşlemleri Değerlendirme Komisyonunun 11/04/2019 tarihli kararı ile “yükümlülüğünü aksatacak şekilde Müdürlüğün yetki alanı dışına çıktığı” gerekçesiyle mazeretin reddine karar verildiği, red kararının şüpheliye tebliğ edilmediği, uyarılmasından sonra 12/04/2019 tarihli bireysel görüşmesine katılmaması nedeniyle dosyanın kapatılmasına karar verilerek Bursa Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği, Kocaeli Acıbadem Hastanesinin raporunda akut nazofarenjit tanısıyla 07/03/2019 tarihinde istirahatli olduğunun belirtildiği, raporun onay tarihi 15/03/2019 ve rapor ekindeki Özel Sağlık Sigortası Hasta Bilgi Formunda başvuru tarihi 15/03/2019 olarak gösterilmiş ise de, 07/03/2019 tarihinde istirahatli olduğunun, 08/03/2019 tarihinde çalışabileceğinin raporda açıkça yazıldığı, şüphelinin izinsiz olarak yetki alanı dışına çıktığı gerekçesiyle mazeretinin reddedildiğine ilişkin İnfaz İşlemleri Değerlendirme Komisyonu kararının şüpheliye tebliğ edilmesi gerektiği halde tebliğ edilmediği, bu kararın tebliğ edilmemesi nedeniyle yükümlünün 12/04/2019 tarihli bireysel görüşmesine katılmamasının yükümlülüklerini ihlalde ısrar iradesini göstermeyeceği, sanığın mazeretinin reddine karar verildiğinden haberdar olmadığı şeklindeki savunması da dikkate alındığında, hükümlünün yükümlülük ihlalinde ısrar iradesinden ve denetimli serbestlik kapsamında belirlenen yükümlülüğünü ikinci kez ihlal ettiğinden sözedilemeyeceği, bu nedenle ısrar koşulunun oluşmadığı, mahkemenin durma kararının kanuna uygun olduğu anlaşıldığından, kanun yararına bozma istemi yerinde görülmeyerek reddine karar vermek gerekmiştir.
D-) Karar :
Açıklanan nedenlerle; Bursa 26. Asliye Ceza Mahkemesinin 09/02/2021 tarihli ve 2019/476 esas, 2021/113 sayılı kararına ilişkin kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 19/01/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.