Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/29095
Karar No: 2020/5596
Karar Tarihi: 03.06.2020

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/29095 Esas 2020/5596 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi         2017/29095 E.  ,  2020/5596 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin ... Beldesinde işçi pozisyonunda çalıştığını, iş sözleşmesinin 20.12.2012 tarihinde emeklilik nedeni ile sona erdiğini, kimi yıllara ilişkin yıllık izinlerini kullanmadığını, izin ücreti alacağının da ödenmediğini, çalıştığı döndemde mesai saatleri dışında çalıştırıldığını, farklı işlerde istihdam edildiğini, ancak karşılığı fazla çalışma ücretinin de ödenmediğini, alacaklarının işyerinde yürürülükte bulunan toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre hesaplanması gerektiğini ileri sürerek yıllık izin ücreti, fazla çalıma ücreti, toplu iş sözleşmesinden doğan ikramiye ve ek ücret alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının taleplerinin zamanaşımına uğraadığını, davacının tüm alacaklarının kendisine ödendiğini, davacının taleplerinin soyut iddia niteliğinde bulunduğunu, davacının öncesinde kuruma başvurarak herhangi bir talepte de bulunmadığını ileri sürerek, davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, belgelere ve tüm dosya kapsamına göre; davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı tarafından dosyaya sunulan ve ikramiyelerin ödendiğine dair belge içeriklerinin mahkemece yeterince araştırılıp araştırılmadığı ve bu kapsamda bu belgenin ikramiye alacağını sona erdiren ödeme belgesi olarak kabul edilip edilmeyeceği noktalarında toplanmaktadır.
    Somut olayda, dosya içinde davalı vekilince 24.03.2014 tarihli dilekçe ekinde, çeşitli dönemlere ilişkin ikramiye/ilave tediye ödemesine ilişkin ödeme emri belgeleri ve dekontların ibraz edildiği görülmektedir.
    Ödeme, hukuki niteliği itibariyle bir itiraz olup, borcu sona erdiren bir vakıadır. Dolayısıyla her itiraz gibi bu itirazında mahkeme tarafından re"sen nazara alınması gerekir.
    Bu açıklamalar kapsamında, davacının dava dilekçesinde ikramiye ödemelerine ilişkin talepte bulunmakla beraber, bu ikramiyenin yasal ikramiye yahut akdi ikramiye olduğu konusunda açıklık bulunmadığı; ancak mahkemece hükme esas bilirkişi raporunda işyerinde yürürlükte bulunan Toplu İş Sözleşmesinin 38. maddesinin (b) bendi uyarınca davacıya her yıl 52 gün karşılığı ilave tediye ödeneceğine ilişkin düzenlemeden hareketle davacının yasal ikramiye (ilave tediye) alacağının hesaplandığı, davacı tarafından ıslah dilekçesi ile bilirkişi raporunda hesaplanan yasal ikramiye miktarınca arttırımda bulunulduğu ve bu miktarın hüküm altına alındığı anlaşılmaktadır. Ancak davalı tarafından 24.03.2014 tarihli dilekçe ekinde, çeşitli dönemlere ilişkin bir kısmında yalnızca “ikramiye” yazılı, bir kısmında ise açıkça “ilave tediye” yazılı ödeme emri belgeleri, imzalı ikramiye bordrolarının ve dekontların ibraz edildiği görülmektedir.
    Davacının 07.06.2002 tarihinden itibaren ... Sendikası üyesi olduğu ihtilaf dışıdır. Öncelikle hesaplama konusu dönem bakımından, 24.03.2014 tarihli dilekçe ekinde yer alan imzalı ikramiye bordroları ve banka dekontları ile ödendiği sabit olan “ilave tediye” açıklamalı ödeme miktarlarının hüküm altına alınan yasal ikramiye (ilave tediye) alacağından mahsubu gerekirken bu hususun gözetilmemesi hatalı olmuştur. Öte yandan, bahse konu belgelerin incelenmesinden yalnızca “ikramiye” açıklaması adı altında yapılan tahakkukların da bulunduğu anlaşılmış olup; bu döneme ilişkin olarak da işyerinde yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmeleri incelenmek suretiyle, her bir ödeme dönemi bakımından yürürlükteki toplu iş sözleşmesinde akdi ikramiyeye ilişkin yasal düzenlemenin bulunmaması halinde, imzalı ikramiye bordroları ve banka dekontları ile ödendiği sabit olan “ikramiye” adı altında yapılan ödemelerin de yasal ikramiye alacağından mahsubu gerektiği hususu gözetilmelidir. Ayrıca imzalı ücret bordroları ve banka dekontları gibi ödeme belgelerinin bulunmadığı, yalnızca ödeme emri belgesi bulunan alacak dönemleri bakımından ise ödeme emri belgesinde “ikramiye”, “ilave tediye” adı altında tahakkuk bulunan miktarların davacıya ödenip ödenmediği tespit edilmeli, yukarıdaki hususlara göre yasal ikramiye alacağından mahsup edilmesi gerekip gerekmediği hususunda karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar yapılmadan, eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 03.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi