Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/27092
Karar No: 2016/2277
Karar Tarihi: 28.01.2016

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2014/27092 Esas 2016/2277 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2014/27092 E.  ,  2016/2277 K.
"İçtihat Metni"

Y A R G I T A Y İ L A M I

MAHKEMESİ : İş Mahkemesi

DAVA : Davacı, ihbar tazminatı, bakiye ücret, fazla çalışma ücreti ile hafta tatili ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davacı ve davalı Suta İnş. Ltd. Şti. avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, iş sözleşmesinin haksız sona erdirildiğini beyan ederek, ihbar tazminatı, ücret, hafta tatili ile fazla çalışma ücreti, alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı Akfen Şirketi, işin anahtar teslim olarak diğer davalıların oluşturduğu ortaklığa verildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı Suta İnşaat Şirketi, davacının kendi rızası ile ayrıldığını alacaklarının ödendiğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı ve davalı ... Ltd. Şti. temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-4857 sayılı İş Kanunu’nun 2. maddesinin altıncı fıkrasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi; “bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği işçilerini sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren ile iş aldığı işveren arasında kurulan ilişki” olarak tanımlanmış; aynı maddenin yedinci fıkrasında “asıl işverenin işçilerinin alt işveren tarafından işe alınarak çalıştırılmaya devam ettirilmesi suretiyle hakları kısıtlanamaz veya daha önce o işyerinde çalıştırılan kimse ile alt işveren ilişkisi kurulamaz. Aksi halde ve genel olarak asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaalı işleme dayandığı kabul edilerek alt işverenin işçileri başlangıçtan itibaren asıl işverenin işçisi sayılarak işlem görürler. İşletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işler dışında asıl iş bölünerek alt işverenlere verilemez” kuralına yer verilmiştir.
Somut olayda davalı ...nin idareden aldığı hidroleketirik santrali yapım işini diğer davalı şirketlerin oluşturduğu ortaklığa verdiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bu durumda ... yukarıda açıklandığı üzere bizzat yapacağı kendi faaliyet alanındaki bu işi başka bir şirkete tümü ile veya bir bölümünü vermesi onun asıl işveren sıfatını ortadan kaldırmayacaktır. Böylece asıl işveren olarak işçilik alacaklarından diğer davalılarla birlikte sorumluluğu bulunduğundan hakkındaki davanın reddi hatalı olup bozma nedenidir.
3-Dava dilekçesinde bir niteleme bulunmasa da talep miktar ve şekline, bilirkişinin hesap raporundan sonra davacının 02.05.2014 tarihli “ıslah dilekçesi” ile taleplerini artırmasına göre davanın kısmi dava olarak açılıp görülmesine rağmen hüküm kurulurken mahkemece davanın, resen belirsiz alacak davası olarak yorumlanarak faiz başlangıçlarının dava tarihinden yürütülmesi isabetsiz olmuştur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 109/2 fıkrası yürürlükte olduğu tarihte dahi Dairemiz yorumu ile talep konusu miktar belirlenebilir olduğu durumlarda da kısmi dava açılabileceği kabul edilmiştir. 01.04.2015 tarihli 6644 saylı Kanun"un 4. maddesi ile 6100 sayılı Kanun"un 109/2 fıkrasının mülga hale gelmesi ile talep konusu miktarın belirlenbilir olduğu durumlarda kısmi dava açılmasının kabulü artık tartışma dışı kalmıştır. Açıklanan tüm bu sebeplere davanın kısmi dava olarak açıldığı halde mahkemce resen belirsiz alcak davası olarak yorumlanmasına imkan bulunmamaktadır. Mahkeme bu konuda ancak açılan davanın şartlarının oluşup oluşmadığını usulen değerlendirebilir, re"sen davanın türünü kendisi tayin edemez. Bu bağlamda somut olayda davanın, kısmi dava olarak açıldığı anlaşıldığından bu şekilde sonuçlandırılması gerekir.
Mahkemece, maddi ve hukuki bu olgular dikkate alınmadan eksik inceleme ve araştırma ile karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozma nedenidir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 28.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi