Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/3109
Karar No: 2010/3083
Karar Tarihi: 22.03.2010

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2009/3109 Esas 2010/3083 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2009/3109 E.  ,  2010/3083 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Gaziantep 1. İş Mahkemesi
    TARİHİ : 16/12/2008
    NUMARASI : 2006/1644-2008/607
              
    Davacı,  murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine   karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin   kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davacılar ile davalılardan Ö.Ö. Temizlik Güv.Yemek İnş.Petrol Nak.San.Tic.Ltd.Şti., M.Ö, L. K. Çimente San.Tic.A.Ş.  vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    1-Dosyadaki yazılara,kararın dayandığı deliller ile kanuni gerektirici nedenlere ve temyiz nedenlerine göre davalıların tüm davacıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,                                       
    2-Davacıların murisi D. B.ın öldüğü  iş kazasında  sigortalının  % 15, davalı işverenlerin % 85 oranında  kusurlu  olduğu dosya içeriğinden  anlaşılmaktadır.
    Borçlar  Kanunu’nun  47. maddesi hükmüne göre hakimin özel  halleri  göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata  benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
    Manevi  tazminatın  tutarını belirleme görevi hakimin takdirine bırakılmış ise de hakimin  bu takdir hakkını kullanırken,  ülkenin ekonomik  koşulları tarafların sosyal ve ekonomik durumları paranın satın alma gücü,  tarafların kusur durumu olayın ağırlığı   olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması,  hükmedilecek  tutarın manevi tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda olması gerektiği de söz götürmez.
    Bunun yanında olayın işverenin sağlığı ve güvenliği önlemlerini yeterince alınmamasından kaynaklandığı da gözetilerek gelişen hukuktaki yaklaşıma da uygun olarak tatmin   duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda  manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. ( HGK 23.6.2004, 13/291-370)
    Bu ilkeler gözetildiğinde davacılardan anne Halise,baba Beşir ve çocuklar Tuğba ve Sevgi yararına mahkemece takdir edilen manevi tazminat miktarının az olduğu yukarıda açıklanan ilkeler gereğince uygun miktarda manevi tazminata  hükmedilmediği açıktır.
    3-Davacı A.B.’ın iş kazasında ölen sigortalı işçinin kardeşi ve BK.47.maddesinde yazılı ‘yakınlar’ kapsamında olduğu ve kardeşinin ölümü nedeni ile yazılı manevi zararının giderilmesini istemekte haklı olduğu açık iken neden ve dayanakları gösterilmeden ve hakkında açık hüküm kurulmadan fazla istemlerin reddi kapsamında talebinin reddine karar verilmesi de isabetsizdir.
    4- Birlikte dava açma hakkına sahip olanlar, davalarını birlikte açmak zorunda olmayıp bu kişilerden her biri ayrı ayrı dava açabilecekleri gibi, dilerlerse birlikte de dava açabilirler. Bu halde davacılar arasındaki dava arkadaşlığına ihtiyarı dava arkadaşlığı denir. İhtiyarı dava arkadaşlığında, dava arkadaşı sayısı kadar dava vardır; bu davalar birlikte görülür. Diğer yandan maddi ve manevi tazminat alacakları birbirinden bağımsız ve farklı iki ayrı alacak olup aynı davada birarada talep edilebilecekleri gibi ayrı dava konusu da yapılabilirler.Davacılar,dilekçelerinde belirttikleri maddi ve manevi tazminat alacaklarının davalılardan tahsilini istemişler ,mahkemece de yazılı maddi ve manevi tazminat alacaklarının tahsiline karar verilmiş ancak  hüküm altına alınan maddi ve manevi tazminat miktarı üzerinden her bir davacı için yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunması gerekirken hüküm altına alınan tüm tazminat toplamı üzerinden eksik avukatlık ücretine hükmolunması da hatalıdır.
    Mahkemece açıklanan bu maddi ve hukuki nedenler dikkate alınmaksızın açıklanan yönlerden yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmektedir.
    O halde, davacıların bu yönleri amaçlayan  temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davalılardan Ö.Ö.Tem.Güv.Yemek İnş.Petrol Nak.San.Tic.Ltd.Şti., M. Ö., L.K.Çimento San.Tic.A.Ş."ne yükletilmesine, 22.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi