
Esas No: 2015/17351
Karar No: 2017/6010
Karar Tarihi: 25.09.2017
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/17351 Esas 2017/6010 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 334. maddesinde, “Kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin, gereken yargılama veya takip giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olan kimseler, iddia ve savunmalarında, geçici hukuki korunma taleplerinde ve icra takibinde, haklı oldukları yolunda kanaat uyandırmak kaydıyla adli yardımdan yararlanabilirler.” şeklinde düzenlemeye yer verilmiş, takip eden maddelerde, adli yardımlara dair esaslar ele alınmıştır.
HMK 336/3 maddesine göre kanun yollarına başvuru sırasında adli yardım talebi bölge adliye mahkemesine veya Yargıtay’a yapılır. Bu nedenle, temyiz aşamasında adli yardım talebinin Yargıtay ilgili dairesince karara bağlanmasının zorunlu olduğu belirgin bulunmakla, dosya kapsamından, temyiz isteminde bulunan davacının adli yardım istemi, HMK"nun 334 ve devamı maddeleri hükümleri uyarınca kabul edilerek yapılan temyiz incelemesi sonucunda;
5510 sayılı Yasa"nın 39. maddesi uyarınca davacı Kurum tarafından 03.01.2012 tarihinde meydana gelen iş kazası nedeniyle vefat eden sigortalının hak sahiplerine ödenen peşin sermaye değerli gelir ile cenaze yardımının tahsili istenilmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
İnceleme konusu davada; ... Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/26 Esas, 2012/110 Karar sayılı 10.05.2012 tarihli kararı ile ..."in ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına, ... 29/1 maddesi gereğince indirim yapılarak 18 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, ... 62. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılarak neticeden 15 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verildiği, Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 2013/1707 Esas, 2013/4779 Karar sayılı
29.07.2013 tarihli ilamı ile kararın onanarak kesinleştiği, mahkemece ceza davasında haksız tahrik indirimi yapıldığından bahisle %50 oranında indirim uygulayarak davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.
Ceza davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası haksız tahrik indirimi yapılmak suretiyle 18 yıl hapis cezasına indirilmiş olduğundan davalının sorumlu olduğu tazminattan %75 oranında indirim yapılarak hüküm kurulması gerekirken mahkemece %50 oranında indirim uygulanarak karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 25.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.