Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/4025
Karar No: 2010/3188

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2009/4025 Esas 2010/3188 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2009/4025 E.  ,  2010/3188 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Kartal 1. İş Mahkemesi
    TARİHİ : 17/02/2009
    NUMARASI : 2007/423-2009/48

    Davacı,31.12.2006 tarihinden itibaren malullük aylığı bağlanmasına,aksine Kurum işleminin iptaline  karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin  kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun  aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki  sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Dava, davacının maluliyet aylığını kesen Kurum işleminin iptaliyle, 01.06.2003 tarihinden 31.12.2006 tarihine kadar  maluliyet aylığı ödenmesi  istemine ilişkindir.  
    Mahkemece istemin kabulüne  karar verilmiş ise de, varılan bu sonuç usul ve yasaya uygun bulunmamıştır.   
    Dosya içindeki kayıt ve belgelerden davacının 1.4.1973 tarihinde ilk kez  506 sayılı  Yasa"ya tabi zorunlu  sigortalı  çalışmaya başladığı, 9.10.2001 tarihli aylık tahsisi talebi üzerine Kurumca aldırılan SSK Kartal Hastanesinin 25.10.2001 tarih ve 2149 sayılı Sağlık Kurulu raporuna isitinaden  15.11.2001 tarihinde malullük aylığı bağlandığı, anılan sağlık kurulu raporunda 20.5.2003 tarihinde kontrol kaydının bulunması nedeniyle davacının aynı hastaneden aldırılan 29.5.2003 gün ve 1035 sayılı Sağlık Kurulu raporunda “larenks opere-parsiyel larenjektomi” bulgularıyla 53/b maddesine göre halen çalışabilir durumda değil, B.M.D ve K.K nın olmadığı,  2.10.2003 gün ve 1875 sayılı Sağlık Kurulu raporunda da; “larenks ca iyi Diferansiyel (yassı epital hücreli ca) kalıcı trakeostomili yok” bulgularının saptandığı, SSK Maluliyet Dairesi Başkanlığınca 25.12.2003 tarihinde, alınan son raporlara göre davacının 2/3 oranında malul kalmadığına karar verildiği, davacının itirazı üzerine;  alınan 19.9.2006 tarih ve 11/967 sayılı SSK Yüksek Sağlık Kurulu  raporunda    sigortalının çalışma gücünün 2/3 ünün kaybolmadığının belirtilmesi üzerine Kurumca 31.3.2004 gün ve 249801 sayılı işlemle, sigortalının çalışma gücünün 2/3 ünü kaybetmediğinden aylığın 1.6.2003 tarihinden itibaren kesildiği, 22.5.2003-31.5.2003 tarihleri arası birikmiş geliri almak üzere 22.4.2004 tarihinde bankaya müracaatının istendiği, davacıya 1.1.2007 tarihinden itibaren askerlik borçlanmasıyla birlikte yaşlılık aylığı bağlandığı anlaşılmaktadır.
    Somut olayda uyuşmazlık  davacının 506 sayılı Yasa’ya göre maluliyet aylığı almaya hak kazanıp kazanmadığı noktasında çıkmaktadır.  506 sayılı Yasa’nın 53/A  maddesinde maluliyetin oranı, 53/B maddesinde  maluliyetin başlangıç zamanı ve 54. maddesinde  maluliyet aylığı almaya hak kazanabilmek için gerekli şartlar, 55 ve 56. maddelerinde maluliyet aylığının başlangıcıyla hesaplanma şekli belirtildikten sonra, sigortalının kontrol  muayenesini düzenleyen 57 maddesinde; “malullük aylığı bağlandıktan sonra sigortalı her zaman başka birinin sürekli bakımına muhtaç duruma girdiğini ileri sürerek malullük aylığının artırılmasını istiyebilir. Malullük aylığı bağlanan sigortalıları Kurum da her zaman kontrol muayenesine tabi tutabilir” hükmü getirilmiştir.
    Yasaların geriye yürümesi konusunda mevzuatımızda genel bir düzenleme bulunmamaktadır. İlke olarak her yasa yürürlüğe girdiği andan itibaren derhal hukuksal sonuçlarını doğurmaya başlar. Bunun doğal sonucu da, yasaların yürürlüğe girmelerinden önceki olayları etkilemeyeceği, başka bir anlatımla geriye yürümeyecekleridir. Ancak devam  eden  uyuşmazlıklarda,  tamamlanmamış  hukuki   durumlara   yeni  yasa  veya  düzenleyici kural “derhal yürürlüğe girme” niteliği nedeniyle uygulanacak ve hukuki sonuçlarını doğuracaktır. Bu gibi durumlarda yasaların geriye yürümesi değil ani etkisi söz konusudur. Sosyal güvenlik hukukunun ilgi alanı kamusal olup otoritesi kamu düzenini ilgilendirmektedir. Bu nedenle sosyal güvenlik hukuku ile ilgili yasalar yürürlüğe girdiği andan itibaren derhal hukuksal sonuçlarını doğurur.
    Bu açıklamalar karşısında 506 sayılı Yasa"nın 53/b.maddesinde yapılan değişikliğin davalı yönündende uygulanacağının kabulü gerekir.
    Gerçekten davacıya maluliyet aylığı bağlanmasını gerektiren  SSK Kartal Hastanesinin 25.10.2001 tarih ve 2149 sayılı Sağlık Kurulu raporunda  20.5.2003 tarihinde kontrol kaydının bulunması nedeniyle Kurumca 57/2. maddeye göre davacının kontrole tabi tutularak ve buna bağlı olarak maluliyet oranının değişmesi nedeniyle maluliyet aylığının kesilmesine karar verilmesi uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık maluliyet oranının davacı aleyhine değişmesi ve davacı tarafından itiraz edilmesine rağmen maluliyet tespitinin prosedüre uygun olarak yapılmadan talebin kabulüne karar verilmiş olmasındadır.  
    Kural olarak Yüksek Sağlık Kurulunca verilen karar Sosyal Güvenlik Kurumunu bağlayıcı nitelikte ise de diğer ilgililer yönünden bir bağlayıcılığı olmadığından Yüksek Sağlık Kurulu Kararına itiraz edilmesi halinde inceleme Adli Tıp Kurumu giderek Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu aracılığıyla yaptırılmalıdır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu"nun 28.06.1976 günlü, 1976/6-4 sayılı Kararı da bu yöndedir.
    Mahkemece yukarıda açıklanan bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan ve yasal prosedüre uygun maluliyet araştırması yapılmadan, 506 sayılı Yasanın 53/b maddesindeki değişikliğin 6.8.2003 tarihinde yürürlüğe girdiği ve davacının ise daha önceden maluliyet aylığı almaya başlaması nedeniyle, maluliyet oranına ilişkin bu değişikliğin davacının kazanılmış haklarını ortadan kaldırmayacağı gerekçesiyle  davanın kabulüne karar verilmesi  usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.  
    O halde davalı vekilinin  bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,  23.03.2010  gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi