Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davanın reddine

Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Tazminat davasının kararın kesinleşmesinden itibaren açılmasını öngören CMK"nın 142/1. maddesi, tazminat istemeye hak sahibi olan kimsenin soruşturma ve kovuşturmanın akıbetini ve kesin sonuca bağlanışını takip ederek dava hakkını gecikmeden kullanması öngörülerek düzenlenmiştir. Dava açma süresi en fazla kararın kesinleşmesinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süreye bağlanmıştır. İncelenen dosya kapsamına göre, dava açıldığında ve hüküm kurulduğunda henüz dava açma süresi başlamamış ise de, hükümden sonra tazminat davasına konu dayanak kararın kesinleşmiş olabileceği hususu dikkate alınarak, davacı hakkındaki tazminat davasına esas Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 2014/19182 sayılı dosyası üzerinde verilen 31/10/2014 tarihli ek kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair kararın kesinleşip kesinleşmediği araştırılıp, ayrıca UYAP sistemi üzerinden yapılan incelemede, Antalya 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/138 esas sayılı dosyasına da davacının taraf olduğunun anlaşılması karşısında, bu dosyanın konusu ile Antalya 5. Ağır Ceza Mahkemesinin dosyasının konusunun aynı olup olmadığı, bu şekilde aynı sebebe dayalı birden fazla dava bulunup bulunmadığı araştırılarak, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm tesisi,
2-CMK"nın 232/2-b maddesine aykırı olarak hükmün verildiği duruşmaya iştirak eden Cumhuriyet savcısının adı, soyadı ile sicilinin gerekçeli karar başlığında gösterilmeyip, “koruma tedbirleri nedeniyle tazminat” olan dava adının, gerekçeli karar başlığında “466 sayılı yasa uyarınca tazminat talebi” olarak gösterilmesi,
Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 25/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.