3. Hukuk Dairesi 2014/8633 E. , 2014/17424 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen (sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre) alacak davasının yapılan yargılaması sonunda yerel mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dilekçesinde; ... Hastanesinin 2009 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Temmuz, Ekim ve Aralık aylarındaki personele dağıtılan döner sermaye ek tutarının dağıtılabilecek en fazla tutardan fazla olması nedeniyle, toplam 187.070,26 TL fazla ve yersiz ödeme yapıldığını, davalı adına da 7.013,018 TL borç tahakkuk ettiğini; ödeme için davalıya ihtarname tebliğ edilmesine rağmen, ödemede bulunulmadığından; sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı olarak, kurum zararının tahsili yönünden 7.013,018 TL"nin ödeme tarihlerinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; fazla ödemelerin geri alınması için gerekli dava açma süresinin geçtiğini belirterek zamanaşımı def"inde bulunmuş; esası bakımından da; müvekkilinin, hilesi veya beyanı ile ödeme yapılmadığını, kurum zararının olayda mevcut olmadığını; müvekkilinin, mesai dışında da eve iş götürürek yoğun çalıştığını, verilen işlerin performansa etki nedeni ile de performans puanının yüksek olduğunu, çalışmasına fiili katkısından dolayı ek ödeme aldığını; bu nedenle, fazla ödemeden bahsetmenin mümkün olmadığını savunup, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; dava konusu fazla ödenen miktarın 2009 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Aralık aylarına ait olduğu ve söz konusu fazla ödemenin 21/06/2010 tarihinde tespit edildiğini; davanın ise, 26/11/2012 tarihinde açıldığını; davanın, sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak açılan alacak davası olduğu; davacı kurumun sebepsiz zenginleşmeden haberdar olduğu 21/06/2010 tarihinde 818 sayılı BK"nun geçerli olduğunu ve o tarihte zamanaşımını düzenleyen BK"nun 66.maddesi uyarınca sebepsiz
zenginleşmede dava açma süresinin 1 yıl olduğunu; 22/06/2011 tarihinde, davacı tarafın dava açmaya yönelik zamanaşımı süresinin dolduğunu; dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6101 sayılı TBK.nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un 5.maddesi uyarınca, zamanaşımı süresinin eski kanununa göre dolmuş olduğundan; davacının, davasının zamanaşımı sebebiyle usulden reddine karar vermiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir.
Davada, davalıya yapılan ödemenin, daha önce bu yolda alınmış bir idari karara dayandığı iddia ve ispat edilmiş değildir. Ödemenin, hatadan kaynaklandığı kabul edilmektedir.
Bu durumda, herhangi bir şart tasarrufuna dayanmayan salt hatalı ödemenin Borçlar Kanunu"nun sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde geri istenebileceği kabul edilmiştir.
Dairemizin, yerleşik uygulaması gereğince; sebepsiz zenginleşmede zamanaşımının başlangıcı, BK.mad.66 uyarınca, sebepsiz verme ya da sebepsiz zenginleşmeyi ödeme tarihi değil, zarar görenin verdiğini geri almaya hakkı olduğuna ıttıla tarihidir. Resmi kuruluşlarda, bu zamanaşımı başlangıcı; dava açmak üzere emir vermeye yetkili makamın öğrenme tarihidir. Davacı kurum açısından ise, yetkili makam tarafından, dava açmak üzere görevlendirilmiş kişiye dava açması için "olur" verildiği tarihtir.
Mahkemece; davacı kurum açısından yetkili makamın dava açılması için olur verdiği tarih araştırılmaksızın; dava açma süresinin 22.06.2011 tarihi itibari ile dolduğu kabul edilerek, zamanaşımının dolduğu gerekçesi ile davanın usulden reddine ilişkin karar isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 29.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.