3. Hukuk Dairesi 2020/6288 E. , 2021/8040 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : GAZİANTEP BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ : AKÇAKALE ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen tazminat davasının kısmen kabul kısmen reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, 11/07/2014 tarihli fatura ile CİTROEN BERLİNGO COMBİ 1.6 HDI 90 SX marka aracı satın aldığını, belli bir süre sonra aracın belli yerlerinde çürüme olduğunu, bunun üzerine servise götürdüğünü, servisin buna bir çözümün olmayacağını belirttiğini, bunun üzerine aracın değişimi ve ücretinin iadesi için başvurduğunu, ancak geri dönüşün olmadığını, bu nedenle ayıplı aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine, veya 59.000 TL"lik araç bedelinin ödenmesi ile birlikte 1.000 TL maddi, 5.000 TL manevi tazminatın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
İlk derece Mahkemesince, 2016/252 E. - 2018/67 K. sayılı kararı ile davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş; davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 13.H.D."nin 2018/2695 Esas 2019/1593 Karar sayılı kararı ile istinaf başvurusunun kısmen kabulüne karar verilmiş olup; hüküm, bu kez davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Davacı, eldeki dava ile satın aldığı aracın ayıplı olması nedeni ile misliyle değişim ya da bedel iadesi ile birlikte maddi ve manevi tazminat talep etmiştir. Mahkemece, 25.12.2017 tarihli üçlü bilirkişi raporuna göre araçtaki ayıbın üretimden kaynaklı gizli ayıplı olduğu, aracın satışında 1.845,00 TL değer kaybına neden olacağı göz önüne alındığında, aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin davalı için orantısız güçlükleri beraberinde getireceği, araçta bulunan ayıbın aracın kullanılmasına engel bir durumu bulunmaması ve aracın halihazırda davacının kullanımında olması nedeniyle somut olayın şartlarına göre satılanın ayıpsız misliyle değiştirilmesi, hak ve menfaat dengesine göre taraflar yönünden hakkaniyete uygun olmadığı, bu nedenle dava konusu aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesinin veya araç bedelinin davacıya verilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddi ile 1.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ayıplı aracın, ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya 59.000,00 TL"lik bedelin ödenmesine ilişkin talep ile manevi tazminata ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Davacı vekilin istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, davacının sözleşmeden dönme ve misli ile değişim hakkını kullanmasını haklı göstermediği anlaşılmış olduğundan ayıptan kaynaklanan değer kaybının azlığı ve araç değeri gözetilerek mahkemece, hak ve menfaat dengesi ile hakkaniyet gereği bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasına hükmedilmemesi hatalı olduğu gerekçesiyle mahkeme kararının hüküm fıkrası 1.bendine 1.000,00 TL rakamlarından önce gelmek üzere "Bütün masrafları davalıya ait olmak üzere davaya konu ... plakalı CITROEN BERLINGO marka 10JBEM3068552 motor, VF77N9HP0EJ638444 şase numaralı aracın ücretsiz olarak onarılması ile" ibarelerinin eklenmek suretiyle kararın düzeltilmesine, karar verilmiştir. Bu kez davacı vekili, satış değerindeki kaybın iadesine yönelik kararın ortadan kaldırılması, bedel iadesi veya misli ile değişime tazminatla beraber hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle yani talep etmediği hüküm sonucuna karşı kararı temyiz etmiştir. Dava tarihi itibari ile yürürlükte olan 6502 sayılı Kanunun 83/1. maddesinde bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde genel hükümlerin uygulanacağı öngörülmüş olup, TBK"nun 227. maddesinde ise alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkimin satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebileceği düzenlenmiştir. 6100 sayılı HMK‘da yargılamaya hakim olan ilkeler düzenlenmiş ve kanunun 31. maddesinde “Hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir. “ denilerek hâkimin davayı aydınlatma ödevinin gereğine değinilmiştir. Ancak somut olayda, yukarıda açıklanan TBK’nun 227. ve HMK’nun 31. maddeleri gereğince Mahkemece davacıya değer kaybı nedeniyle hak ve nesafet gereği ücretsiz onarım veya bedel indiriminden hangi seçimlik hakkını kullandığı sorulup, neticesine göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile kararın düzeltilmesine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen bölge adliye mahkemesi kararının BOZULMASINA, 2. bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, HMK’nın 373/2. maddesi uyarınca dava dosyasının kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 08/09/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.