Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/139
Karar No: 2021/778
Karar Tarihi: 15.02.2021

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2021/139 Esas 2021/778 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2021/139 E.  ,  2021/778 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil-tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar davalı vekili ve katılma yoluyla davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    -KARAR-
    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, bedelin tazmini olmadığı taktirde tenkis isteğine ilişkindir.
    Davacılar, mirasbırakanları ...’nın mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olarak, 289 ada, 5 parsel sayılı taşınmazdaki ½ payını ikinci eşi olan... ...’ya bağış yoluyla temlik ettiğini, ...’ın muristen önce ölmesi nedeniyle 289 ada, 5 parsel ve 2281 ada 13 parseldeki 3 nolu bağımsız bölümün ¼ payının miras bırakan ...’e, ¾ payının ise davalı kızlarına intikal ettiğini, miras bırakanın eşinden irsen gelen ¼ miras payını yine davalı kızına satış göstererek temlik ettiğini, taşınmazlardan birinin üçüncü kişiye satıldığını ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline, üçüncü kişiye satılan taşınmaz yönünden tazminata karar verilmesini, olmadığı taktirde tenkisini istemişlerdir.
    Davalı, temlik işleminin muvazaalı olmadığını, dava açma süresinin dolduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece; “…2281 ada,13 parseldeki 3 nolu bağımsız bölümün1/4 payının mirasbırakan tarafından davalıya temlikinin muvazaalı olduğu belirlenmek suretiyle taşınmaz el değiştirdiğinden davacıların miras payı oranıda tazminata karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Ancak 289 ada, 5 parsel bakımından muris ...’e miras yoluyla intikal eden ¼ pay bakımandan iptal tescile karar verilmesi gerektiği, öte yandan taşınmazın tamamı veya ilk temliki işlem olan bağışla devredilen ½ pay üzerinden iptal tescile karar verilmiş izlenimi yaratılmasının doğru olmadığı, diğer yandan bağışa konu kısım bakımından da tenkise tabi olduğunun gözetilmemesinin doğru olmadığı” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda 3 numaralı bağımsız bölüm yönünden karar kesinleştiğinden bu konuda yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığını, 289 ada, 5 parsel yönünden ¼ payın iptali ile davacılara payları oranında tesciline, 5 parseldeki reddedilen ¾ pay için de davacıların saklı payları oranında tenkisine ilişkin olarak verilen karar Dairece; “...Davacılar, dava dilekçesinde; kademeli olarak tenkis isteğinde de bulunarak eldeki davayı açmışlardır. Bu durumda; çekişme konusu 289 ada, 5 parsel sayılı taşınmazda bağış yoluyla ½ payı iktisap eden ikinci eş..."ın ölümü üzerine yeniden miras bırakan ..."ya intikal eden 1/2 payın ¼ "ü (1/2×1/4=1/8) üzerinden davacıların miras payı oranında iptal tescile karar verilmesi gerekirken 5 sayılı parselin 1/4 payı üzerinden iptal tescile karar verilmesi doğru olmadığı gibi miras bırakan tarafından aktif ve pasif malvarlığı araştırılmadan ve davacıların 3 nolu bağımsız bölümde temlik edilen ¼ payı ve 5 sayılı parselde de yine ½ payın ¼ "i üzerinden miras payları oranında terekeye döneceği gözetilmeden tenkis hesabı yapılması doğru değildir. Hal böyle olunca; yukarada açıklanan hususlar gözetilerek öncelikle murisin aktif ve pasif malvarlığı saptanarak tenkis edilecek miktarın hesaplanması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli değildir. Kabule göre de; çekişme konusu taşınmazların dava dilekçesinde gösterilen değeri üzerinden avukatlık parasının tayin ve taktir edilmesi gerekirken keşfen belirlenen ancak noksan harcı tamamlanmayan değer üzerinden fazla avukatlık ücretine karar verilmiş olmasının da doğru olduğu söylenemez.” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda süresinde gider avansı yatırılmadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin karar bu kez Dairece; “...6100 sayılı HMK"nın 324. maddesi uygulanmak suretiyle sonuca gidilmesi gerekirken, aynı Kanun"un olayda uygulama yeri bulunmayan 114/g, 115/2 ve 120/2 maddelerinden söz edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda 3 numaralı bağımsız bölüm yönünden karar kesinleştiğinden bu konuda yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığını, 289 ada, 5 parsel yönünden 1/8 payın iptali ile davacılara payları oranında tesciline, 5 parseldeki mirasbırakanın...’a devrettiği ½ payının da tenkisine karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ile toplanan delillerden; davacıların mirasbırakan ..."nın ilk eşinden olma çocukları, davalının ise ikinci eşi..."dan olma çocuğu olduğu, ..."ın mirasbırakandan önce ölümü üzerine mirasının sağ eşi ... ve tek müşterek çocukları davalı ..."e kaldığı, muris ..."nın sağlığında kayıt maliki olduğu 289 ada, 5 parsel sayılı taşınmazdaki ½ payını ikinci eşi..."a 27/02/1997 tarihinde bağışladığı, ..."ın ölümü üzerine daha önce bağış yoluyla temlik ettiği taşınmazın yeniden kendisine intikal eden ¼ payını, 07/01/2004 tarihinde müşterek çocukları olan davalı ..."e satış suretiyle temlik ettiği, öte yandan... ..."nın kayıt maliki olduğu diğer dava konusu 2281 ada, 13 parselde yer alan 3 nolu bağımsız bölümde kendisine intikal eden ¼ payını, aynı tarihli akitle (07/01/2004) davalı ..."e satış yoluyla temlik ettiği, böylelikle taşınmazda bağımsız malik olan ..."in 08/03/2005 tarihinde dava dışı üçüncü kişiye devrettiği, 13.05.2008 tarihli bilirkişi raporunda tenkise konu 5 parsel sayılı taşınmazın murisin ölüm tarihinde 260.000,00 TL olduğunun, bu rapora ek 06.01.2010 tarihli raporda ise 2009 tarihinde 300.000,00 TL değerinde olduğunun bildirildiği, bozma ilamlarından sonra alınan 24.03.2014 tarihli bilirkişi raporunda ise taşınmazın 2014 tarihinde değerinin 850.000,00 TL olduğunun, bu rapora ek olan 13.05.2014 tarihli bilirkişi raporunda da taşınmazın mirasbırakanın ölüm tarihinde 473.450,00 TL olduğunun bildirildiği, nitekim tenkis hesabı yapan bilirkişi tarafından da murisin ölüm tarihindeki iki farklı değer için de ayrı ayrı hesaplama yapıldığı anlaşılmaktadır.
    Somut olayda, 13.05.2008 tarihli bilirkişi raporunda tenkise konu 5 parsel sayılı taşınmazın mirasbırakanın ölüm tarihindeki değerinin 260.000,00 TL olduğu bildirilmiş, bozma ilamlarından sonra alınan 13.05.2014 tarihli ek bilirkişi raporunda ise taşınmazın mirasbırakanın ölüm tarihindeki değerinin 473.450,00 TL olduğunun bildirilmiş olup aynı tarihe ilişkin her iki rapor arasında iki katı kadar farklı olacak şekilde değer tespiti yapılmasına rağmen bu raporlar arasındaki çelişki giderilmeden hüküm kurulması doğru değildir.
    Hal böyle olunca, önceden alınan bilirkişi raporları da irdelenmek suretiyle, yeniden oluşturulacak bilirkişi heyeti marifetiyle çelişkili raporlar arasındaki aykırılığın giderilmesi, dava konusu 5 parsel sayılı taşınmazın mirasbırakanın ölüm tarihindeki ve karar tarihine en yakın tarihteki değerinin tespit ettirilmesi ile bu değerler dikkate alınrak tenkis hesabı yaptırılması ve hâsıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
    Davalı vekilini ve davacılar vekilinin değinilen yön itibariyle yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 15/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi