MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi


Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında .... Köyü 101 ada 1 parsel sayılı taşınmaz, 1.4037.315,73 m2 yüzölçümüyle orman niteliğiyle; 141 ada 2 parsel sayılı taşınmaz, 2388,61 m2 yüzölçmüyle hali arazi niteliğiyle Hazine adına; 141 ada 1 parsel sayılı taşınmaz 2326,49 m2 yüzölçümü ile mezarlık niteliğiyle belgesizden .... Köy Tüzel Kişiliği adına; 151 ada 1 parsel sayılı 289,17 m2 yüzölçümündeki taşınmaz bahçe niteliğiyle belgesizden ... adına ve 150 ada 23 parsel sayılı 613,91 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, yığma bir katlı ev ve bahçe niteliğiyle belgesizden....adına tesbit edilmiştir.
Davacı Hazine, 03.11.2011 tarihli dava dilekçesi ile Mart 1930 tarih 11, 13, 22 ve 62, Ağustos 1972 tarih ve 34 nolu Hazine tapularının zemine uygulanarak, hangi parselde kaldığı tesbit edilerek, bu kısmın tesbitinin iptali ile hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece; 1) Davacı Hazinenin davasının kısmen kabulüne,
2) .... ili, .... ilçesi, .... Köyü ... mevkii 141 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tesbit gibi tesciline,
3) .... ili, .... ilçesi, .... Köyü.... mevkii 151 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tesbit gibi tesciline,
4) .... ili, .... ilçesi, .... Köyü ... mevkii 141 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının iptali ile,
.... ili, .... ilçesi, .... Köyü ... mevkii 141 ada 1 parsel sayılı taşınmazın aynı ada parsel sayısı altında aynı yüzölçümü ve tarla niteliği ile davacı Hazine adına tapuya tesciline,
5) .... ili, .... ilçesi, .... Köyü .... mevkii 101 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının iptali ile,
A) Teknik bilirkişiler... ve...."ın 21/01/2014 havale tarihli rapor ve ekindeki krokisinde (A) harfi ile gösterilen 3.200,47 m2 yüzölçümlü taşınmazın aynı ada ve son parsel sayısı altında tarla niteliği ile davacı Hazine adına tapuya tesciline,
B) Teknik bilirkişiler .... ve...."ın 21/01/2014 havale tarihli rapor ve ekindeki krokisinde (B) harfi ile gösterilen 163,84 m2 yüzölçümlü taşınmazın aynı ada ve son parsel sayısı altında tarla niteliği ile davacı Hazine adına tapuya tesciline,
C) Teknik bilirkişiler .... ve...."ın 21/01/2014 havale tarihli rapor ve ekindeki krokisinde (C) harfi ile gösterilen 632,59 m2 yüzölçümlü taşınmazın aynı ada ve son parsel sayısı altında tarla niteliği ile davacı Hazine adına tapuya tesciline,
D) Dava konusu 101 ada 1 parsel sayılı taşınmazdan (A, B ve C) harfleri ile gösterilen taşınmazlar tefrik edildikten sonra geriye kalan 14.033,318,83 m2 yüzölçümlü taşınmazın orman vasfıyla davacı Hazine adına tapuya tesciline,
6) .... ili, .... ilçesi, .... Köyü.... mevkii 150 ada 23 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının iptali ile,
A) Teknik bilirkişiler .... ve...."ın 13/01/2014 havale tarihli rapor ve ekindeki krokisinde (A) harfi ile gösterilen 185.22 m2 yüzölçümlü taşınmazın en son ada ve parsel sayısı altında bahçe vasfıyla davacı Hazine adına tapuya tesciline,
B) Dava konusu 150 ada 23 parsel sayılı taşınmazda (A) harfi ile gösterilen taşınmaz tefrik edildikten sonra kalan 428.69 m2 yüzölçümlü taşınmazın aynı ada parsel sayısı altında yığma kargır ev ve bahçe vasfıyla....adına tapuya tesciline,
7- Teknik bilirkişiler .... ve...."ın 13/01/2014 havale tarihli rapor ve ekindeki 2 nolu krokisinde (B ve C) harfi ile gösterilen taşınmazların kadastro tutanağı düzenlenmeyen yol niteliğinde olması nedeniyle mahkememizin görevsizliğine, talep halinde dosyanın görevli ve yetkili Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
karar verilmiş, hüküm davalı ... Yönetimi tarafından 141 ada 2 sayılı parsele yönelik olarak ve davacı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmekle Yargıtay 20.Hukuk Dairesinin 21/04/2014 tarih 2014/2533-4809 sayılı kararı ile;
[“1) Davalı ... Yönetiminin 141 ada 2 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazları bakımından; dava konusu 141 ada 2 parsel sayılı taşınmazın kadastro sırasında hali arazi niteliğiyle Hazine adına tespit edildiği, Orman Yönetimi tarafından bu parselin tespitine itiraz davası açılmadığı gibi, temyize konu davaya usulüne uygun bir şekilde harcını vererek, bir katılımı da olmadığından, temyiz isteminin reddine,
2) Davacı Hazinenin 150 ada 23 nolu parselin (A) harfi ile gösterilen kısmı dışındaki bölümlerine yönelik ve temyiz itirazları bakımından; dava konusu 150 ada 23 parsel sayılı taşınmazın, Hazineye ait Mart 1930 tarih ve 11 nolu tapu kaydının miktarı ile geçerli kapsamı dışında kaldığı ve davalı....yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesindeki zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu anlaşılarak yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığından temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. Ancak; hüküm yerinde tespitin iptali yerine, tutanağın iptaline karar verilmesi doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hükmün 6. bendinin 2. satırında yer alan “...kadastro tutanağının iptali ile” ibaresi kaldırılarak, bunun yerine “... kadastro tesbitinin iptali ile” ibaresinin yazılması suretiyle düzeltilmesi ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.M.U.K."nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle onanması gerekmiştir.
3) Davacı Hazinenin 151 ada 1 nolu parsele yönelik temyiz itirazların bakımından; dava konusu taşınmaza Hazine tapularından hiç birisinin uymadığı ve tespit maliki... yararına zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığından yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün onanması gerekmiştir.
4) Davacı Hazinenin 101 ada 1 nolu parsele yönelik temyiz itirazlarına gelince; Bu taşınmazın krokide (A, B ve C) ile gösterilen bölümlerinin Ağustos 1972 tarih ve 34 nolu tapu kaydı kapsamında kaldığı ve orman sayılmayan yerlerden olduğu kabul edilerek, tarla niteliğiyle Hazine adına tescile karar verilmişse de, dava konusu parselin tespiti kısmi ilan sonucu 15.01.2011 tarihinde kesinleştiği, temyize konu davanın ise 03.11.2011 tarihinde açıldığı anlaşıldığından, kadastro tutanağı kesinleştikten sonra açılan tapu iptali ve tescil davalarına bakma görevi asliye hukuk mahkemesine aittir.
Görev, kamu düzenine ilişkin olup, temyiz edenlerin sıfatına bakılmaksızın yargılamanın her aşamasında gözetilmelidir. Bu sebeple, mahkemece yapılacak iş: "Davaya bakma görevinin asliye hukuk mahkemesine ait olduğu düşünülerek görevsizlik kararı vermekten ibarettir"] denilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra, mahkemenin görevsizliğine, HMK"nın 20. maddesi gereğince karar kesinleştiğinde istem halinde dosyanın görevli .... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm temyiz edilmeden 21/11/2014 tarihinde kesinleşmiştir. Davacı Hazine 10/03/2015 tarihli dilekçe ile dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi için başvurmuş,mahkemece davacı Hazinenin talebinin HMK"nın 20. maddesi gereğince reddine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı Hazine; iş bu 11/03/2015 tarihli ek kararın temyizen kaldırılmasını, işin esasına girilerek temyiz taleplerinin kabulü ile yerel mahkeme hükmünün bozulmasını istemiştir.
Yerel mahkemece 03.09.2014 tarihli ilk kararında görevsizlik kararı verilmiş, davacı Hazine temsilcisi tarafından 10.03.2015 tarihli dilekçe ile dosyanın görevli mahkemeyi aktarılması istenmiş mahkemece, davacı Hazine temsilcisi tarafından HMK"nın 20. maddesine göre yasal iki haftalık sürede görevli mahkemeyi başvurulmadığından talebin reddine karar verilmiş ve görevsizlik kararı bu şekilde kesinleştirilmiştir.
Nevarki; görevsizlik kararının taraflardan Hazine vekiline usulünce tebliği edilmediği tebliğat parçasının içerik bilgisinden anlaşılmaktadır.
Davacı Hazine bu yöne ilişen talebinde ek kararı yasal süresinde temyiz etmekte ve kararın bozulmasını istemektedir.
Bu olgulara ve dosya içeriğine göre davacı Hazinenin talebinin kabulü ile yerel mahkemenin 11.03.2015 tarihli ek kararın kaldırılarak temyiz istemlerinin incelenmesine geçildi;
Dava kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı içinde bırakılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 07/11/2016 gününde oybirliği ile karar verildi.