3. Hukuk Dairesi 2021/3179 E. , 2021/8124 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 24. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ : ANKARA 7. TÜKETİCİ MAHKEMESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen muarazanın giderilmesi davasının reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacı tarafın istinaf başvurusunun kabulü ile konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; dava konusu taşınmaza doğal gaz bağlanması için davalı şirkete 27/03/2012 ve 19/06/2014 tarihlerinde müracaatta bulunmasına rağmen alt yapı bahanesi ile abonelik tesis edilmediğini ileri sürerek; taşınmaza doğal gaz akışının sağlanmasına, aboneliğin yapılmasına ve muarazanın bu şekilde giderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı; 2014 yılı için talep edilen yer kapasitesinin bağlantı yapmaya imkan vermediğini, bağlantının teknik ve ekonomik olarak mümkün olmadığını, abonelik tesisi için Doğal Gaz Piyasası Dağıtım ve Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 36. maddesi şartlarının gerçekleşmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Doğal Gaz Piyasası Dağıtım ve Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 36. maddesi uyarınca dağıtım şebekesinin ulaşmadığı yerlere bağlantı yapılamadığı, davacının evinin bulunduğu yerde de dağıtım şebekesinin bulunmadığı, dağıtım şebekesi bulunmadığından davalının kararı ile ilgili bağlantının teknik ve ekonomik olup olmadığının incelenmesinin gerçekleştirilemediği, davacının evinin bulunduğu yere dağıtım şebekesi kurulmasından sonra davacının abonelik için başvurması ve davalının bildirdiği eksik belgelerin şirkete sunulması ve davalının bağlantı talebi ile ilgili kararı sonrasında EPDK"ya başvurması gerektiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesinin kararına karşı, davacı tarafça istinaf yoluna başvurulmuştur.
Bölge adliye mahkemesince, ilk derece mahkeme kararının istinaf edilmesinden sonra dava konusu yere doğalgaz aboneliğinin sağlandığı gerekçesiyle, davacı tarafın istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık, davaya konu yerde doğal gaz aboneliğinin sağlanmasına yöneliktir.
Somut olayın incelenmesinde; ilk derece mahkemesince verilen davanın reddine dair kararın istinaf aşamasında bölge adliye mahkemesince doğal gaz aboneliğinin sağlandığı gerekçesiyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, yargılama giderleri ile vekalet ücreti yönünden dosya kapsamında somut bir değerlendirme yapılmadan genel hükümler anlatılmak suretiyle davalı aleyhine karar verildiği görülmüştür.
Doğal Gaz Piyasası Dağıtım ve Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 36/1. fıkrasında; "Dağıtım şirketi, sorumluluk alanında bulunan tüketicileri talep etmeleri halinde, dağıtım şebekesine bağlamakla yükümlüdür. Ancak bağlantı yapma yükümlülüğü, dağıtım şirketinin tasarrufu altındaki sistemin bağlantı yapmaya imkan veren kapasitede olmasına ve bağlantının teknik ve ekonomik olarak mümkün olması yanında talep sahibinin ilgili mevzuatta öngörülen işlemleri yapmasına bağlıdır. Dağıtım şirketinin, sorumluluk alanı dışına bağlantı yapabilmesi Kurul izni ile mümkündür." düzenlemesi yer almaktadır. Bu düzenlemeye göre; davalı şirketin, doğal gaz bağlantı yapma yükümlülüğü sadece dağıtım şebekesinin ulaştığı yerle sınırlı olduğu, dava konusu yerin dağıtım şebekesinin ulaştığı yerde olmadığından söz konusu talebin karşılanamadığı nazara alındığında, dava tarihi itibariyle davalı, davanın açılmasına sebebiyet vermemiştir. Bu nedenle davalının yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması gerekir.
O halde, bölge adliye mahkemesince; istinaf aşamasında konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına ve davalı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK"nın 371. maddesi uyarınca bölge adliye mahkemesi kararının davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, dosyanın kararı veren bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 09/09/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.