1. Hukuk Dairesi 2015/1468 E. , 2016/2221 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı ... vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Asıl dava, ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, birleşen dava; ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı vasisi, davacı ..."in demans hastası olması sebebi ile... Aile Mahkemesi"nin 2004/237 Esas, 2004/515 sayılı kararı ile kısıtlanarak kendisinin vasi olarak tayin edildiğini, bundan önce kısıtlı davacının 62 ada 10 parseldeki payını 02.11.1998 tarihinde davalı yeğenine satış göstermek suretiyle temlik ettiğini, akit tarihinde davacının ehliyetsiz olup, davalının da bu durumu bildiğini ileri sürerek, tapu iptal ve tescile karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında kısıtlının anılan payının bir bölümünü de yeğeni ..."e devretmiş olması sebebi ile anılan şahsı da davaya dahil etmiş, birleşen davada davacı ..., mirasbırakan kardeşi ..."in 62 ada 10 parsel sayılı taşınmazdaki payını davalı yeğenlerine satış suretiyle temlik ettiğini, murisin akit tarihinde ehliyetsiz olduğu gibi, devrin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu iptal ve muris adına tescile karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında isteğini payına hasretmiştir.
Davalılar, iddiaların doğru olmadığını, akit tarihinde murisin ehliyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Davanın reddine dair verilen karar, Dairece; ""...Somut olayda, elbirliği (iştirak) halinde mülkiyet söz konusu olup, dava dışı ortaklar bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, davaya katılmayan ortakların davaya olurlarının alınması yada miras şirketine Türk Medeni Kanununun 640. maddeleri uyarınca atanacak temsilci aracılığı ile davanın sürdürülmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir."" gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak dosyaların birleştirilmesinden sonra yapılan yargılama neticesinde; murisin terekesine temsilci atanmadığı, mirasçıların olurlarının alınmadığı, davanın görülebilirlik koşulunun gerçekleşmediği gerekçesi ile davanın, dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; davacı ..."in 62 ada 10 parsel sayılı taşınmazdaki 1/2 payını vekili aracılığı ile 02.11.1998 tarihinde davalı ..."ye, 1/2 payını ise dahili davalı, birleşen davada davalı ..."e satış suretiyle devrettiği, davacının,... Aile Mahkemesi"nin 16.04.2004 tarih, 2004/237 Esas, 2004/515 sayılı kararı ile; Türk Medeni Kanunu"nun 405. maddesi hükmü gereğince kısıtlanarak kardeşi ..."in vasi olarak tayin edildiği, 15.11.1929 doğumlu olan davacının yargılama sırasında ölmesi üzerine geride mirasçı olarak birleşen davada davacı olan ... ile dava dışı kardeşleri ... ... ... ve..."ın kaldıkları, birleşen davanın davacısının başvurusu üzerine ..."in terekesine... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 22.12.2007 tarih, 2007/78 Esas, 2007/34 sayılı kararı ile; Av. ..."ün temsilci tayin edildiği, ancak anılan kişinin görevi kabul etmemesi üzerine 06.05.2008 tarihli ek kararla Av. ..."ün görevden affı ile Av. ..."ın temsilci olarak atanmasına karar verildiği, temsilciye karşı mirasçılardan ..."in yapmış olduğu itirazın reddedilerek kararın 15.09.2008 tarihinde kesinleştiği, tereke temsilcisi ..."ın da tereke tayin dosyasına sunduğu altına kimlik tespitinin yapıldığı 09.07.2009 tarihli dilekçe ile; tüm masraflar tarafından karşılandığı halde kendisine masraf ve vekalet ücreti ödenmediğini belirterek ""Görevi iade ediyorum, talebim kabul edilsin "" şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmaktadır.
Ne var ki, Dairede aynı gün görüşülen ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 28.03.2013 tarih ve 2007/162 Esas, 2013/124 sayılı kararı ile; ""... Yargılama sırasında ölen ..."in terekesinin elbirliği halinde olduğu, terekeye ..."ın 06/05/2008 tarihinde mümessil olarak atandığı, her ne kadar temsilcinin 17/07/2009 tarihinde tereke mümessilliği görevini iade ettiğini dilekçe ile bildirmiş ise de mahkemece talebinin karara bağlanmadığı, tereke mümessili olarak ..."ı tayin eden ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 18/12/2012 tarihli kararla tereke mümessilliğinin devam ettiğini bildirdiği, Sulh Hukuk Mahkemesinin bu kararıyla bağlı olduğu, bu durumda davanın esastan karara bağlanması için koşulların bulunduğu, ... Kurumu 4. İhtisas Kurulundan alınan rapor neticesinde de akit tarihinde murisin ehliyetsiz olduğunun anlaşıldığı"" gerekçesi ile asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verildiği, öte yandan bu dosya arasında bulunan terekeye temsilci tayinine ilişkin dosya içeriğine göre; terekeye temsilci tayinine karar veren... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin kapatılması sebebi ile.... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2007/78 Esas sayılı dosyasının.... Sulh Hukuk Mahkemesine devredilerek,... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 20104/34 Tereke sırasına kaydedilip 13.03.2014 tarihinde; dava dosyasında önceki verilen karar gereğince işlem yapılmasına karar verildiği, diğer taraftan aynı dosya arasında ..."in ... Sulh Hukuk Mahkemesine, 2007/78 Esas sayılı dosya belirtilmek suretiyle terekeye temsilci tayini hususundaki talebine ilişkin dilekçesine de; ""Mümessilin görevi halen devam ettiğinden karar verilmesine yerolmadığına"" şeklinde derkenar verilerek hakim tarafından imzalanıp havale edildiği görülmektedir.
O halde, yargılama sırasında ölen davacı ..."in terekesine temsilci olarak tayin edilen ..."ın görevinin devam edip etmediği konusunda eldeki dava ile ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2007/162 Esas, 2013/124 sayılı kararı arasında çelişki bulunduğu açıktır.
Hâl böyle olunca;... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 20104/34 Tereke dosyasından 13.03.2014 tarihinde verdiği; dava dosyasında önceki verilen karar gereğince işlem yapılmasına ""şeklindeki kararı ile aynı dosya arasında yeralan ve ""Mümessilin görevi halen devam ettiğinden karar verilmesine yerolmadığına"" şeklinde hakim imza ve derkenar havalesinin bulunduğu ... vekili Av. ... ..."in 18.12.2012 havale tarihli dilekçesi de hatırlatılmak suretiyle ... Sulh Hukuk Mahkemesinden tereke temsilcisi ..."ın görevinin devam
edip etmediğinin sorulması, ..."ın görevinin devam etmediğinin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi halinde ise, murisin terekesine yeni bir temsilci tayin edilmesi için dava açması konusunda davacı tarafa süre verilmesi, temsilci tayin edildiğinde, temsilcinin davada yeralması sağlanarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, tereke temsilcisinin görevinin devam edip etmediği konusundaki tereddütler ve çelişkiler giderilmeden sonuca gidilmiş olması doğru değildir.
Davacı ... vekilinin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün belirtilen nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 25.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.