Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4195
Karar No: 2016/10430
Karar Tarihi: 10.11.2016

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/4195 Esas 2016/10430 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/4195 E.  ,  2016/10430 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar Hazine, Orman Yönetimi ve Karayolları Genel Müdürlüğü vekillerince tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R


    Kadastro sırasında ... köyü 123 ada 5 parsel sayılı 551,45 m² yüzölçümündeki taşınmaz, fındık bahçesi vasfı ile davacı adına tespit edilmiş ancak tutanağın edinme sebebine taşınmazın Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/64 Esas sayılı dosyasında davalı olduğu belirtilerek mahkemeye devredildiği yazılmıştır.
    Düzenli köyü 101 ada 1 parsel sayılı taşınmaz ise; 2998 hektometre 8254,78 m2 yüzölçümü ve orman vasfı ile Hazine adına tespit edilmiştir
    Davacı ... vekili, 19/04/2010 havale tarihli dilekçesi ile; ... köyünde sınırlarını bildirdikleri 3165 m2 ve 7532 m2 büyüklüğündeki taşınmazların 40-50 yıldır müvekkilinin zilyetliğinde bulunduğu, 161 ve 162 kamulaştırma parsel numaraları verildiği, ancak sonrasından kamulaştırma palanından çıkarıldığı ve yol yapılmak sureti ile Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından kamulaştırmasız el atıldığı iddiasıyla, müvekkilinin, taşınmaza el atmadan önceki zilyet ve malik olduğunun tespiti, kamulaştırmasız el atılan kısmın tespiti ile şimdilik 10.000 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile alınmasına karar verilmesi, el atılan taşınmazın Hazine adına terkinine karar verilmesi istemi ile dava açmıştır. Asliye hukuk mahkemesince zilyetlik tespiti istemi yönünden ayırma kararı ve kadastro mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiş ve dosya kadastro mahkemesine gönderilmiştir. Kadastro mahkemesince, davanın kabulüne, 123 ada 5 parselin 551,45 m2 yüzölçümlü olarak fındık bahçesi vasfı ile davacı ... adına ve fen bilirkişi raporu ekinde (5A) ile gösterilen 101 ada 1 parselin 1.845,78 m2"lik kısmına ilişkin davanın kabulüne aynı ada son parsel numarası ile fındık bahçesi vasfı ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar Orman Yönetimi, Hazine ve Karayolları Genel Müdürlüğü vekillerince temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, orman kadastrosu ve kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi hükümlerine göre yapılıp 25/08/2011-23/09/2011 tarihleri arasında ilân edilen orman kadastrosu ve 30/12/ 2011-30/01/2012 tarihleri arasında ilân edilen arazi kadastro çalışmaları vardır.
    Mahkemece verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır. Şöyleki: davacı tarafından kadastro tespitinden evvel genel mahkemede dava konusu taşınmazın davalı olduğu, genel mahkemede dava edilen alanın bu kısmının kadastro sırasında 123 ada 5 parsel olarak belirlendiği, kadastro tutanağı davalı olarak düzenlenip kadastro mahkemesine devredildiği, dava edilen bu kısım yerin ise 101 ada 1 nolu orman parseli içerisinde kalan ve bilirkişi raporunda (5/A) olarak gösterilen yer olduğu, 101 ada1 nolu orman parselinin kadastro mahkemesinde davalı olup davanın devam ettiği anlaşıldığı halde, mahkemece 3402 sayılı Kanunun 30/2. maddesi gereğince re"sen araştırma ilkesi esas alınarak yeterli araştırma yapılmamış, 101 ada 1 numaralı orman parseline ilişkin derdest olan dava dosyası getirtilmemiş, o dosyada davalı olan alanlarla temyize konu dosyada davalı olan yerlerin birbiri ile irtibatı araştırılmamış, dosyaların birleştirilip birleştirilmeyeceği, dava konusu alanın orman içi açıklık olup olmadığı tartışılmamış, dava konusu taşınmazın eski ve kadastro tespitinden 15-20 yıl öncesine ilişkin memleket haritası ve hava fotoğraflarındaki durumu bitki örtüsü ve kullanım bulunup bulunmadığı hususları ve ziraat bilirkişi tarafından ise çekişmeli taşınmazların tamamına yönelik olarak taşınmazlar üzerindeki imar ihya ve zilyetlik hususlarının yeterince açıklanmamıştır. Eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz.
    Bu nedenlerle, mahkemece; çekişmeli taşınmazlar ve etrafını gösterir ve ilk defa o yerde grafik ya da fotogrametri yöntemiyle düzenlenen 1/5000 ölçekli arazi kadastro paftasının orijinal fotokopi örneği ile taşınmaza bitişik ya da yakın komşu parsellerin,(123 ada 1,2,3,4 ve 235 ada 1 parseller ile 122 ada 1-2-3 parseller) kadastro tesbit tutanak örnekleri varsa bu parsellere uygulanan tapu ve vergi kayıtları ilk oluşturulduğu günden itibaren tüm gittileri, yöreye ait en eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ve ayrıca 1985-1990 yıllarına ait stereoskopik hava fotoğrafları ve bu fotoğraflara dayanılarak üretilmiş orijinal renkli memleket haritaları, orman kadastrosuna ait tutanak ve haritası bulunduğu yerlerden istenerek, bilirkişi kurulu yardımıyla, dava konusu taşınmaz ile çevresine uygulanıp bu belgelerde dava konusu yer belirlendikten sonra, hava fotoğrafları ve dayanağı haritalar stereoskop aletiyle ve üç boyutlu olarak incelettirilip, taşınmazın niteliğinin bu belgelerde ne şekilde görüldüğü, imar ve ihya ile zilyetliğin hangi tarihte başlayıp tamamlandığı belirlenmeli, bu belgeler ile kadastro paftası, pafta düzenlenmemişse dava konusu taşınmazın 23/6/2005 tarihli ve 2005/9070 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Büyük Ölçekli Harita ve Harita Bilgileri Üretim Yönetmeliği (BÖHHBÜY) hükümlerine göre koordinatlı olarak düzenlenecek haritası hem 1/5000 ve hem de 1/25000 ölçeklerinde eşitlenerek kadastro paftası ile düzenlenen harita, komşu ve yakın komşu taşınmazları da içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle çekişmeli taşınmazın konumunu, eski ve 1980-1985 yıllarına ait hava fotoğrafları ile orijinal renkli memleket haritaları üzerinde gösterecekleri, hava fotoğrafları ve memleket haritalarındaki görünümünün ve bitki örtüsünün ne olduğu ve 20 yıl öncesinde kullanım olup olmadığı ve sonrasındaki kullanım durumu,taşınmaz üzerindeki bitki örtüsünün niteliği varsa ağaçların dağılımı yaşı ve kapalılık durumunu açıklayacakları, ayrıntılı ve bilimsel verileri içerir ve topografik ve memleket haritalarından yararlanılarak ve arazide de klizimetre ile ölçüm yaparak taşınmazın gerçek eğim durumunun belirlendiği ve taşınmazın 6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesi anlamında orman içi açıklık olup olmadığının değerlendirildiği, yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan, krokili, bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı ,101 ada 1 orman parseli içinde başka dosyalarda dava konusu olup davası devam eden ve kesinleşen kısımların kroki üzerinde bilirkişilerce gösterilmesi istenmeli, dosyaların birleştirilip birleştirilmeyeceği düşünülmelidir.
    Çekişmeli taşınmazların, öncesinin orman sayılan yerlerden olmadığı belirlendiği takdirde; imar ve ihya yapılmışsa hangi tarihte başlayıp tamamlandığı, kimden kime kaldığı, zilyetliğin ne zaman başlayıp nasıl sürdürüldüğü ve ekonomik amacına uygun olup olmadığı, maddi olaylara dayalı ve ayrıntılı olarak, taşınmaz başında dinlenecek yerel bilirkişiler ile taraf tanıklarından sorulmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözlerinin doğruluğu yukarıda belirtilen ve gerçeğin kendisi olan belgelere dayalı olarak düzenlenecek bilirkişi kurulu raporuyla denetlenmeli, keşif sırasında taşınmazı çeşitli yönlerinden hali hazır durumunu gösterir renkli fotoğrafları çektirilip onaylanarak ve taşınmaz fotoğraf üzerinde gösterilerek dava dosyası içine
    konulmalı, davanın açıldığı tarihten önce ya da sonra Hazine yetkilileri tarafından hazırlanan idari tahkikat ve haksız işgal (ecrimisil) tutanakları varsa bu tutanaklar da yerine uygulanıp tutanaklarda ismi yazılı kişiler tanık sıfatıyla dinlenilmeli, 3402 sayılı Kanunun 14/1. maddesinde yazılı 40 ve 100 dönüm kısıtlama araştırmasının aynı maddenin, 3/7/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunla değiştirilen ikinci fıkrası hükümleri nazara alınarak yapılması gerektiği düşünülerek, adına tescil kararı verilecek kişi ya da kişiler ile diğer mirasçılar ve onların miras bırakanları yönünden aynı çalışma alanı içerisinde belgesizden zilyetliğe dayalı olarak tesbit ve tescil edilen taşınmaz olup olmadığı, varsa cinsi, parsel numaraları ve miktarı, tapu müdürlükleri ve ilgili kadastro müdürlüklerinden ve yine, aynı kişiler tarafından açılan tescil davası olup olmadığı hukuk mahkemesi yazı işleri müdürlüklerinden ayrı ayrı sorularak gerektiğinde tesbit tutanak örnekleri ve tapu kayıtları ya da tescil dava dosyaları getirtilip incelenmeli, dava konusu taşınmazın sulu ya da kuru tarım arazisi olup olmadığı konusunda (5403 sayılı Kanunun 3/j maddesi ile Taşınmaz Malların Sınırlandırma Tespit ve Kontrol İşleri Hakkındaki Yönetmeliğin 10. maddesinin değişik ikinci fıkrası hükümlerine göre sulu tarım arazisi: tarım yapılan bitkilerin büyüme devresinde ihtiyaç duyduğu suyun, su kaynağından alınarak yeterli miktarda ve kontrollü bir şekilde karşılandığı araziler olarak açıklandığından) ziraat mühendisinden kanunun amacına uygun rapor alınmalı, ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
    Ayrıca, davalı ... Müdürlüğü açısından, dava dilekçesinde zilyetliğin tespiti talebi de bulunmakta olup, genel mahkemece görevsizlik kararı verilirken zilyetliğin tespiti istemine ilişkin dava tefrik edildikten sonra görevsizlik kararı verildiğine göre, Karayolları Genel Müdürlüğünün eldeki dava açısından taraf sıfatı olmadığı düşünülerek aleyhine borç yüklenecek şekilde hüküm kurulması da doğru değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalılar Orman Yönetimi, Hazine ile Karayolları Genel Müdürlüğü vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 10/11/2016 gününde oy birliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi