9. Hukuk Dairesi 2014/1281 E. , 2015/13085 K.
"İçtihat Metni"İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalılardan ... avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297 nci maddesi uyarınca, mahkeme kararlarının;
a) Hükmü veren mahkeme ile hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin ad ve soyadları ile sicil numaraları, mahkeme çeşitli sıfatlarla görev yapıyorsa hükmün hangi sıfatla verildiğini,
b) Tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerini,
c) Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri,
ç) Hüküm sonucu, yargılama giderleri ile taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, varsa kanun yolları ve süresini,
d) Hükmün verildiği tarih ve hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin imzalarını,
e) Gerekçeli kararın yazıldığı tarihi,
içermesi, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi zorunludur. Bu biçim yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, hükmün infazında zorluklara ve tereddütlere, yargılamanın ve davaların gereksiz yere uzamasına, davanın tarafı bulunan kişi ve kurumların mağduriyetlerine sebebiyet verecek ve Kamu düzeni ve barışını olumsuz yönde etkileyecektir (Hukuk Genel Kurulu - 2007/14-778 E, 2007/611 K, Dairemizin 01.04.2008 gün ve 2007/38353 Esas, 2008/7142 Karar sayılı ilamı).
Somut olayda Mahkemenin gerekçeli kararında dava dilekçesi kısaca özetlenmiş, davalıların savunmalarının ne olduğu yazılmadan, soyut biçimde “ Davalılar davanın reddini istemişler “ şeklinde bir açıklama yapılmış,
Delillerin neler olduğu ve tanık beyanları yazılmadan “ …deliller toplanılmış, tanıklar dinlenilmiş, dosya bilirkişiye tevdi edilmiş… “ açıklaması yapılmış,
Gerekçe olarak “ Tüm deliller ve dosya kapsamı göz önüne alındığında davacının haksız olarak işi bıraktığı davalılar tarafından ispatlanamadığından davacının davasının kısmen kabulü gerekmiş. “ şeklinde bir açıklama yazılmış, kanun yolunun ne olduğu ve süresi yazılmamıştır.
Mahkemenin gerekçeli kararı yukarıda içeriği belirtilen HMK. nun 297. Maddesine uygun değildir.
Mahkemece davacının iddiaları kısaca açıklanmış ise de, davalıların savunmalarının ne olduğu yazılmamış, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller belirtilmemiş, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri açıklanmamıştır. Mahkemenin gerekçe olarak belirttiği husus sadece feshe yönelik olup, diğer iki talep hakkında bir açıklama yapılmamıştır.
Mahkeme feshe ilişkin olarak “ …. davacının haksız olarak işi bıraktığının davalılar tarafından kanıtlanamadığı…” nı belirtmiş ise de, dosyada mevcut fesih yazısından davacının iş akdinin işveren tarafından bildirimli olarak feshedildiği görülmekte olup, davalıların “... davacının haksız olarak işi bıraktığına …” ilişkin bir savunmaları dahi yoktur.
Feshe yönelik soyut gerekçe dahi dosyaya uygun değildir.
Sonuç olarak Mahkemenin gerekçeli kararının T.C. Anayasası’ nın 141. Maddesinin amacına ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297 nci maddesine uygun olmadığı anlaşıldığından kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.