Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1517
Karar No: 2021/953
Karar Tarihi: 10.02.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2017/1517 Esas 2021/953 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2017/1517 E.  ,  2021/953 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Yargıtay bozma ilamında özetle; “Davacı tarafın dayandığı 09.04.1951 tarih 51 sayılı sicilden gelen 05.02.2003 tarih 1 sayılı tapu kaydı ile tespite esas alınan 24.02.1975 tarih 372 sayılı tapu kayıtlarının oluşma nedeni dikkate alındığında dayanağı haritasının bulunduğunun dosya içeriği ile belirlendiği, ne var ki, mahkemece tespite esas alınan tapu kaydı ile davacı tarafın tutunduğu tapu kaydının haritasının bulunup bulunmadığının araştırılmadığı, tapu kayıtlarının yöntemine uygun şekilde 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 20. maddesi hükmü uyarınca yerine uygulanmadığı, öte yandan davacı tarafça taşınmaza ait olduğu öne sürülen 1948 tarih 57 tahrir numaralı vergi kaydının da yöntemine uygun olarak mahalline uygulanmadığı belirtildikten sonra, tapu kaydının dayanağı harita ve vergi kaydı ile tespite esas alınan tapu kaydının dayanağı haritanın ayrı ayrı yöntemine uygun şekilde yerine uygulanması, uygulamada kadastro paftasının ölçeği ile tutunulan tapu kayıtlarının dayanağı haritaların ölçeğinin eşitlenmesi, çakıştırılmak suretiyle yerine uygulanması, uzman bilirkişiden keşfi izlemeye, bilirkişi sözlerini denetlemeye imkan verecek şekilde ayrıntılı, gerekçeli rapor alınması, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 229 ada 8 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi tarafından hazırlanan 17.12.2015 tarihli rapor ve eki haritada (A) harfi ile gösterilen kırmızı ile boyanan kısmının 74.000 metrekare yüzölçümündeki bölümünün tapu kaydının iptali ile 1/6 payları oranında davacılar adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyulduğu halde, bozma ilamının gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Bozma ilamına uyulmakla taraflar yararına usuli kazanılmış hak oluşur. Bu hakkın zedelenmemesi için bozma ilamının gereklerinin tam ve eksiksiz olarak yerine getirilmesi gerekir. Her ne kadar, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, çekişmeli taşınmazın davacılar tarafından tasarruf edilen yer olduğu, 4721 sayılı TMK"nın 713. madde ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu 14. maddesinde yer alan zilyetliğe dayalı iktisap koşullarının davacılar lehine oluştuğu gerekçesi ile yazılı şekilde karar verilmiş ise de, hükmüne uyulan bozma ilamında, davacı tarafın dayandığı 09.04.1951 tarih 51 sayılı sicilden gelen 05.02.2003 tarih 1 sayılı tapu kaydı ile tespite esas alınan 24.02.1975 tarih 372 sayılı tapu kayıtlarının oluşma nedeni dikkate alındığında dayanağı haritalarının bulunduğunun anlaşıldığı belirtildikten sonra, tapu kayıtlarının yöntemine uygun şekilde 3402 Sayılı Kadastro Kanununun 20. maddesi hükmü uyarınca yerine uygulanması gereğine değinildiği halde, davacıların dayandığı 09.04.1951 tarih 51 sayılı sıra numaralı tapu kaydının oluşumuna esas dava dosyası getirtilip krokisi mahalline yeterli şekilde uygulanıp kapsamı belirlenmemiş, tapu kayıtlarının uygulanmasında tüm komşu parsel tutanak ve dayanaklarından yararlanılmak suretiyle tapu kayıt uygulaması denetlenmemiştir. Öte yandan, davalı Hazinenin dayanağı olan ve çekişmeli taşınmazın tespitine esas alınan 24.02.1975 tarih 372 sayılı tapu kaydının oluşma nedeni dikkate alınarak, davacı tarafın dayandığı ve tescil ilamı ile oluşan 09.04.1951 tarih 51 sıra numaralı tapu kaydının davalı Hazine tarafından açılan tapu iptal davasına konu olup olmadığı da araştırılmamıştır.
    Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için Mahkemece öncelikle, davacı tarafın dayandığı tapu kaydı tescil ilamı ile oluştuğundan, ilgili dava dosyası ve varsa tescil krokisi ilgili yerlerden getirtilerek dosya ikmal edildikten sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı, yapılacak bu keşifte davacı tarafça dayanılan tapu kaydının tescil ilamı ile oluştuğu gözetilerek, tescil ilamı ve haritası ile davalı Hazinenin dayandığı ve tespite esas alınan tapu kaydının haritası teknik bilirkişi aracılığı ile zemine uygulanmak suretiyle, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’ nun 20/A maddesi uyarınca kapsamı haritasına göre belirlenmeli, tapu kaydının haritası zemine uygulanamaz ise tapu kaydının sınırlarına itibar edilmeli, bu kapsamda davacının ve davalı Hazinenin tutunduğu tapu kayıtları oluşumundan itibaren tüm tedavülleriyle birlikte okunup, sınırlarının yerel bilirkişilerce zeminde tek tek gösterilmesi sağlanmalı, bilirkişilerin gösteremediği hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı tanınmalı, fen bilirkişisi tarafından düzenlenecek rapor ve haritasında yerel bilirkişi ve tanıkların gösterdiği sınırlar işaretlenmeli; dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, davaya konu edilen taşınmazın niteliği, intikali ve tasarrufu hususunda maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı; çekişmeli taşınmazın davacının dayandığı tapu kaydının kapsamında kaldığının anlaşılması halinde, tapu kaydının oluşumuna esas tescil ilamının taraflar arasında kesin hüküm oluşturup oluşturmadığı değerlendirilmeli; tanık ve bilirkişi sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, beyanları arasında doğacak çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılmalı; fen bilirkişisine, tarafların dayandıkları tapu kayıtlarının kapsadığı alanı gösterir şekilde keşfi izlemeye ve denetlemeye elverişli ve çakıştırmalı harita düzenlettirilmeli ve bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin, eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi, kabule göre de; Mahkemece davacılar adına tesciline karar verilen (A) bölümünün yüzölçümü hükme esas alınan 17/12/2015 tarihli rapor ve eki haritada 96.211,97 metrekare olarak belirtildiği halde, hükümde bu bölümün yüzölçümü 74000 metrekare olarak gösterilmek suretiyle infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm kurulması da isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
    10.02.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi