Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/11066
Karar No: 2016/10711
Karar Tarihi: 14.11.2016

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/11066 Esas 2016/10711 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/11066 E.  ,  2016/10711 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi sıfatıyla)

    Taraflar arasında görülen davada ... 3. Aile Mahkemesince yetkisizlik, ... 2. Sulh Hukuk ve ... Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava, evlilik dışı dünyaya gelen ve baba ile soybağı 21.11.2014 tarihinde tanıma (TMK"nın m. 295) ile kurulmuş küçüğün annesinin yaşının küçük olması nedeniyle, Türk Medenî Kanununun 337. maddesi uyarınca gerekli işlemlerin yapılması istemine ilişkindir.
    ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesince velayetin küçüğü tanıyan babaya verilip verilmeyeceği öncelikle değerlendirilmesi gereken bir konu olup velayet hususunun değerlendirilmesinin aile mahkemesinin görevinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
    ... 3. Aile Mahkemesince, küçük ..."ın nüfus kaydına göre adresinin ".../..." olduğu gerekçesi ile yetkisizlik kararı verilmiştir.
    ... Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi sıfatıyla) ise davanın velayetin düzenlenmesi talebine ilişkin olduğu, küçüğün, annesinin evlilik dışı ilişkisinden doğduğu, babası ile soybağının ise 21.11.2014 tarihinde tanıma ile kurulduğu, annesi ..."ın yaşının küçük olması nedeniyle velisinin olmadığı, TMK"nın 337/2. maddesinde ana küçük, kısıtlı veya ölmüş ya da velayet kendisinden alınmışsa, hakimin, çocuğun menfaatine göre vasi atayacağı veya velayeti babaya vereceği hükmünün düzenlendiği, baba ile soybağı tanıma ile kurulduğuna göre, babanın velayeti alma hakkı mevcut olup, aslolanın velayet olup, sulh hukuk mahkemesi tarafından davanın, babaya ihbar edilmesi, beyanın alınması, onun tarafından velayetin kendisine verilmesi yönünde dava açılması halinde sonucunun beklenmesi, velayeti baba talep etmediği veya velayet babaya verilmediği taktirde yargılamaya devam olunarak davanın sonuca bağlanmasının gerektiği, bunun yanısıra küçüğün yerleşim yerinin "... Mahallesi ... Sk. No:... İç Kapı No: 2 ..../..." olduğu dikkate alındığında yetkili de olmadığı ancak görev hususunun öncelikle gözetilmesi gerektiği belirtilerek görevsizlik kararı verilmiştir.
    Çocuk, anasının evlilik dışı ilişkisinden doğmuş, baba ile soybağı 21.11.2014 tarihinde tanıma (TMK m. 295) ile kurulmuştur. Annenin yaşı küçük olup, çocuğun velisi yoktur. Kanun, ana, küçük, kısıtlı veya ölmüş ya da velayet kendisinden alınmışsa, hakimin, çocuğun menfaatine göre vasi atayacağını veya velayeti babaya vereceğini hükme bağlamıştır. (TMK md. 337/2). Baba ile soybağı tanıma ile kurulduğuna göre, babanın velayeti alma hakkı mevcuttur. Aslolan velayet olduğuna göre, sulh hukuk mahkemesi tarafından davanın, babaya ihbar edilmesi, beyanın alınması, onun tarafından velayetin kendisine verilmesi yönünde dava açılması halinde sonucunun beklenmesi, velayeti baba talep etmediği taktirde davanın sonuca bağlanması gerekir (Y. 2. HD. 2010/4292 E. – 16873 K. sayılı ilamı). Bu durumda uyuşmazlığın sulh hukuk mahkemesinde görülmesi gerekmektedir.
    Türk Medenî Kanununun 411. maddesine göre, "Vesayet işlerinde yetki, küçüğün veya kısıtlının yerleşim yerindeki vesayet dairelerine aittir." Aynı Kanunun 19/1. maddesi uyarınca “Yerleşim yeri bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir.” Yine, aynı Kanunun 21. maddesine göre, velayet altında bulunan çocuğun yerleşim yeri, ana ve babasının; ana ve babanın ortak yerleşim yeri yoksa, çocuğun kendisine bırakıldığı ana veya babanın yerleşim yeridir. Diğer hallerde çocuğun oturma yeri, onun yerleşim yeri sayılır.
    ... ilçe Emniyet Müdürlüğünün 01.07.2016 tarihli tutanağından küçüğün, anne ve babasının yanında “.. ..., ... sokak, No:... .../...” adresinde ikamet ettiği ve bu adresin adres kayıt sisteminde kayıtlı adesi olduğu anlaşıldığından, uyuşmazlığın ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK"nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 14/11/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi