11. Hukuk Dairesi 2016/13909 E. , 2016/9555 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 09/04/2015 tarih ve 2014/1855-2015/304 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için dosya mahalline gönderilmişti. Bu noksanlıkların giderilerek dosyanın gönderildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili tarafından Nakliyat Emtia Sigorta Poliçesi ile sigortalanan ... Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti"ne ait 25 koli tekstil emtiasının Türkiye"den Almanya"ya nakliyesi işinin davalı şirketler tarafından üstlenildiğini, emtiaların Türkiye"den Almanya"ya taşındığını, emtianın 28.03.2013 tarihinde Frankfurt Hava Limanı"na tahliyesi esnasında 25 koliden 15 tanesinin hasarlı olduğunun tespit edilerek tutanak altına alındığını, emtiaların alıcı firmaya teslimi esnasında da lokal taşıma belgesine hasar notunun düşüldüğünü, 8.142,62 TL sigortalı zararının, müvekkili tarafından tazmin edildiğini, sigortalısının haklarını devralan müvekkilinin davalılara rücu hakkının doğduğunu, sınırlı sorumluluk esasları gereği davalılardan 3.634,00 TL talep edildiğini, davalı borçluların itirazı üzerine icra takibinin durduğunu belirtilerek, itirazın iptali ile takibin devamına, esas alacağın %20"sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
Davalı ... Taş. A.Ş vekili, davacı tarafın ihbar mükellefiyetinin şekil şartlarına ve sürelerine uymadığını beyanla davanın reddine, asıl alacağın %20"sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep edilmiştir.
Diğer davalı şirket vekili, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davalı ... firmasının fiili (gerçek) taşıyıcı, davalı ... firmasının ise, akdi (anlaşmalı) taşıyıcı olduğu, 1999 tarihli Montreal Konvansiyonu"nun 31. maddesi gereğince, kolilerdeki yırtılmaya, ezilmeye ve patlamaya ilişkin hasarın, davalı ... firmasına süresi içerisinde ve usulüne uygun şekilde bildirilmemiş olduğu, hasar tespitine ilişkin belgelerde, sadece kolilerdeki yırtık, ezilme ve patlama gibi hasarların bulunduğunun tespit edildiği, fakat bu belgelerde kolilerin içerisinde bulunan 189 adet tişörtün eksik olduğuna ilişkin herhangi bir tespitin yer almadığı, kolilerin içerisindeki 189 adet tişört eksikliğinin malların alıcısı ...firması tarafından malların kendisine tesliminden sonra tespit edildiği, ... firmasına ait 28.03.2013 tarihli, alıcı ... kaşe ve imzasının taşıyan teslimat belgesinde de mallardaki eksikliğe ilişkin bir şerh bulunmadığı, kaybolduğu iddia edilen 189 adet tişörtün davalı taşıyıcıların sorumluluğunda gerçekleştirilen Türkiye-Almanya arasındaki havayolu taşıması sırasında kaybolduğuna ilişkin bir delilin dosyada mevcut olmadığı gerekçesiyle ispat edilemeyen davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, taşıma sözleşmesine dayanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, hasara ilişkin tutanak tanzim edildiği ve teslimat belgesinde de hasara dair çekince bulunduğu, ancak malların taşıma sırasında kaybolduğuna dair bir kaydın düşülmediği gerekçesiyle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir. Hava taşımasına konu emtianın varış yerinde düzenlenen 28.03.2013 tarihli ‘‘... Services’’ başlıklı belgede ve 28.03.2013 tarihli ‘‘... .. ’’ başlıklı belgede emtianın hasarlı olduğunun belirlenmiş olduğu ve teslimden sonrada 03.04.2013 tarihli yazıda ise alıcı firma tarafından ... ... firmasına maldaki hasar ve 189 adet tişörtün eksik olduğunun bildirildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda emtiadaki kısmi ziyaın taşıma sırasındaki yırtılma, ezilme, patlak sonucu oluşan hasara bağlı olarak gerçekleştiğinin kabulü gerektiği halde mahkemece yanılgılı değerlendirme sonucu davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 14.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.