20. Hukuk Dairesi 2016/6803 E. , 2016/10882 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine ve ... vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
.... ili, Merkez ilçesi, .... köyü 141 ada 1 parsel sayılı 4600 m2 yüzölçümlü, tapuda davalı ... .... adına kayıtlı olan taşınmazın .... tarafından kamulaştırılması nedeniyle tapusunun iptali ile Hazine adına tesciline dair ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 02.03.2011 gün ve 2009/49-2011/81 sayılı kararı Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 29.03.2012 gün ve 2012/594-6238 sayılı karar ile onanarak kesinleşmiştir.
Davacı ... Yönetimi 20/12/2012 havale tarihli dilekçesi ile çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu ve orman tahdit hattı içinde kaldığını ileri sürerek, davalı adına olan tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tescili ve elatmanın önlenmesi istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, davalı ... ... aleyhine açılan davanın husumetten reddine, diğer davalılar aleyhine açılan davanın ise davacı yanın, dava dilekçesinde taşınmazın kesinleşen orman sınırları içinde kalması nedeniyle orman olduğu iddiasıyla taşınmazın orman tahdit sınırları içinde kalan kısmının tapusunun iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tescilini talep ettiği, yörede önceden yapılıp kesinleşen orman kadastrosunun bulunmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz incelemesi üzerine yerel mahkeme hükmü Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 01.04.2014 tarih ve 2014/581-3936 Esas ve Karar sayılı ilamı ile bozulmuş olup bozma ilamında özetle; “Mahkemece, delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülmüştür. Şöyle ki; davacı idare, çekişmeli taşınmazın orman sınırı içinde kaldığı iddiasıyla dava açtığı, yörede önceden yapılıp kesinleşen orman kadastrosunun bulunmadığı anlaşıldığına göre davanın 6831 sayılı Kanunun 1. maddesi uyarınca orman niteliğinin belirlenmesine ilişkin yapılacak araştırma ile çözüme kavuşturulması gerekir. Bu nedenle, mahkemece, tarafların delilleri toplandıktan sonra eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, halen Çevre ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir fen elemanı yardımıyla yapılacak inceleme ve keşifte, hâkim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; kesinleşmiş orman kadastrosu bulunmadığından, yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler yardımıyla yerine uygulattırılıp; orijinal - renkli (renkli fotokopi) memleket haritası ölçeğinin kadastro
paftası ölçeğine, yine kadastro paftasının ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir.” denilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; davalı ... ..... aleyhine açılan davanın husumetten reddine, tapu iptali ve tescil isteminin kabulüne, dava konusu 141 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman vasfı ile Hazine adına tapuya tesciline, elatmanın önlenmesi isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine ve .... vekillerince esasa yönelik temyiz edilmiştir.
Dava, tapu kaydının iptali ve tescili ile elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce yapılmış orman kadastrosu çalışması bulunmamaktadır.
Mahkemece, davacı ... Yönetiminin davasının kabulü ile taşınmazın tamamının orman niteliğiyle tapuya tesciline karar verilmiş ise de delillerin değerlendirilmesinde hataya düşülmüştür.
Şöyle ki; orman bilirkişisi 30.10.2014 tarihli raporunda, dava konusu taşınmazın 1967 tarihli memleket haritasında ormanı temsil eden yeşil renkli alanda kaldığını rapor etmiş ise de dayanağı hava fotoğrafı üzerinde usulünce inceleme yapılmadığından 03.03.2016 tarihli iade kararı ile 1957 tarihli hava fotoğrafı üzerinde inceleme yapılması sağlanmış ve bahsi geçen hava fotoğrafına göre taşınmaz üzerinde kapalılığı olmayan çalı türlerinin bulunduğuna ilişkin fen ve orman bilirkişilerce 09.05.2016 tarihli ek rapor dosyaya ibraz edilmiştir. Dava konusu taşınmazın eğimi %12 den küçüktür.
Bu haliyle, dava konusu taşınmazın öncesinin eğimi düşük çalılık olup 6831 sayılı Kanunun 1/J maddesi gereğince muhafaza makiliği niteliğinde olmayan eğimi düşük funda veya makilerle örtülü yerlerin orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığından zilyetlikle iktisap edilebilecek yerlerden olan taşınmaz hakkında Orman Yönetiminin davasının reddine karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle delillerin yanlış taktiri ile yazılı olduğu gibi hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalılardan Hazine ve .... vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 17/11/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.