22. Ceza Dairesi 2015/29421 E. , 2016/6691 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, cezaların türleri, süreleri ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I-Sanık ... hakkında verilen hükme yönelik temyiz isteminin incelemesinde;
1-Sanık ..."nın da içinde bulunduğu kişiler hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçundan ... Sulh Ceza Mahkemesi"nin 31/10/2005 tarih, 2005/1382 - 2005/1839 müteferrik sayılı kararları ile telefonlarının dinlendiği, iletişimin tespiti ve dinleme sırasında davaya konu hırsızlık suçu ile ilgili görüşmelerin tespit edilmesi üzerine yapılan araştırma sonucu müştekiye ait olan hırsızlık konusu keçilerin ele geçirildiği olayda; CMK"nın 138/2. maddesi uyarınca, telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin denetlenmesi sırasında yapılmakta olan soruşturma veya kovuşturmayla ilgisi olmayan ancak, aynı Kanunun 135. maddenin altıncı fıkrasında sayılan katolog suçlardan birinin işlendiği şüphesini uyandırabilecek bir delil elde edilirse; bu delilin muhafaza altına alınacağı ve durumun Cumhuriyet Savcılığına derhâl bildirileceğinin düzenlendiği, sanıklar hakkında iletişimin tespiti ve dinleme kararı alınan suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve bu örgüte üye olmak suçu, suç ve iletişimin dinlenmesi kararının alındığı tarihte yürürlükte bulunan CMK"nın 135. maddesi kapsamında sayılan katolog suçlar kapsamında yer almakta ise de; bu suç nedeniyle alınan karar doğrultusunda yapılan dinleme sırasında bu dosyanın konusunu oluşturan hırsızlık suçu ile ilgili dinleme sonucu elde edilen (tesadüfi delil) dinleme kayıtlarını hırsızlık suçunun anılan maddedeki katolog suçlar içinde sayılmaması nedeniyle hukuka uygun olarak elde edilmiş kanıt olarak kabul edilemeyeceği ve dosyada bulunan sanıkların birbirleri ile görüşmelerini kapsayan telefon görüşmeleri içeriklerinin delil olarak değerlendirilemeyeceğinin anlaşılması karşısında; ... Sulh Ceza Mahkemesi"nin 31/10/2005 tarih, 2005/1382-2005/1839 müteferrik sayılı kararlarına dayanak teşkil eden soruşturma dosyasının akıbeti araştırılarak sanık hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma veya örgüte üye olma suçundan dava açılıp açılmadığı belirlenip, açılmış ise buna ilişkin dosyanın getirtilip incelenerek sonucuna göre sanığın hukukî durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabule göre de;
a)Sanığın savunmasında, suçlamayı kabul etmediği,müştekinin soruşturma aşamasındaki 05/12/2005 tarihli beyanında, olay günü saat 05:30-06:00 sıralarında baktığında ahırından hırsızlık yapıldığını farkettiğini söylemesi, iletişim tespit tutanaklarında, bu olaya ilişkin ilk görüşmenin saat 05:45"te yapıldığının ve suç tarihinde güneşin doğuş saatinin 06:32 olduğunun anlaşılması karşısında, bu haliyle hırsızlık suçunun TCK"nın 6/1-e maddesine göre gece sayılan zaman diliminde işlendiğine ilişkin kanıtların nelerden ibaret olduğu karar yerinde açıklanıp tartışılmadan, 5237 sayılı TCK"nın 143. maddesi ile uygulama yapılması,
b)Sanığın adli sicil kaydında yer alan ilamlardan en ağırının tekerrüre esas alınması gerekirken, tekerrür hükümleri uygulanırken birden fazla ilamın gösterilmesi suretiyle infazda tereddüte neden olunması,
c)Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, Anayasa Mahkemesi"nin hüküm tarihinden sonra 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı kararı ile anılan maddenin bazı bölümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme zorunluluğu,
II-Sanık ... hakkında verilen hükme yönelik temyiz isteminin incelemesinde;
Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1-Sanığın savunmasında, suçlamayı kabul etmediği, müştekinin soruşturma aşamasındaki 05/12/2005 tarihli beyanında, olay günü saat 05:30-06:00 sıralarında baktığında ahırından hırsızlık yapıldığını farkettiğini söylemesi, iletişim tespit tutanaklarında, bu olaya ilişkin ilk görüşmenin saat 05:45"te yapıldığının ve suç tarihinde güneşin doğuş saatinin 06:32 olduğunun anlaşılması karşısında, bu haliyle hırsızlık suçunun TCK"nın 6/1-e maddesine göre gece sayılan zaman diliminde işlendiğine ilişkin kanıtların nelerden ibaret olduğu karar yerinde açıklanıp tartışılmadan, 5237 sayılı TCK"nın 143. maddesi ile uygulama yapılması,
2-Sanığın adli sicil kaydında yer alan ilamlardan en ağırının tekerrüre esas alınması gerekirken, tekerrür hükümleri uygulanırken birden fazla ilamın gösterilmesi suretiyle infazda tereddüte neden olunması,
3-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, Anayasa Mahkemesi"nin hüküm tarihinden sonra 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı kararı ile anılan maddenin bazı bölümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... müdafii ile sanık ..."nın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 27/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.