Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/15768
Karar No: 2016/9617
Karar Tarihi: 15.12.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/15768 Esas 2016/9617 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2015/15768 E.  ,  2016/9617 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 30/06/2015 tarih ve 2014/995-2015/446 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 13.12.2016 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacılar vekili Av..., davalılardan ... vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacılar vekili, ... tarafından açılan kendi hissesinin devrinin onaylandığı... Ltd. Şti’nin 13.05.2003 tarihli ortaklar genel kurulu kararının geçersizliğinin tespitinin talep edildiği davada mahkemenin, 05.04.2013 tarihli ve 2012/660 E., 2013/170 K. sayılı karar ile ortaklar kurulu toplantısının yasaya uygun olmadığının tespitine karar verdiğini; müvekkillerinin, HMK m.376 gereğince yargılamanın iadesini talep ettiklerini, davacı ..."nın babası.... arasında 13.10.1998 tarihli inanç sözleşmesi kurulduğunu, inanç sözleşmesi uyarınca, ..."un tüm masrafları... tarafından karşılanarak Türkiye"de bir şirket kuracağı, şirketin sözleşmeye konu taşınmazı satın alacağı, daha sonra talep doğrultusunda taşınmazın maliki olan şirketin hisselerinin ve/veya taşınmazın ..."ya veya göstereceği üçüncü kişiye devredeceğinin belirlendiğini, şirketin kurulup, ilgili taşınmazın şirket adına satın alınmasından sonra ... tarafından davalının da taraf bulunduğu birden çok hisse devirleri yoluyla sözleşme şartlarına uyulmadığını, hisseleri devralan ..."in inanç sözleşmesi ve tadil kapsamında hisselerini davacılara devrettiğini, 19.08.2014 tarihli hisse devri kararının onaylandığını ve tescil edildiğini, HMK m.376 uyarınca, davanın taraflarından birisinin alacaklıları veya aleyhine hüküm verilen tarafın yerine geçenler, borçluları veya yerine geçmiş oldukları kimselerin aralarında anlaşarak, kendilerine karşı hile yapmaları nedeniyle hükmün iptalini isteyebileceklerini, davacıların da kendilerine karşı hile yapılmış olmaları sebebiyle yargılamanın iadesini isteyebileceğini, ... ve ..."un noterde hisse devir sözleşmesini gerçekleştirerek TTK m.520/2 gereğince muvafakat vermek şartını yerine getirdiğini ve hisse devrinin ticaret sicilinde tescil edilmesine karşın yıllarca hiçbir itirazda bulunmadığını, davalı ..."ın hisseleri noter hisse devir sözleşmesi ile aldığını ve aynı gün hisse devirlerinin onaylandığını, 13.05.2013 tarihli genel kurul kararını bizzat imzalayarak hisse devirlerine sıhhat kazandırdığını, ... ile ..."ın ...."un talimatları ile işbirliği içinde hareket ettiklerini, HMK m.14/2 gereğince şirket merkezinin bulunduğu yer .... Mahkemesinin kesin yetkili olduğunu, ortaklar kurulu kararının sıhhatine ilişkin olarak şirket taraf gösterilmeden dava açılmasının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek; yargılamanın iadesi talebinin kabulüne; davanın yetkisizlikle reddine, olmazsa esastan reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekilleri, davacıların dava açma hakları ve taraf sıfatlarının bulunmadığını, selefleri...."e yargılanmanın iadesi istenen kararın tebliğ edildiğini, böylece karardan haberdar olan davacıların dava açma süresini geçirdiklerini, hilenin bulunmadığını, usuli bir eksiklik olarak gösterilen şirketin taraf gösterilmemesi hususunun yargılamanın yenilenmesi sebebi olarak görülemeyeceğini savunarak davanın reddini istemişlerdir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; somut olayda, ortaklar kurulu kararının iptali davasının tüzel kişilik hasım gösterilerek açılmadığı, ortaklardan yalnızca ..."a yöneltilmesinin doğru olmadığı, bu sebeple, yargılamanın iadesi talebi görülebilir kabul edilen davada, tüzel kişilik hasım gösterilerek açılmayan davanın öncelikle husumet yokluğundan dolayı reddine dair karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, mahkemenin 05.04.2013 tarihli 2012/660 E., 2013/170 K. sayılı dava dosyasında verilen hükmün iptali ile davacı ... tarafından davalı ... aleyhine açılan davanın tüzel kişilik hasım gösterilerek açılmadığından husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir.
    Kararı davalı ... vekili temyiz etmiştir.
    1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2- Dava, dava dışı limited şirketin ortaklar kurulu toplantısının yasaya uygun olmadığının tespitine dair verilen karara yönelik yargılamanın yenilenmesi istemine ilişkindir.
    6100 sayılı HMK’nın 376. maddesi “Davanın taraflarından birisinin alacaklıları veya aleyhine hüküm verilen tarafın yerine geçenler, borçluları veya yerine geçmiş oldukları kimselerin aralarında anlaşarak, kendilerine karşı hile yapmaları nedeniyle hükmün iptalini isteyebilirler.” hükmünü haiz olup,... İç Ve Dış Tic. Ltd. Şti. hisselerini devralan davacılar tarafından anılan madde uyarınca yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunulduğu anlaşılmaktadır.
    Yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunulan mahkemenin 05.04.2013 tarihli 2012/660 Esas, 2013/170 Karar sayılı ilamı incelendiğinde, davacı ... vekili tarafından davalı ... aleyhine açılan davada... İç Ve Dış Tic. Ltd. Şti.nin hisse devirlerinin onaylandığı 13.05.2003 tarihli ortaklar kurulu kararının geçerli olup olmadığının tespitinin istendiği, davacının dava dışı... İç ve Dış Ticaret Ltd. Şti"nin %5 hissedarı, dava dışı ..."un % 95 hissedarı olduğu, 09.05.2013 tarihli sözleşme ile hisselerin devredildiği, hisseleri devralan ...’in ve ...’ın şirketin yeni ortakları olduğu, bu işlem sonrasında hisseyi devralan şahısların ortaklar kurulu kararı aldıkları ancak bu kararda davacının ve dava dışı diğer ortağın imzalarının bulunmadığı, davacının ortak olduğu şirket limited şirketi olup hisse devri ve intikali işlemlerinin yapıldığı tarih itibari ile yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK"nun 520. maddesine uygun biçimde yapılması gerektiği, ancak şekil şartlarının yerine getirilmediği, noterde yapılan hisse devri sözleşmesi dışında devir işleminin ortakların karşılıklı onayı ile pay defterine kaydının yapılmadığı, bu durumda hisse devri işlemi sonrasında alınan ortaklar kurulu kararının yasaya uygun bulunmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne davacı ..."nın hisse devri sözleşmesinden sonra TTK"da düzenlenen biçimde devir işlemlerinin tamamlanmamış olduğu anlaşılmakla, buna dair devir sonrasında yapılan ortaklar kurulu toplantısının yasaya uygun olmadığının tespitine karar verildiği, kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. Sözü edilen davanın şirket tüzel kişiliği aleyhine açılması gerekirken hisse devir sözleşmesinin tarafı olan ortak aleyhine açılarak davanın sonuçlandırıldığı anlaşıldığından yargılamanın yenilenmesi istenen ilamın şirkete karşı ileri sürülemeyecek nitelikte bulunduğu ve şirket kayıtlarındaki hissedarlık durumunu etkilemeyeceği açık olduğundan davacıların eldeki yargılamanın yenilenmesi davasını açmakta hukuki yararları bulunmamaktadır. Bu suretle; yargılamanın yenilenmesi davasının, davacıların işbu davayı açmakta hukuki yararlarının bulunmaması sebebiyle reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
    Kabule göre de, 6100 Sayılı HMK"nın 376. maddesi uyarıca, davanın taraflarından birisinin alacaklıları veya aleyhine hüküm verilen tarafın yerine geçenler, borçluları veya yerine geçmiş oldukları kimselerin aralarında anlaşarak, kendilerine karşı hile yapmaları nedeniyle hükmün iptalini isteyebileceklerinden, yargılamanın yenilenmesine konu işbu davada hile unsurunun tartışılarak belirlenmesi gerekirken, mahkeme kararında işbu hususa yer verilmemiş olması da yerinde görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı ... yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin yargılamanın yenilenmesini isteyen davacılardan alınıp davalı ..."ya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 15/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi