Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/6879
Karar No: 2021/8308
Karar Tarihi: 14.09.2021

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/6879 Esas 2021/8308 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2020/6879 E.  ,  2021/8308 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki mal değişim davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; 08/12/2014 tarihinde dava konusu otomobili satın aldığını, aracı aldıktan 10 gün sonra otomobilin ön ve arka kısmından ses geldiğini farkettiğini, aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek; aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu aracın aynı teknik özellikleri taşıyan ayıpsız misliyle değiştirilmesine dair verilen karar, davalı tarafın temyizi üzerine, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 26/03/2019 tarihli ve 2016/28277 Esas 2019/3976 Karar sayılı kararıyla; "...Bu bağlamda mahkemece hükme esas alınan raporunda bilirkişi; dava konusu ses şikayetinin, süspansiyon sisteminin çalışmasına dayalı olduğu, kabin içerisindekilerce belli belirsiz duyulan düşük şiddetteki sesin ayıp olarak nitelendirilemeyeceği, başka marka muadil araçlarda görülmeyen yakıt deposundan yakıtın çalkalanmasına bağlı meydana gelen ve sürüş konforunu bozacak nitelikteki sesin üreticinin depo tasarım tercihine dayalı karakteristik özellik olduğu, bu bağlamda yapılan tespitler doğrultusunda dava konusu araçta imalata dayalı ayıp bulgusuna ulaşılamadığı bildirmişken ve teknik bilgi gerektiren konuda görüşüne başvurulan bilirkişi tarafından dava konusu otomobilin şikayet konuları bakımından ayıpsız olduğu tespiti karşısında; teknik bilgi gerektiren konuda bilimsel verilere dayanmayan soyut yorumlarla bilirkişi raporunu aşacak şekilde yanılgılı gerekçeyle dava konusu otomobilin ayıpsız misli ile değişimine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir." gerekçesiyle bozulmuştur.
    Bozma üzerine yeniden yapılan yargılama sonucunda mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1)Yetkili makamlar tarafından bir takım hukukî işlemlerin, bunların hukukî sonuçlarından etkilenmeleri amaçlanan kimselere kanuna uygun şekilde bildirimi ve bu bildirimin de usulüne uygun şekilde yapıldığının belgelenmesi olarak tanımlanan tebligat, Anayasa ile güvence altına alınan iddia ve savunma hakkının, daha da özelde hukukî dinlenilme hakkının tam olarak kullanılması ve bu suretle adil bir yargılamanın yapılmasını sağlayan çok önemli bir araçtır.
    Bir davada davanın taraflarının yapılan hukuki işlemlerden haberdar olmaları, davacının duruşma gününden haberdar olup hazır olabilmesi usulüne uygun tebligat yapılmasına bağlıdır. Aksi durumun, ilgilinin hak arama hürriyetini kısıtlayacağına şüphe yoktur. Aslında hemen her hukuksal işlemin tebligat ile sonuç doğuracağını söylemek mümkündür.
    6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 27. maddesinde "Hukuki dinlenilme hakkı" düzenlenmiştir. Buna göre davanın taraflarının yargılama ile ilgili bilgi sahibi olma, açıklama ve ispat hakkı bulunmaktadır. Maddenin gerekçesinde açıklandığı üzere bu hak Anayasanın 36. maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsurudur. İddia ve savunma hakkı olarak da bilinen bu hak, tarafların yargılama konusunda tam bilgi sahibi olmalarını, açıklama ve ispat hakkını tam ve eşit olarak kullanabilmelerini, yargı organlarının da bu açıklamaları dikkate alarak gereği gibi değerlendirme yapıp karar vermelerini zorunlu kılmaktadır. Hakim tarafları dinlemeden veya açıklama ve ispat hakkını kullanmaları için kanuna uygun biçimde davet etmeden hükmünü veremez (HGK"nın 2009/52 Esas, 2009/105 Karar sayılı kararı).
    Somut olayda; bozma sonrası yeni duruşma gününün taraflara tebliğ edilmediği görülmektedir. Bu durumda, davacı tarafa bozma sonrası yeni duruşma günü usulünce tebliğ edilmeden, davacının iddia hakkını kısıtlar biçimde, yokluğunda yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirir.
    2- Bozma nedenine göre, davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün HUMK"nın 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/09/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi