5. Ceza Dairesi 2015/11717 E. , 2020/9663 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Zimmet
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
Sanıklardan ... ve ... müdafin tayin olunan cezaların miktarına göre yasal koşulları bulunmadığından, ... müdafin ise süresinden sonra vaki duruşma istemlerinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 318. maddesi uyarınca ayrı ayrı REDDİNE, incelemenin duruşmasız yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
5271 sayılı CMK"nın 225/1. maddesindeki "Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir." şeklindeki düzenleme karşısında, hükmün konusunun iddianamede gösterilen eylemden ibaret olduğu, açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen fiilin dışına çıkılması, davaya konu edilmeyen bir eylemden dolayı yargılama yapılması ve açılmayan davadan hüküm kurulmasının yasaya aykırı olduğu nazara alındığında, sanıklar ... ve ... haklarında düzenlenen 24/11/2009 tarihli ve 2009/4383 Esas sayılı iddianamede, gerekçeli kararda sübutu kabul edilen "belediye hamamından elde edilen gelirlerin sanıkların uhdesinde kaldığı" şeklindeki eyleme yönelik açılmış bir dava bulunmadığı ve bu hususta dava da açtırılmadığı halde, yargılamaya devamla bahse konu fiile ilişkin olarak yazılı şekilde hükümler tesis edilmesi suretiyle CMK"nın 225. maddesine aykırı davranılması,
Değirmenayvalı Belediyesinde şoför olarak görev yapan sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ..."in belediyeye ait otobüslerden elde edilen bilet bedellerini zimmetlerine geçirdikleri kabul edilerek mahkumiyetlerine karar verilmiş ise de; sanık savunmaları ile bu savunmaların bir kısmını doğrulayan tanık anlatımlarında, otobüs bilet satışlarından elde edilen gelir ile araçların bakım ve onarımlarını yaptırdıklarını, belediyenin acil paraya ihtiyacı olduğu belirtilerek bilet paralarının tutanaksız alındığını, tahsil ettikleri paraların bir miktarının maaş alacakları sebebiyle kendilerinde kaldığını beyan etmeleri ve bilet borçları olmadığına dair belge sunmaları karşısında, maddi gerçeğin hiçbir kuşkuya yer kalmayacak biçimde ortaya çıkarılabilmesi açısından, sanıkların maaş ödemelerini gösteren tüm evrakların Belediyeden getirtilmesi, ücret alacaklarına ilişkin iş mahkemesinde açılmış bir dava olup olmadığının araştırılması, var ise dosya ve eklerinin onaylı suretlerinin getirtilmesi, bir kısım sanıkların bilet borçlarının olmadığına dair belediye başkanı, yazı işleri müdür vekili, belediye tahsildarı ve muhasebe vekilince imzalanan tutanak başlıklı belgelerde imzası bulunan kişilerin tanık sıfatıyla beyanlarına başvurulması suretiyle belgenin denetim üzerine verilip verilmediği ve dayanağının ne olduğu hususunun açıklığa kavuşturulması sonrasında dosyanın Sayıştay emekli uzman denetçilerinden oluşan üç kişilik yeni bir bilirkişi heyetine tevdi edilerek sanıkların zimmetinde kalan para bulunup bulunmadığı hususunda rapor alınması ve sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının ayrı ayrı takdir ve tayini yerine eksik inceleme ve yetersiz gerekçelerle yazılı şekilde hükümler tesisi,
Kabule göre de;
Kullanma zimmeti eyleminde suçun konusunu geçici süreyle kullanılıp iade edilen paradan elde edilen nemanın oluşturduğu nazara alınarak “nema miktarı” bilirkişilere hesaplatılmak suretiyle tespit edilen toplam zimmet miktarı yönünden TCK’nın 249. maddesinin uygulanma koşullarının değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Sanıklar ..., ... ve ... haklarında kurulan hükümde TCK"nın 247/1, 249, 43 ve 62. maddelerinin bu sıra dahilinde uygulanması gerektiği gözetilmeyerek aynı Kanunun 61. maddesine aykırı davranılması,
Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal Kararının Resmi Gazete"nin 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayısında yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Sanıkların üzerlerine atılı suçu 5237 sayılı Yasanın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işledikleri kabul edilmesine rağmen haklarında aynı Yasanın 53/5. maddesinin uygulanmaması,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafilerin ve sanık ..."ün temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA 02/03/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.