Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/17449
Karar No: 2017/7496
Karar Tarihi: 18.05.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/17449 Esas 2017/7496 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/17449 E.  ,  2017/7496 K.

    "İçtihat Metni"

    Davacı ... ile davalı ... aralarındaki eşya alacağı davasına dair.... 2. Aile Mahkemesinden verilen 14/05/2015 günlü ve 2014/393 E.- 2015/312 K. sayılı hükmün bozulması hakkında dairece verilen 03/05/2016 günlü ve 2015/10878 E.- 2016/6997 K. sayılı ilama karşı davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir.
    Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili; evli olan tarafların boşanma aşamasında olduklarını, evlilik sırasında davalının davacıya 200 gram altın vermeyi taahhüt ettiğini ve buna karşılık olmak üzere davacıya 5 adet 22 ayar 40"ar gram bilezik taktığını ancak düğünden bir süre sonra davalının bu bilezikleri zorla davacının elinden aldığını, bu bileziklerle birlikte düğünde takılan diğer tüm takılar ve yatak odası takımının davalıda kaldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 5 adet 22 ayar 40"ar gram bilezik ve düğünde takılan ziynet bedeli olan 10.000 TL ile yatak odası takımı bedeli olan 5.000 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili; bileziklerin davacıdan alındığı iddiasının doğru olmadığını, bir kısım altınların davacı tarafından bozdurulduğunu ve parasını da kendisinin aldığını, kalan kısmını ise evden ayrılırken yanında götürdüğünü, düğünde takılan altınların taraflarca birlikte bozdurularak karşılığında davacıya set takımı alındığını ve bu takının da davacıda olduğunu, talep edilen yatak odası takımının ise aynen iade edileceğini belirterek, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davacının dava konusu edilen ziynet eşyalarının davalı tarafça zorla kendisinden alındığı iddiasını ispat edemediği, yatak odası takımının ise davalının uhdesinde kaldığının sabit olduğu gerekçesi ile, davanın kısmen kabulüne ve yatak odası takımının bedeli olan 1.750,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının altın ve ziynet eşyaları, düğünde takılan para ve fazlaya ilişkin diğer tüm taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dairemizin 03.05.2016 tarih, 2015/10878 E. 2016/6997 K. sayılı ilamı ile "...iddiasını ispat edemeyen davacı tarafın yemin deliline dayandığı gözetilerek, davalıya yemin teklif etme hakkının bulunduğunun hatırlatılması ve ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken; eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir." gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
    Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Gerek doktrinde, gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer. Öte yandan ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimse iddia ettiği olayı kanıtlamakla yükümlüdür.
    Kural olarak düğün sırasında takılan ziynet eşyaları kim tarafından takılırsa takılsın, aksine bir anlaşma bulunmadıkça kadına bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğini kazanır. Bu eşyaların iade edilmemek üzere kocaya verildiği, kadının isteği ve onayı ile bozdurulup müşterek ihtiyaçlar için harcandığı hususu davalı tarafça kanıtlandığı takdirde, koca bu eşyaları iadeden kurtulur.
    Davacı kadın, dava konusu edilen ziynet eşyalarının davalı tarafından bozdurulduğunu ileri sürmüş, davalı koca ziynet eşyalarının birkısımının davacı tarafından bozdurulduğunu, kendisin bozdurduğu takıların kendisine takılan takılar olduğunu savunmuştur.
    Somut olayda; davalının 10.03.2015 tarihli celsedeki beyanında "...altınların bir kısmını davacı ... bozdurdu, bir kısmını da ben bozdurdum, benim bozdurduğum altınlar arkadaşlarımı bana taktığı altınlardır, ben bu paralar ile düğün borçlarını ödedim.” şeklindeki beyanları karşısında birkısım takıların evlilik birliği içinde davalı tarafından bozdurulduğu anlaşılmaktadır. Davalı, davacı kadının bunları iade edilmemek üzere rıza ile verdiğini kanıtlayamamıştır.
    Hal böyle olunca, davalı kocanın, müşterek ihtiyaçlar için harcanan ziynetlerin, rızayla ve iade şartı olmaksızın kendisine verildiğini ispatlayamadığı, bu nedenle dava konusu olan ve varlığı ispat edilebilen ziynetleri iadeyle mükellef olduğu hususu tartışmasızdır.
    Dairemizin 03.05.2016 tarih, 2015/10878 E. 2016/6997 K. sayılı ilamında her ne kadar davalıya yemin teklif etme hakkının bulunduğunun hatırlatılması ve ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği belirtilmek suretiyle mahkeme kararının bozulmasına karar verilmişse de; davacı vekilinin 14.05.2015 tarihli celsede yemin deliline başvurmayacaklarını beyan etmesi karşısında Dairemiz bozma gerekçesinin maddi hata oluşturduğu anlaşıldığından, bu yöndeki bozma kararının yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
    Öyle ise, mahkemece; davalı tarafından bozdurulduğu anlaşılan ziynet eşyaları (ayar, gram ve bedeli) yönünden, inceleme yapılarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, ziynet eşyalarına yönelik talebin tümden reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, dava konusu ziynet eşyaları ve değerlerinin belirlenmesi suretiyle ulaşılacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, delillerin yanılgılı değerlendirilmesi ile ziynet eşyalarına ilişkin talebin reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı tarafın karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin, 03.05.2016 günlü, 2015/10878 Esas, 2016/6997 Karar sayılı ilamının kaldırılmasına ve hükmün yukarıda açıklanan gerekçe ile BOZULMASINA, peşin alınan karar düzeltme harcının istek halinde karar düzeltme isteyene iadesine 18.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi