Davacı, l.4.l995 dava tarihleri arası tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalının tüm, davacının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı, l.4.l995 tarihinden dava tarihi olan 6.3.2007 tarihine kadar olan sürede 2926 sayılı Yasa Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitini istemiştir.
Mahkeme, davacının istemini kısmen kabul ederek l.5.l995- 3l.l2.l995 tarihleri arasındaki sürede sigortalı olduğunun tesbitine karar vermiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa’da 506 sayılı Yasa’nın 79.maddesine koşut geçmiş tarım Bağ-Kur hizmetlerinin tesbitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir. 2926 sayılı Yasa’nın 7. maddesi hükmüne göre, bu yasaya göre sigortalı sayılanlar, sigortalı sayıldıkları tarihten itibaren en geç üç ay içinde Kurum’a başvurarak kayıt ve tescillerini yaptırmak zorundadırlar. Anılan Yasa’nın 5. maddesi ile 7. madde de belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı hükmü getirilmiştir. 2926 sayılı Yasa’nın 2. ve 3. maddeleri kapsamında, kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunanlardan yasanın uygulanma tarihinde 58 yaşını dolduran kadınlarla, 60 yaşını dolduran erkekler dışındakiler bakımından tarım Bağ-Kur sigortalılığı zorunlu sigortalılık niteliğinde bulunmaktadır.Başka bir ifade ile sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçip kaçınmak mümkün değildir. Diğer yandan resen tescil başlığını taşıyan 9.maddeye göre bu yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kurum’a kayıt ve tescilini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurum’ca re’sen yapılması gerekmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 36.maddesi kapsamında Kurum’un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu Kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür. Bu bağlamda 2.madde kapsamına girenlerin belirtilen şekilde prim borçlarının ürün bedellerinden tevkifat suretiyle kesilerek Bağ-Kur’a ödenmesi halinde kayıt ve tescil için kurum’a başvuru olmasa dahi bahse konu biçim de prim ödenmesi suretiyle kayıt ve tescil konusundaki iradelerini ortaya koydukları tartışmasızdır. Bağ-Kur’un iş bu prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil mükellefiyetine aykırılık teşkil etmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 10.maddesine göre kayıt ve tescil işlemlerinde Valilik, Kaymakamlık, Özel İdare, Belediye, Muhtarlık ve Nüfus İdareleri kayıtları ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının, kanunla kurulu meslek kuruluşlarının, tarım satış kooperatifler kanununa göre kurulan pancar ekicileri İstihsal Kooperatifleri ile Birliği, T.Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi ve tarım kesimine yönelik faaliyette bulunan milli bankaların kayıtlarının esas alınacağı bildirilmiştir. Bu kayıtların tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmanın yasal karinesi olduğu ortadadır.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacının teslim ettiği üründen prim kesintisinin 20.4.1995 tarihinde yapıldığı, başka prim kesintisinin mevcut olmadığı, ziraat odası kaydının 4.3.2006 tarihinden itibaren başlayarak devam ettiği, tarım kredi kooperatifine kayıtlı olmadığı, satış yoluyla l4.l0.2003 tarihinde edindiği üzerine kayıtlı zirai arazinin bulunduğu, Ereğli Pancar Ekicileri Kooperatifi yazılarında davacının ortaklığının hangi tarihten başladığına ilişkin açıklık bulunmadığı, ortaklık taahhütnamesinde 7.11.1985 tarihi bulunmakla birlikte, Yönetim Kurulunun ortaklığa kabul tarih ve sayısının bulunmadığı, bu haliyle davacının kooperatifteki ortaklığının başlangıç tarihinin açıkca belirlenmediği görülmüştür.
Yukarıdaki açıklamalar ve davacının kayıtlarına göre, sigortalılığın prim kesintisinin yapıldığı tarihi takip eden aybaşı olan l.5.l995 tarihinden başlatılmasında aykırılık bulunmamaktadır. Ancak 2926 sayılı Yasa"nın l0.maddesinde belirtilen ve tarımda kendi adına ve hesabına çalışmanın yasal karinesi sayılan kayıtlardan olan Ereğli Pancar Kooperatifindeki ortaklığının hangi tarihten itibaren başladığı tespit edilerek, prim kesintisinin yapıldığı tarihten önce veya kesintinin yapıldığı l995 yılından başlayarak aralıksız devam ettiğinin anlaşılması halinde davacının isteminin tümüyle kabulüne, ortaklığının bulunmadığı ya da kesintinin yapıldığı l995 yılından sonra başladığının belirlenmesi durumunda ise şimdiki gibi karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ile sonuca gidilmesi doğru görülmemiştir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözardı edilerek kurulu hüküm usul ve yasa"ya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacının bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 30.03.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.