Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/7117
Karar No: 2013/6231
Karar Tarihi: 04.04.2013

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2012/7117 Esas 2013/6231 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacılar, bir elektrik trafosundaki elektrik kaçağına kapılarak ölen destek nedeniyle maddi ve manevi tazminat istediler ve davalı idarenin hizmet kusuru olduğu belirlendi. Karar temyiz edildi ve Yargıtay, idari yargı yerinde tam yargı davası açılması gerektiğine hükmetti. Davalıların, kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken veya görevlerini yaparken kişilere zarar vermesi durumunda, ilgili kamu kurumunun hizmet kusurunu oluşturdukları belirtildi. Anayasa’nın 129/5. maddesi ile 657 sayılı Devlet Memurları Yasası’nın 13/1. Maddesi gereğince; kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken kusurlu eylemleri nedeniyle oluşan zararlardan doğan tazminat davalarının idare aleyhine açılabileceği belirtildi.
Kanun maddeleri: Anayasa’nın 129/5. maddesi; 657 sayılı Devlet Memurları Yasası’nın 13/1. Maddesi; İdari Yargılama Usulü Yasası’nın 2/1-b maddesi.
4. Hukuk Dairesi         2012/7117 E.  ,  2013/6231 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vdl. vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 12/09/2012 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 22/12/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar ve davalı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    1- ..."nün temyiz itirazları yönünden;
    Dava, haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacılar ve davalı ... tarafından temyiz olunmuştur.
    Karayolunun aydınlatması için kurulan elektrik trafosundaki elektrik kaçağına kapılarak ölen destek nedeniyle maddi ve manevi tazminat isteminde gerekli önlemleri ve işaretleri yapmayan davalı idarenin hizmeti bilirkişi raporunda kusurlu bulunmuş ve mahkemece de benimsenerek yazılı biçimde karar verilmiştir.
    Davalı ...’nün kamu kurumu niteliğinde olduğu; zararlandırıcı sonucun doğmasına neden yolun aydınlatılmasının da görevleri arasında bulunduğu açıktır. Diğer yandan, bir kamu kurumu tarafından kamu yasaları uyarınca yapılmış olan tesislere bakma ve o tesisleri kullanma yükümlülüğü yine kamu yasalarından doğan bir yükümlülüktür. O halde, anılan nitelikteki bir kamu tesisinin gerek yapılmasındaki, gerekse kullanılması veya korunmasındaki kusurdan doğan zararlar; idari karar ve eylemlerden doğan zararlar niteliğinde bulunduğundan ödetilmesi istekleri 11.2.1959 günlü ve 17/15 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın II. Bendi hükmünce tam yargı davasının konusunu oluştururlar. Bu nitelikteki davaların ise idari yargı yerinde açılması gerekir.
    Tüm bu açıklamalar karşısında, tazminat istemine konu olayın, kamu hizmetinin görüldüğü bir sırada ve hizmet ile ilgili bulunduğu kabul edilmelidir. İdare’nin hizmet kusuru niteliğindeki eylemi sonucu meydana gelen zararlardan dolayı; İdari Yargılama Usulü Yasası’nın 2/1-b maddesi gereğince İdare’ye karşı, idari yargı yerinde tam yargı davası açılması gerekir. Mahkemece, yargı yolu bakımından görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasının çözümlenmesi; usul ve yasaya mutlak aykırılık oluşturup, bozmayı gerektirmiştir.
    2-Davacıların temyiz itirazları yönünden;
    Kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken veya görevlerini yaparken kişilere zarar vermesi, ilgili kamu kurumunun hizmet kusurunu oluşturur. Bu durumda sorumlu, kamu görevlisinin emrinde çalışmakta olduğu kamu kurumu olup dava o kurum aleyhine açılmalıdır. (TC Anayasası 40/III, 129/V, 657 Sy. K.13, HGK 2011/4-592 E., 2012/25 K.) Bu konuda yasal düzenlemeler, emredici hükümler içermektedir. Diğer yandan Sorumluluk Hukukunun temel ilkeleri açısından bakıldığında da; bu şekilde düzenlemenin mevzuatta yer almış olması zarar görenin zararının karşılanması yönünde önemli bir teminattır.
    Davaya konu edilen olayda; davalılar ... ve ..."ın dava konusu olayın meydana geldiği elektirik trafosunun bakımından sorumlu oldukları yeterli denetim ve bakımı yapmayarak davacıları zarara uğrattıkları ileri sürülmektedir. Anayasa’nın 129/5. maddesi ile 657 sayılı Devlet Memurları Yasası’nın 13/1. Maddesi gereğince; kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken kusurlu eylemleri nedeniyle oluşan zararlardan doğan tazminat davaları, kendilerine rücu edilmek kaydıyla ve yasada gösterilen koşullara uygun olarak, idare aleyhine açılabileceğine göre; davalıya husumet tevcih edilmesi doğru değildir.
    Mahkemece açıklanan yasal düzenlemeler gözetilerek, kamu görevlisi olan davalılar ... ve ... hakkında, taraf sıfatı bulunmadığından, davanın husumet yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan yazılı gerekçe ile işin esası incelenerek yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (1) ve (2) nolu bette gösterilen nedenlerle BOZULMASINA; bozma nedenine göre tarafların öteki temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve temyiz eden davacılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 04/04/2013 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
    KARŞI OY YAZISI

    Anayasa’nın 129/5. maddesi ile 657 sayılı Devlet Memurları Yasası’nın 13/1. maddesi gereğince memurlar ve diğer kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken kusurlu eylemleri nedeniyle oluşan zararlardan doğan tazminat davaları, kendilerine rücu edilmek kaydıyla ve yasada gösterilen biçim ve koşullara uygun olarak idare aleyhine açılabilir. İdare aleyhine böyle bir davanın açılabilmesi, hizmet kusurundan kaynaklanmış, idari işlem ve eylem niteliğini yitirmemiş davranışlar ile sınırlıdır. Kamu görevlisinin, özellikle haksız eylemlerde, Anayasa ve özel yasalardaki bu güvenceden yararlanma olanağı bulunmamaktadır.
    Dava dilekçesinde belirtilen maddi olgulardan davalının salt kişisel kusuruna dayanıldığının anlaşılması karşısında öncelikle bu iddia doğrultusunda delillerin toplanıp değerlendirilerek sonuca varılması gerekir. Açıklanan nedenlerle dairemiz bozma kararının 2. bendine katılmıyorum. 04/04/2013



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi