Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/17356
Karar No: 2017/7526
Karar Tarihi: 18.05.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/17356 Esas 2017/7526 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/17356 E.  ,  2017/7526 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
    Taraflar arasındaki tedbir nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, dava dilekçesinde; tarafların 27.06.1989 tarihinde evlendiklerini, ..... 1. Aile Mahkemesi"nin 2012/884 esas, 2013/1480 karar sayılı dava dosyasında; davalı, ortak yaşamın çekilmez bir hal almasından ve şiddetli geçimsizlik nedenlerini öne sürerek boşanma davası açtığını, işbu davanın yapılan yargılamasında davacının 25 yıllık eşini, çocuğunu, evini, işini ve yaşadığı şehri terk etmek istemesinin sebebinin öğrenildiğini, davalının ....isimli bir bayanla evlilik dışı birliktelik yaşadığını, eşini ve ailesini terk etmesinin sebebinin bu bayanla evlilik dışı ilişkisi olduğunu öğrendiğini, açılan bu davanın reddedildiğini; reddine karar verilen davanın açıldığı tarihten bugüne kadar vekil edeninin evlilik birliğini temelden sarsacak hiçbir kusurlu davranışının olmadığını, bir süre sonra davalının.... 2. Aile Mahkemesi"nin 2014/630 esas sayılı dosyası ile boşanma davası açtığını, mahkemece vekil edeni lehine aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasına hükmedildiğini, davalının bugüne kadar ödeme yapmadığını, davacının ciddi ekonomik sorunlarla yüz yüze kaldığını, akrabalarının yardımı ve yaşanan bu olaylar sebebi ile üniversite eğitimini 2. sınıfta yarıda bırakmak zorunda kalan müşterek çocuklarının kazancı ile geçimini sağladığını, davalının.... 2. Aile Mahkemesi"nin 2014/630 esas sayılı dosyasında açmış olduğu davayı tedbir nafakasını ödememek için hiçbir sebep göstermeksizin davadan feragat ettiğini belirterek; davacı yararına aylık 2.500,00.-TL tedbir nafakasına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı cevap dilekçesi ile; ayrılma talebinin davacı tarafdan geldiğini, davacının boşanmayı istemesinden dolayı ayrı yaşamaya başladıklarını savunarak; davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davacı taraf, davalının başka bir kadınla ilişkisin bulunduğunu, evi terk ettiğini iddia etmiş ise de; bu husus ortaya konulan delillerle ispatlanmamış, davacının ayrı yaşamakta haklı olduğu hususu sabit görülmemiştir. Bu bakımdan da davacının tedbir nafakası talebinin kabulü koşullarının oluşmadığı sonucuna ulaşılarak davanın reddine karar verilmiş; hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, ayrı yaşamakta haklılık iddiasına dayalı davacı eş yönünden tedbir nafakası istemine ilişkindir.
    4721 sayılı TMK.nun 195.maddesi uyarınca, Evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde eşler ayrı ayrı veya birlikte hakimin müdahalesini isteyebilir. Hâkim, gerektiği takdirde eşlerden birinin istemi üzerine kanunda öngörülen önlemleri alır.
    Aynı yasanın, 197.maddesine göre de; Eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir.
    Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hâkim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır. Eşler, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılırlar. (TMK. md. 186/son).
    Davalı koca tarafından, boşanma davası açılmakla, davacı kadın ayrı yaşama hakkını kazanır. Boşanma davasının reddedilmesinden sonra, davalı kocanın birlikte yaşama konusunda girişimde bulunmadığı sürece, davacının ayrı yaşamada haklı olduğunun kabulü zorunludur.
    Somut olayda; evlilik birliğini yeniden kurma görevi, reddedilen boşanma davasıyla kusurlu durumda bulunan davalı kocaya düşer. Reddedilen boşanma davasından sonra davalı koca tarafından evlilik birliğinin kurulması konusunda herhangi bir çaba sarfedilmemiş, müşterek konuta dönülmemiş, davacıyı müşterek konuta davet ettiğine ilişkin bir delil de sunulmamıştır. Taraflar arasında evlilik birliğinin tekrar kurulamadığı, tarafların halen ayrı yaşadıkları sabittir. B durumda, davacı kadın ayrı yaşamakta haklıdır.
    O halde; ayrı yaşamakta haklı olan davacı kadın için, TMK.nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak, uygun bir miktar tedbir nafakasına hükmolunması gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde davanın reddedilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi