19. Ceza Dairesi 2019/24131 E. , 2019/8456 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Beraat, Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
I-Sanık ... hakkında kurulan beraat hükmüne yönelik incelemede;
Olay tutanağı, oluş ve dosya kapsamına göre; olay tarihinde arama kararına istinaden sanık ..."ın maliki olduğu ve sanık ..."ın sevk ve idaresindeki, yanında diğer sanık ..."in de bulunduğu araçta saat 23:00-24:00 sularında yapılan aramada; aracın arka koltuk üzerinde üzeri kısmen kapalı siyah poşetler içerisinde toplam 320 karton bandrolsüz yabancı menşeili sigara ele geçirilmesi şeklinde gerçekleşen olayda;
Sigaraların miktarı ile aracın arka koltuğunda üzeri kısmen kapalı poşet içerinde ve saat 23:00-24:00 sularında ele geçirilmesi, suçta kullanılan aracın sanık ..."a ait olması ve yakalanma anında sanık ..."ın sevk ve idaresinde bulunması karşısında sanığın subut bulan fiilinden dolayı mahkumiyeti yerine sanığın suça konu sigaralardan haberdar olmadığına aracı emanet olarak verdiği diğer sanık ..."in kullandığına yönelik ve bilinen hayat tecrübeleriyle örtüşmeyen savunmasına itibar edilerek yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
II-Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik incelemede;
1-Gümrük kaçakçılığı suçlarında korunan hukuki yarar; Devletin egemenlik hakkının bir kısmı olarak ortaya çıkan kendi milli sınırları dahilindeki her türlü eşya giriş ve çıkışını kontrol etme ve düzenleme yetkisidir. Anılan fiiller ile devletin söz edilen egemenlik hakkının ihlali ile birlikte devletin vergilendirme hakkı ve mali yararlarını da ihlal ettiği kuşkusuzdur. Verginin ise devletin kamu hizmetlerini finanse etmek için toplumu oluşturan kişilerden zorunlu olarak alınan ekonomik değerler olduğu nazara alındığında gümrük kaçakçılığı suçlarının vergi kaybına sebep olması sonucu, kamu hizmetlerinin finansmanında güçlükler doğuracağı muhakkaktır. Bu itibarla, gümrük kaçakçılığı suçlarının mağdurunun da devletin yürüttüğü kamu hizmetlerinden yararlanan bireylerden oluşan toplum olduğu cihetle;
UYAP ortamında yapılan araştırmada, sanık hakkında 19.04.2013 tarihinde işlediği aynı suç nedeniyle açılan kamu davası üzerine, İslahiye 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nce verilen 2013/492 (E) ve 2014/43 (K) sayılı hükmün Dairemizce incelenerek 15.05.2019 tarihinde bozulmasına karar verilmesi karşısında ;
Anılan dava ile iş bu dava birleştirilerek, suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek sureti ile sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında , değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK"nin 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu,
2-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
3-Sigaraların gümrük kaçağı olduğuna ve KEMT varakasındaki değere ilişkin sanığın itirazı bulunmadığı hâlde keşif yapılarak sanığın sebep olmadığı yargılama giderine hükmolunması,
Bozmayı gerektirmiş ve katılan temsilcisi ile O Yer Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 15/05/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.