20. Hukuk Dairesi 2015/3712 E. , 2016/2953 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... köyü 108 ada 13, 14, 15 ve 16 parsel sayılı sırasıyla 1013,36 m², 886,68 m², 3293,66 m² ve 1219,89 m² yüzölçümündeki taşınmazlar, belgesizden, fiîlen Devlet ormanı oldukları gerekçeleriyle 1938 tarih 45 sıra nolu vergi kaydının uygulandığı 108 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7 ve 8 sayılı parsellerden 1 ve 8 sayılı parsellerin miktar fazlası olarak sırasıyla 13 ve 14 sayılı parseller, yine 1938 tarih 46 sıra nolu vergi kaydının uygulandığı 108 ada 9, 10, 11 ve 12 sayılı parsellerden 9 ve 12 sayılı parsellerin miktar fazlası olarak sırasıyla 15 ve 16 sayılı parseller tarla nitelikleriyle ... adına tesbit edilmişlerdir.
Davacı .. ..., çekişmeli taşınmazların 6831 sayılı Kanunun 1. maddesi uyarınca devlet ormanı sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla tesbitlerinin iptali ve ... adına orman niteliğiyle tescilleri istemiyle dava açmıştır.
Davacı ... vekili ise, mirasen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı şartlarının davacı gerçek kişi yararına oluştuğu iddiasıyla 108 ada 15 sayılı parselin tesbitinin iptali ile davacı adına tescilini istemiştir.
Yargılama sırasında davacı gerçek kişi öldüğünden mirasçıları davaya devam etmişlerdir.
Mahkemece, ayrı açılan davalar birleştirildikten sonra davanın kısmen kabulüne ve 108 ada 13 sayılı parselin (A) harfi ile gösterilen 891,88 m², 14 sayılı parselin (A) harfi ile gösterilen 326,93 m², 15 sayılı parselin (A) harfi ile gösterilen 2221,83 m², 16 sayılı parselin (A) harfi ile gösterilen 856,85 m² bölümlerinin orman niteliği ile ... adına, 13 sayılı parselin (B) harfi ile gösterilen 121,48 m², 14 sayılı parselin (B) harfi ile gösterilen 559,75 m² ve 16 sayılı parselin (B) harfi ile gösterilen 363,04 m² bölümünün tesbit gibi ... adına, 15 sayılı parselin (B) harfi ile gösterilen 1071,83 m² bölümünün ... adına tapuya tesciline ilişkin verilen karar, davacı ... ve ... ve davalı ... tarafından temyiz edilmekle Yargıtay 20. Hukuk Darisenin 07.12.2006 gün ve ... sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “...mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hükme yeterli olmadığı, dosyada aynı taşınmazlar için düzenlenen iki ayrı bilirkişi raporunun, taşınmazların eğim ve fiili durumlarının birbirinden çok farklı olduğu ve raporların çelişkili olduğundan, önceki bilirkişiler dışında seçilecek üç orman mühendisi, bir ziraat mühendisi bir fen elemanı yardımıyla yeniden keşif yapılması, fiili duruma ilişkin mahkeme gözleminin keşif tutanağına yazılması, taşınmazın öncesinin memleket haritası, hava fotoğrafları ve amenajman planında ne şekilde nitelendirildiğinin belirlenmesi; 3116, 4785 ve 5658 sayılı Kanunlar karşısındaki durumunun saptanması ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi...” gereğine değinilmiştir
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra, 20.06.2006 tarihli bilirkişi raporunun gerekçelerinin eldeki davaya daha uygun olduğu gerekçesiyle davacı ... ve davacı ..."in davasının kısmen kabulüne, 20/06/2006 tarihli bilirkişi heyeti raporunda 108 ada 13 sayılı parselin (A) harfi ile gösterilen 891,88 m², 14 sayılı parselin (A) harfi ile gösterilen 326,93 m², 15 sayılı parselin (A) harfi ile gösterilen 2221,83 m², 16 sayılı parselin (A) harfi ile gösterilen 856,85 m² bölümlerinin kadastro tesbitlerinin iptali ve orman niteliği ile ... adına, 13 sayılı parselin (B) harfi ile gösterilen 121,48 m², 14 sayılı parselin (B) harfi ile gösterilen 559,75 m² ve 16 sayılı parselin (B) harfi ile gösterilen 363,04 m² bölümünün tesbit gibi ... adına, 15 sayılı parselin (B) harfi ile gösterilen 1071,83 m² bölümünün ... adına tapuya tesciline, davacı ... ... ile davacı ..."in fazlaya ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm davacılar ... vekili ve ... mirasçıları vekili ile davalı ... vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 17/4/2013 gün ve ... sayılı kararıyla bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma ilâmında özetle; "Daire bozma kararında hükme elverişli olmadıkları ve aralarında çelişki bulundukları kabul edilen bilirkişi raporlarından 20.06.2006 tarihli bilirkişi heyeti raporunun kapsamına daha uygun olduğu kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de, dosyada toplanan deliller ile yapılan inceleme hüküm kurmaya elverişli ve yeterli değildir. Şöyle ki; mahkemece, hükme esas alınmayan 10.06.2010 tarihli bilirkişi heyeti raporunda, çekişmeli 108 ada 13, 14, 15 ve 16 sayılı parsellerin eğimlerinin sırasıyla % 38, % 30 - 40, % 25 - 30 ve % 28 olarak belirtildikleri, orman kadastrosuna göre orman sınırı dışında oldukları halde, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafı ve arazide yapılan tetkikler sonucu bitişiklerindeki devlet ormanının devamı, heyelan emarelerinin tespit edilmesi ve toprak muhafaza karakteri taşıması nedeniyle orman sayılan yerlerden oldukları yönünde rapor düzenlenmiş, bu bilirkişi heyetinin katılımı ile taşınmaz başında yapılan 26.05.2010 tarihli keşif zaptındaki mahkeme heyetinin gözleminde ise, 13 ve 14 sayılı parsellerin eğiminin çok az ve düze yakın oldukları, 15 ve 16 parsellerin ise ortalama eğimde oldukları belirtilmekle mahkeme gözlemi ve bilirkişi raporu arasındaki çelişki giderilmediği gibi, eğim bozmadan önce alınan bilirkişi raporları arasındaki taşınmazın eğim ve üzerindeki bitki örtüsüne ilişkin çelişkilerde giderilmemiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulmakla davanın tarafları yönünden usulî kazanılmış hak doğar. Bu nedenle, hüküm kurmaya yeterli ve elverişli bulunmadığı kabul edilen ve bozma kararından sonra yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi heyeti raporu ile de uyuşmayan 20.06.2006 tarihli bilirkişi heyeti raporuna itibar edilerek hüküm kurulamaz." denilmiştir.
Mahkemece bozma ilâmına uyularak yapılan yargılama sonucu davacı ..."in davasının reddine, davacı ... davasının kabulüne, çekişmeli 108 ada 13, 14, 15 ve 16 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitlerinin iptali ile orman vasfıyla ... adına tescillerine karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1942 yılında 3116 sayılı Kanuna göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile daha sonra 3402 sayılı Kanunun 4. maddesine göre yapılıp dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 09/03/2016
gününde oy birliği ile karar verildi.