Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/4412
Karar No: 2008/1351
Karar Tarihi: 31.01.2008

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/4412 Esas 2008/1351 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2007/4412 E.  ,  2008/1351 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Düzce 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    TARİHİ : 09/12/2006
    NUMARASI : 2005/304-2006/789
     
    Davacı, 4.2.1986 tarihinden itibaren 1479 sayılı Yasa gereği sigortalı olmadığının tespiti ile tahakkük ettirilen prim ve gecikme faizlerinin iptaline   karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin  kabulüne karar vermiştir.     
    Hükmün davalı  vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.              
    Dava, davacının 04.02.1986 tarihinden itibaren zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olmadığının ve bu döneme ilişkin  prim  borcu bulunmadığının  tespiti istemine ilişkindir. 
    Mahkemece istemin kabulüne karar verilmiş ise de bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile varılmıştır.
    Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacının 04.11.1985-31.12.1985 tarihleri arasında vergi kaydının, 01.04.1979-28.01.1986 tarihleri arasında oda kaydının ve 28.12.1984-27.12.2004 tarihleri arasında Esnaf Sicil kaydının bulunduğu, Bağ-Kur"un davacıyı 20.02.1981 tarihli bildirge üzerine 01.04.1979 tarihinde tescil ederek 01.04.1979-30.11.1981; 01.01.1982-20.04.1982;  04.11.1984-31.12.1985;  30.8.1986-31.10.1986;  31.10.1988-30.4.1989; 17.08.1996-30.11.1997; 06.02.2000- 27.12.2004  tarihleri arasında  zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olarak kabul ettiği ve davacının prim ödemelerinin Şubat1981-Eylül 1989 tarihleri arasında olup, 18.01.2005 tarihli prim ekstresine göre 13.590,32.- YTL prim borcunun mevcut olduğu, davacının fasılalı olarak 01.12.1981-05.02.2000 tarihleri arasında 506 sayılı Yasa"ya tabi sigortalı olduğu, uyuşmazlık konusu dönemde Bağ-Kur sigortalılığı ile 01.01.1989-30.04.1989 tarihleri arasındaki 506 sayılı Yasa"ya tabi sigortalılık süresinin çakıştığı anlaşılmaktadır.
    Sosyal Güvenlik sisteminde çifte sigortalılık mümkün bulunmayıp, bir sigortalının aynı anda birden fazla sosyal güvenlik kurumuna tabi sigortalı olması ve zorunlu sigortalılıkların çakışması halinde yasalardaki düzenlemeler ve Yargıtay"ın yerleşik uygulamalarına göre zorunlu sigortalılıkların çakışması halinde önceden başlayan ve devam ede gelen sigortalılığa geçerlik tanınarak sorun çözümlenmiştir.Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 2005/21-389-430, 2001/21-627-659 sayılı kararlarında da bu husus özellikle belirtilmiştir.   
    Somut olayda, 01.04.1979 tarihinde Bağ-Kur"a kayıt ve tescili yapılan davacının Bağ-Kur sigortalılığının aralıklı olarak 27.12.2004 tarihine kadar  devam ettiği, bu durumda önceden başlayan sigortalılık 1479 sayılı Yasa"ya tabi sigortalılık olduğundan  SSK. sigortalılığına Bağ-Kur sigortalılığının bitim tarihi olan 27.12.2004 tarihine kadar geçerlik tanınamayacağı açıktır. Ancak 1479 sayılı Yasa’nın 22.2.2006 gün ve 5458 sayılı Yasa’nın 13.maddesi ile değişik 1.3.2006 tarihinde yürürlüğe giren Ek 19.maddesinde bu Kanun ve 2926 sayılı Kanuna göre kayıt ve tescili yapıldığı halde, 5 yıl ve daha fazla süreye ilişkin prim borcu bulunan sigortalıların bu sürelere ilişkin prim borçlarının Kurumca yapılacak bildirimde belirtilen süre içerisinde ödenmemesi halinde daha önce prim ödemesi bulunan sigortalının ödediği primlerin tam olarak karşıladığı ayın sonu itibariyle, prim ödenmesi bulunmayan sigortalının ise tescil tarihi itibariyle sigortalılığı durdurulur.  Prim borcunun ait olduğu süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilmez ve bu sürelere ilişkin Kurum alacakları takip edilmeyerek, Kurum alacakları arasında yer verilmez. Ancak, sigortalı veya hak sahipleri daha sonra sigortalının en son bulunduğu basamağın başvuru tarihindeki değeri üzerinden hesaplanacak borç tutarlarını   tebliğ   tarihinden   itibaren   üç   ay   içinde  ödedikleri takdirde bu süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilir. Bu madde kapsamına
     giren sigortalılar hakkında zaman aşımının kesilmesi ve zaman aşımının işlememesi ile ilgili olarak 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 103 üncü maddesinin 1.fıkrasının (6),(8) ve (10) numaralı bentleri hariç diğer hükümleri ile aynı Kanunun 104 üncü maddesi hükümlerinin uygulanacağı , yine 5458 sayılı Yasa’nın 14.maddesi ile eklenen ve 1.3.2006 tarihinde yürürlüğe giren Geçici 26.maddesine göre bu Kanun ve 2926 sayılı Kanuna göre kayıt ve tescili yapıldığı halde 31.3.2005 tarihi itibariyle beş yıl ve daha fazla süreye ilişkin prim borcu bulunan sigortalılar ve hak sahiplerinden bu sürelere ilişkin prim borçlarını yeniden yapılandırma talebinde bulunmayanlar veya yeniden yapılandırma  talebinde bulundukları halde yapılandırma haklarını kaybedenler hakkında ek 19.madde hükmü uygulanacağı bildirilmiştir.
    Davacının istemi dikkate alındığında davacının 30.08.1986-31.10.1986, 31.10.1988-30.04.1989, 17.08.1996-30.11.1997 ve 06.02.2000-27.12.2004 tarihleri arasındaki 1479 sayılı Yasa"ya tabi sigortalılığı ile ilgili prim borcunu ödemeyi istemediği talebine göre de, uyuşmazlığa 01.03.2006 tarihinde yürürlüğe giren 1479 sayılı Yasa"nın değişik Ek 19 ve Geçici 26.maddelerinin uygulanacağının kabulü gerekir.
    Yapılacak iş, ihtilaf konusu 30.08.1986-31.10.1986,31.10.1988-30.04.1989, 17.08.1996-30.11.1997 ve 06.02.2000-27.12.2004  tarihleri arasındaki dönem yönünden davacının ödediği primlerin tam olarak karşıladığı ayın sonu itibariyle beş yıl ve daha fazla süreye ilişkin prim borcu bulunup bulunmadığı tespit edilerek, borcu var ise primlerin tam olarak karşıladığı ayın sonu itibariyle zorunlu Bağ-Kur sigortalılığını durdurmak ve prim borcunun ait olduğu süreleri sigortalılık süresi olarak değerlendirmemek,01.01.1989-30.04.1989 tarihleri arasındaki 506 sayılı Yasa"ya tabi sigortalılığa geçerlik tanımak beş yıl ve daha fazla süreye ilişkin prim borcunun olmadığının anlaşılması halinde ise zorunlu Bağ-Kur sigortalılığını geçerli saymaktan ibarettir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 31.01.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi