23. Hukuk Dairesi 2014/3238 E. , 2014/7123 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 22/01/2014
NUMARASI : 2014/16-2014/6
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı dava dilekçesinin mahkemenin görevsizliği nedeniyle reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı şirketin, müvekkilin düzenlediği R... Eco Yenilebilir Enerji Teknolojileri, Enerji Verimliliği ve Yalıtım 2010 Fuarına katılım için sözleşme imzalayarak 48 m² yer satın aldığını, davalıya fuar katılımına ilişkin, seri A 026555 sıra numaralı, 09.12.2010 tarihli ve 5.900 Euro tutarlı fatura gönderildiğini, muhatabın kısmi ödemeler yaptığını, 2.950 Euro bakiye borcu kaldığını, tüm ihtarlara rağmen bakiye borcu ödemediğinden aleyhinde, İstanbul 8. İcra Müdürlüğü"nün 2013/23991 Esas sayılı dosyasıyla takip yapıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, ayrca davalının aynı borcuna karşılık sözleşmeye göre 15.01.2011 vadeli, 1.475 Euro bedelli ve 15.02.2011 vadeli, 1.475 Euro bedelli iki adet senet verdiğini ve ödemediğini, sözleşmenin 15. maddesine göre temerrüt halinde aylık %2 faiz kabul edildiğini, takip konusu alacağın likit ve davalının itirazının haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile %20 icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, dosya üzerinden verilen kararda, davanın, davalının 2010 yılı fuarına katılım amacıyla davacıyla sözleşme yapıp yer satın aldığı, ancak bedelini ödemediği iddiasına dayandığı, 6100 sayılı HMK"nın 4/I-a maddesinde kiralanan taşınmazların kira ilişkisinden doğacak alacak davaları üzerine tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalara, konuları ve değerlerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemelerinin bakılacağının Yargıtay 17. Hukuk Dairesi"nin 04.07.2013 tarih ve 9930 E,10718 K. Sayılı ilamıyla hüküm altına alındığı gerekçesiyle, dava dilekçesinin mahkemenin görevsizliği nedeniyle reddine, dosyanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde görevli İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava, taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesine dayalı olarak bakiye bedelin tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasında imzalanan 20.09.2010 tarihli sözleşmenin, fuarı düzenleyen davacının yükümlülüklerini belirleyen 4. maddesinde; a)stand konstrüksiyonu, b)stand halısı, c)stand aydınlatma spotlarının takılması, d)stand firma isimlerinin tek yazı karekterleriyle yazılması, e) fuar alanının genel temizliği, f) fuar alanının genel dekorasyonu, g) fuarın tanıtımı, h) fuar alanının güvenliği ile ilgili önlemlerin alınmasının sağlanması davacının yükümlülükleri olarak sayılmış, firmaların sergilenen mallarının ve çalışan personelinin sigorta ve sorumluluğunun, sergilenen malların indirme, bindirme işlemleri ve taşınması sırasında olabilecek hasarların sorumluluğunun katılımcıya ait olacağı, standsız alan kiralandığında a,b,c ve d maddelerinin geçersiz olacağı hüküm altına alınmıştır. Sözleşmede düzenlenen katılım bedelinin yukarıda sayılan hizmetleri içerdiği anlaşılmış olup, taraflar arasında kiracı-kiralayan ilişkisi bulunmadığından HMK"nın 4. maddesinin a bendinin işbu uyuşmazlıkta uygulama yeri bulunmamaktadır.Taraflar arasındaki ilişki hukuki nitelik olarak tacirler arası hizmet alım sözleşmesi olup, mahkemece, davanın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili hukuk davası (nispi ticari dava) olduğu ve dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK"nın 5/3. maddesi uyarınca Ticaret Mahkemesinin görevli olduğunun kabulü ile uyuşmazlığın esasının incelenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı olarak, sözleşmenin kira sözleşmesi olarak nitelendirilmesine dayalı yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
2-Kabule göre, HMK"nın 115/2. maddesi uyarınca mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Bu durumda mahkemece, karar tarihinde yürürlükte olan HMK"nın 114/1-c ve madde hükmü uyarınca göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu gerekçesiyle, davanın anılan 115/2. madde hükmü uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerekirken, karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunmayan 1086 sayılı HUMK"nın dava şartı öngörmeyen göreve ilişkin 7. ve 27. madde hükümlerine uygun olarak gerekçede ve hüküm fıkrasında "dava dilekçesinin mahkememizin görevsizliği nedeniyle reddine" ibarelerine yer verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) no"lu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 10.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.