10. Hukuk Dairesi 2017/3040 E. , 2017/7789 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyularak ilâmında belirtildiği şekilde, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, taraf avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Tarım Bağ-Kur sigortalılığının yasal dayanağını oluş... 2926 sayılı Kanun"da, bildirimsiz kalan sigortalılar için 506 sayılı Kanunun 79. ve 5510 sayılı Kanunun 86. maddesinde öngörülen "hizmet tespiti" davasına koşut bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Anılan düzenlemede, kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takiben başlayacağının hükme bağlanmış olması karşısında, kayıt ve tescil, yada tescil yerine geçen iradi prim ödemesi veya prim tevkifatı öncesine isabet eden tarımsal faaliyet ve buna dayalı "Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti" söz konusu olamayacaktır.
İnceleme konusu davada; Davacı 22.12.1997-01.05.2007 tarihleri arasında kesintisiz olarak Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitini talep etmiş,mahkemenin 08.01.2014 tarihli davacının 01.11.1998-31.12.1998 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğuna dair kararının taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 2014/8687 Esas, 2015/11174 Karar sayılı 08.06.2015 tarihli ilamı ile davacı adına 04.10.1998 tarihinde özel bir firma tarafından müstahsil makbuzu düzenlendiği ve prim kesintisi yapıldığı, tevkifat yoluyla kesilen Bağ-Kur priminin, Kurum hesabına intikal edip etmediği hususunun araştırılması, intikal ettiğinin tespiti halinde davacının tevkifatı takip eden aybaşından itibaren sigortalılığın başlatılması, sonrasında tevkifat bulunmayan yıllara ilişkin olarak ise, davacının 2926 sayılı Yasaya tabi sigortalılık iradesini ortaya koyacak herhangi bir başvurusu, prim ödemesi, ürün satışı ve bu satışlardan yapılan prim tevkifatı bulunup bulunmadığı hususlarının ayrıntılı olarak araştırılması gerektiği yönünden karar bozulmuştur.
09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında da açıkça vurgulandığı üzere, bir Mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda; Mahkeme yönünden o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine bozma kararında açıklanan hukuki esaslar çerçevesinde hüküm kurmak yükümlülüğü doğar. Bu hukuki aşama "usuli kazanılmış hak" olarak adlandırılır. Bu hukuki müessese Mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararındaki esaslar ve istenilenler kapsamında işlem yapmak ve hüküm kurma zorunluluğunu getirir.
Mahkeme tarafından 26.11.2015 tarihli celsede Bağ-Kur prim kesintilerinin Kurum hesabına intikal edip etmediği sorulmak üzere Sosyal Güvenlik Kurumuna ve makbuzu düzenleyen ... Pamuk Tic. ve San. Ltd. Şti."ne müzekkere yazılmasına karar verilmiş ise de Sosyal Güvenlik Kurumuna müzekkere yazılmadığı, davacının talep ettiği dönemde ürettiği pamuk ve buğday ürününü satttığını beyan ettiği ... Çırçır Fab. San Tic. Ltd. Şti."ne ve ... Pamuk Tic.ve San. Ltd. Şti."ne davacıya ait tevkifat kesintilerinin bildirilmesi yönünde müzekkere yazıldığı ancak cevap alınamadığı,... Polis Merkez Amirliği"ne yaptırılan tahkikat neticesinde 08.02.2017 tarihli tutanak ile her iki şirketinde faaliyetine son verdiğinin tespit edildiğinin, ... Çırçır Fabrikasının yetkilileri tarafından Kılıçlar olarak faaliyetini sürdürdüğünün, ancak pamuk hasat mevsimi olmadığından fabrikanın kapalı olduğunun, ... Pamuk Tic. ve San. Ltd. Şti."ne ait fabrikanın Yumuşak soy isimli aileye devredilmiş olduğunun bildirildiği, davacı adına düzenlenmiş müstahsil makbuzunun takip ve denetiminden Kurumun sorumlu olduğu, Kurum arşivinde ilgili müstahsil makbuzunun listesinin bulunamamış olmasının Kurumun sorumluluğunu kaldırmayacağından bahisle müstahsil makbuzunun düzenlendiği tarihi takip eden 01.11.1998 tarihinden 31.12.1998 tarihine kadar davacının Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verildiği görülmektedir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edildiğinden Kurum lehine usulü kazanılmış hak oluşmuştur. Mahkeme tarafından Dairemizin bozma ilamı kapsamında araştırma yapılarak karar verilmesi gerekirken bozma gerekleri yerine getirilmeksizin karar verilmiş olması isabetsizdir. Öncelikle ilgili vergi dairesinden ve ticaret sicilinden araştırma yapılarak adı geçen şirketlerin faal olup olmadıkları ve devir olup olmadıkları hususu açıklığa kavuşturulmalı, davacı adına tevkifat yoluyla kesilen Bağ-Kur priminin, Kurum hesabına intikal edip etmediği, tevkifat bulunmayan yıllara ilişkin olarak davacının ürün satışı ve bu satışlardan yapılan prim tevkifatı bulunup bulunmadğı Kurumdan ve ilgili şirketlerden veya devralan firmalardan araştırılmalı, elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
Yukarıda belirtilen maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup,bozma nedenidir.
O hâlde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 13.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.