Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/21362
Karar No: 2008/2450
Karar Tarihi: 19.02.2008

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/21362 Esas 2008/2450 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2007/21362 E.  ,  2008/2450 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Edremit 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 30/05/2007
    NUMARASI : 2005/249-2007/297

    Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde  geçen ve Kuruma eksik bildirilen çalışmalarının tesbiti  davasının yapılan yargılaması sonunda;  ilamda yazılı nedenlerle davanın reddine ilişkin   hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi   davacı  vekilince istenilmesi ve   duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için  19.2.2008 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalılardan kurum  vekili Av.A.Ö.geldi. Davacı  ile diğer  davalı  adına kimse gelmedi. Davacı  vekilinin  mazeret telgrafı gönderdiği görüldü ve mazeretinin reddine  karar verilerek  hazır bulunan Avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı gün Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği konuşulup düşünüldü, ve aşağıdaki karar tesbit edildi. 
    Davacı, davalı işveren E.Belediye Başkanlığı’na ait işyerinde I996 yılının Ocak ayında çalışmaya başladığı halde 05.01.1997 tarihinden itibaren çalışmalarının kuruma bildirildiğinden, 330 günlük Kuruma bildirilmeyen çalışmalarının sigortalı hizmet olduğunun tespitini istemiştir.
    Mahkemece, hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ve bu karar süresinde davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı tarafından davalı işveren tarafından düzenlendiği ileri sürülerek Şubat 1986 ve devam eden aylara ilişkin olarak ücret bordroları sunulmuş olup anılan bordrolarda sigorta primlerinin kesildiği görülmektedir.
    506 sayılı Kanunun 79/8.maddesi hükmünce, Kuruma bildirilmeyen hizmetlerin sigortalı hizmet olarak değerlendirilmesine ilişkin davanın, tesbiti istenilen hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde açılması gerekir.
    Davacının çalışmalarının geçtiğini ileri sürdüğü işyeri bir kamu kuruluşuna aittir. Kamu kuruluşlarında, çalışanların kayıtlara geçirilmesi ve ücret ödemelerinin belgelere dayandırılması asıldır. Esasen, bu işyerinin resmi bir kuruluş olması nedeniyle davacıyla ilgili belgelerin düzenlenmesi yönünden muvazaadan söz edilemeyeceği de açıktır. Ne var ki, söz konusu belgelerin ve kesilen prim tutarının, bilgisizlik, kayıtsızlık ve muhasebe hatası sonuca Kuruma intikal ettirilmemiş ve böylece Kurum kayıtlarında gözükmemiş bulunması da mümkündür. Bundan başka davalı Kurumun, Anayasa"dan kaynaklanan sosyal güvenlik hakkının ve ödevinin bir sonucu olarak yetkili elemanları eliyle Yasa ve Tüzük hükümleri gereğince davalı İdareye ait işyeri ve kayıtlar üzerinde gerekli denetlemeleri yapma ve işveren İdareyi uyarma görevini yerine getirmediği de açık-seçiktir. Hal böyle olunca, 506 sayılı Kanunun 79/10.maddesinde öngörülen beş yıllık hak düşürücü sürenin bu davada uygulanma olanağının bulunmadığı da ortadadır. Tersinin kabulü ise,   Kuruma ve işveren İdareye kendi kusurlarından, ihmal ve kayıtsızlıklarından yararlanma olanağını tanımak ve bunun hukuksal sonuçlarını da sigortalıya yüklemek olur ki, buna ne yasaca ve nede hukukça olanak yoktur.
    Yapılacak iş, açıklanan maddi ve hukuki olgular nazara alınmak suretiyle öncelikle davacı tarafından sunulan ücret bordrolarının davalı Belediye Başkanlığı tarafından düzenlenip düzenlenmediğini giderek davalı Belediye Başkanlığında sunulan ücret bordrolarının asıllarının bulunup bulunmadığını gerektiğinde mahallinde inceleme yapılmak suretiyle araştırılmak, ibraz edilen ücret bordrolarının davalı Belediye Başkanlığınca düzenlendiğinin belirlenmesi halinde kamu kurum ve kuruluşlarının düzenlediği ücret bordrolarındaki prim kesintilerinin hak düşürücü süreyi keseceği dikkate alınarak işin esasına girilmek suretiyle, tarafların delilleri toplanılmak, tanıklar dinlenilmek ve sonuçta tüm deliller birlikte değerlendirilip takdir edilerek varılacak sonuca göre bir karar verilmek, aksi halde yani davacının sunduğu ücret bordrolarının davalı işverenlikçe düzenlendiğinin ispatlanamaması halinde şimdiki gibi davanın reddine karar verilmekten ibarettir.         
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır
    SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde  temyiz edene iadesine, 19.02.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi