20. Hukuk Dairesi 2015/16074 E. , 2016/3457 K.
"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki yapılan kadastro tespitine itiraz davasının yargılaması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... ... tarafından istenilmekle, tayin olunan 22/03/2016 günü için yapılan tebligat üzerine, temyiz eden ... ... vekili Av. ... ... ile diğer taraftan ... vekili Av. Gülay Yıldırım ve ... vekili Av. Işıl Hilal Soylu Kurt geldiler, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Daha sonra dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... köyü, 138 ada 241 parsel sayılı 35892,49 m² yüzölçümündeki taşınmaz, Ağustos 1969 tarih 14 sıra nolu tapu kaydına dayanılarak davalı gerçek kişiler adına tesbit edilmiştir.
Davacı ..., dava konusu taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla, birleşen dosya davacısı ... ise, taşınmazın kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığı iddiasıyla ayrı ayrı dava açmışlardır.
Mahkemece, HUMK’nın 45. maddesi gereğince davalar birleştirilerek yapılan yargılama sonucunda, taşınmazın orman içi açıklık olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne ve dava konusu ... köyü, 138 ada 241 parsel sayılı taşınmazın kadastro tesbitinin iptali ile taşınmazın orman vasfıyla ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalılardan ... ve ... ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 05/11/2012 gün ve .../... - ... sayılı ilâmıyla bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma ilâmında özetle; “Mahkemece, dava konusu taşınmazın orman içi açıklık olduğu gerekçesiyle, ... ve ...nin davasının kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye elverişli değildir. Şöyle ki; bilirkişi raporlarında 138 ada 241 parsel sayılı taşınmaz, yörede 11.12.1964 ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosunda kısmen orman iç parseli olarak bırakıldığı ifade edilmiştir. Ancak, mahkemece yapılan keşifler sonucu alınan orman bilirkişi raporları arasındaki çelişkiler üzerinde durulup, çelişki giderilmediği gibi, tesbite esas dayanak Ağustos 1969 tarih 14 sıra nolu tapu kaydı ilk oluşumundan itibaren tüm tedavülleri getirtilmemiş ve usûlüne uygun uygulanmamış, taşınmazın eski tarihli resmî belgelere göre konumu ve niteliği belirlenmemiş ve taşınmaz eski tarihli resmî belgelerde orman değilse tapulu yerlerin 6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesi kapsamında orman içi açıklık sayılmayacağı da düşünülmemiştir.
Bu nedenle, mahkemece, çekişmeli parselin tesbitine esas tapu kaydının ilk oluşumundan itibaren tüm gittileri ve krokileri, dayanak tapu kaydının revizyon gördüğü tüm parsel tutanakları, komşu parsel tutanak ve dayanakları, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilmeli; bundan sonra önceki bilirkişiler dışında halen Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek iki orman mühendisi ve iki harita mühendisinden oluşacak dört kişilik bilirkişi kurulu yardımıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaza ve çevre araziye de uygulanmak suretiyle, taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle kesinleşen tahdit haritasıyla irtibatlı taşınmazın konumunu gösteren orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmeli, taşınmaz eski tarihli resmî belgelerde orman değilse tapulu yerlerin 6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesi kapsamında orman içi açıklığı sayılmayacağı düşünülmeli, bu itibarla tesbite esas dayanak tapu kaydı yöntemince zemine uygulanıp, sınırlar tek tek yerel bilirkişilerden sorulmalı, tescil krokisi fen elemanı aracılığıyla mahalline uygulanarak kapsamı 3402 sayılı Kadastro Kanununun 20/A maddesi gereğince belirlenmeli, tescil krokisinin uygulama kabiliyetinin bulunmaması durumunda ise kayıtların sınırında okunan “Çalı” sınırının değişebilir sınırlı olması nedeniyle tapu kaydının miktarı ile geçerli olduğu düşünülmeli, bundan sonra toplanan bütün deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.” denilmiştir.
Mahkemece bozma ilâmına uyulduktan sonra; asıl dosyanın davacısı ... ... tarafından açılan davanın usulden reddine (kesin hüküm nedeniyle), birleştirilen dosyada ... ... tarafından açılan davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, Kıyıcak köyü 138 ada 241 parsel sayılı taşınmazın kadastro tesbitinin iptaliyle 09.02.2015 tarihli “Teknik Bilirkişi Raporu” başlıklı orman bilirkişi raporu ekinde yer alan ve iki harita mühendisi ve iki orman yüksek mühendisi bilirkişi tarafından müştereken imzalanan Ek-10 nolu krokide (B) harfi ile gösterilen 32.801,27 m2 yüzölçümlü kısmın 138 ada 241 sayılı parselden ifrazı ile, aynı adanın son parsel numarasından sonra gelen parsel numarası verilerek, orman vasfıyla ... ... adına tapuya kayıt ve tesciline, (B) harfi ile gösterilen 32.801,27 m2 yüzölçümlü kısmın 138 ada 241 parselden ifrazından sonra kalan ve aynı krokide (A) harfi ile gösterilen 3.091,22 m2 yüzölçümlü kısmın aynı parsel numarası olan 138 ada 241 parsel numarası ile tespit malikleri adına ve tespit tutanağındaki hisseleri ile tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ..., birleştirilen dosya davacısı ... ve davalı ... ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 11.12.1964 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın kısmen orman tahdidi içinde - kısmen orman tahdidi dışında kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve çekişmeli taşınmazın dayanağı Ağustos 1964 tarih 14 sıra numaralı tapu kaydının yüzölçümünün arttırılmasına ilişkin Ereğli Sulh Hukuk Mahkemesinin 04/11/1966 tarih .../...-... sayılı kararının davacı ... ve davalılar arasında kesin hüküm niteliğinde olduğu yönündeki kabulde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, temyiz incelemesinin duruşmalı yapılması nedeniyle 1.100.-TL vekâlet ücretinin davacı ...den alınarak davalı ... ...’a verilmesine, yine 1.100.-TL vekâlet ücretinin birleştirilen dosya davacısı ... ile davalı ... ..."tan karşılıklı olarak alınmasına, taraflarca 6100 sayılı HMK"nın 297/1-(ç) ve aynı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK"nın 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilâmının tebliğinden itibaren ilâma karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince aşağıda yazılı onama harcının ...ne yükletilmesine, ...den harç alınmasına yer olmadığına 22/03/2016 günü oy birliği ile karar verildi.