3. Hukuk Dairesi 2021/4791 E. , 2021/8489 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalı ile aralarında 15/02/2005 başlangıç tarihli beş yıl süreli kira sözleşmesi bulunduğunu, davalı taraf 15/06/2010 tarihinde aktif faaliyetini sonlandırdığı halde kiralananı boşaltmadığını ve kira bedellerini de ödemediğini belirterek 15/06/2010 tarihinden itibaren birikmiş kira alacağı için şimdilik 1.000TL’nin mevduat hesaplarına uygulanan en yüksek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline; talebin kabul edilmemesi halinde kiralanan taşınmazın bu hali ile kiraya verilemediği gözetilerek 15/06/2010 tarihinden itibaren uğranılan zarara karşılık olmak üzere şimdilik 8.000TL maddi tazminatın mevduat hesaplarına uygulanan en yüksek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Kahta Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kira alacağının tahsili ile bu talebin mümkün görülmemesi halinde taşınmazın tahliye edilmemesi ve eski hale getirilmemesinden dolayı açılan tazminat davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilerek, dosyanın görevli ve yetkili olduğu Kahta Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Kahta Sulh Hukuk Mahkemesince dava tarihinin 03/03/2011 olduğu, bu tarihte mülga 1086 sayılı yasanın yürürlükte olduğu, ilgili kanunun 8. maddesinde, İcra ve İflas Kanunu’nun onuncu babında yer alan 269. ve 272. ve sonraki maddeleri hükümleri hariç olmak üzere, kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, aktin feshi yahut tesbit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davalarda görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğunun belirtildiği, 6100 sayılı HMK geçici 1. madde hükmü uyarınca, bu kanunun yargı yolu ve göreve ilişkin hükümlerinin, kanunun yürürlüğe girmesinden önceki tarihte açılmış olan davalarda uygulanmayacağı, oysa bu davada herhangi bir tahliye, akdin feshi ya da tespit talebinde bulunulmadığı, bu itibarla görevli mahkemenin Kahta Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesi üzerine ortaya çıkan olumsuz görev uyuşmazlığı Yargıtay 20. Hukuk Dairesi’nin 21/11/2016 tarih 2016/11260 esas, 2016/10947 karar sayılı ilamı ile Kahta Asliye Hukuk Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilmiştir.Yargıtay 20. Hukuk Dairesi ilamı doğrultusunda, yargılama Kahta 2. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından yürütülmüş, 15/03/2018 tarih ve 2016/985Esas 2018/176 Karar sayılı kararı ile davanın esası hakkında hüküm kurulmuştur. İş bu kararın, davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dava dosyası temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiştir.
6100 sayılı HMK"nun 373/4 maddesi; "Yargıtayın bozma kararı üzerine ilk derece mahkemesince bozmaya uygun olarak karar verildiği takdirde, bu karara karşı temyiz yoluna başvurulabilir." hükmünü, Geçici 3/2 maddesi; "Bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26/9/2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 454 üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunur. Bu kararlara ilişkin dosyalar bölge adliye mahkemelerine gönderilemez." hükmünü içermektedir.
Yukarıda açıklanan yasa maddelerinin düzenleniş amacı, bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlara karşı Yargıtay yoluna başvurulmasını ve karar kesinleşinceye kadar kanun yolu denetiminin Yargıtay tarafından yapılmasını sağlamaktır. Diğer bir anlatımla, Yargıtay’ın verdiği bozma kararları üzerine verilen kararların tekrar Yargıtay denetiminden geçmesi, başka bir deyişle Yargıtay kararının istinaf yolu ile denetlenmesinin önüne geçilmesi amaçlanmıştır.
Somut uyuşmazlıkta; Yargıtay 20. Hukuk Dairesi, olumsuz görev uyuşmazlığını neticelendirerek dosyadan elini çekmiştir. Bu aşamadan sonra, görevli Kahta 2. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından esasa ilişkin yargılama yapılıp karar verilmiştir. Aleyhine kanun yoluna gidilen karar, Kahta 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin kararı olup, bu karar ile ilgili olarak Yargıtay’ın bir denetimi söz konusu değildir.
Bu itibarla, 15/03/2018 tarihinde verilen ve daha önce Yargıtay denetiminden geçmeyen kararın kanun yolu denetimi " istinaf " olup, görevli merciinin Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi olduğu anlaşıldığından, dosyanın Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere ilk derece mahkemesine İADESİNE, 15/09/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.