(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2017/29885 E. , 2020/6079 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar ... Turizm .... Oto. Gıda Pet. Ürn. İnş. San. ve Dış Tic. Ltd. Şti. ile ... Belediye Başkanlığı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin haklı neden bulunmaksızın feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile ödenmediğini iddia ettiği bir kısım işçilik alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar Cevaplarının Özeti:
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere göre ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davalılar ... Turizm .... Oto. Gıda Pet. Ürn. İnş. San. ve Dış Tic. Ltd. Şti. ile ... Belediye Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışıp çalışmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını, ulusal bayram ve genel tatil ile hafta tatili günlerinde çalıştığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen alacakların ödendiği varsayılır.
Fazla çalışma yapıldığı, ulusal bayram ve genel tatil ile hafta tatili günlerinde çalışıldığının ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, bu çalışmaların yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir.
Dosya içeriğine göre, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, tanık anlatımlarına göre davacnın haftanın 3 günü 07.00- 16.00; haftanın 3 günü ise 07.00-18.00 saatleri arasında çalışarak haftalık 9 saat fazla çalışma yaptığı; ayda 2 kez hafta tatili izni kullandığı ve dini bayramların ilk günü hariç ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı kabul edilerek hesaplama yapılmıştır. Ancak tanık beyanlarından, davacının davalı belediyenin farklı birimlerinde çalışmalarının bulunduğu anlaşılmaktadır. Bununla birlikte, hangi tarihler arasında hangi birimde çalıştığı, çalışma şekli ve saatleri hesaplamaya yarar şekilde açıklığa kavuşturulmamıştır. Bu durumda gerekirse tanıklar yeniden dinlenerek belirtilen hususlar açıklığa kavuşturulmalı, dosyaya sunulan bir kısım puantaj kayıtlarının da değerlendirilmediği görülmekle, varsa davacı işçinin tüm çalışma dönemine ilişkin puantaj kayıtları da getirtilerek fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ve hafta tatili ücreti alacakları konusunda karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3- Somut olayda; hükme esas alınan bilirkişi raporunda Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarına göre davacının davalı ... bünyesindeki ilk çalışmasının 09.03.2012 tarihi olduğu mütalaa edilmiş, çalışma süresinin bu nedenle 09.03.2012- 31.12.2014 olduğu saptanmıştır. Mahkemece bu kabule göre yapılan hesaplamalar doğrultusunda hüküm kurulmasına rağmen, gerekçeli kararda davacının, iddiada bahsi geçen 01.03.2010- 31.12.2014 tarihleri arasında çalıştığının belirtilmesi çelişki arz etmekte olup hatalı olmuştur.
4- Taraflar arasında yıllık izin ücreti alacağının hesabı noktasında da uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda; hükme esas alınan bilirkişi raporunda yıllık izin ücreti alacağının net tutarı belirlenirken, sigorta primi ve işsizlik sigortasının saptanan brüt tutardan düşülmediği görülmektedir. Dairemiz uygulamasına göre mahkemece hesaplanan brüt yıllık izin ücreti sigorta primi ve işsizlik sigortası primi de mahsup edilmek suretiyle nete çevrilmelidir. Bu hususun gözardı edildiği anlaşılmakta olup bu yön hatalıdır.
5- Diğer taraftan gerekçeli kararda, davalı şirketin unvanının yanlış yazıldığı görülmekte ise de, bu husus mahallinde düzeltilebilir maddi hata niteliğinde olup bozma sebebi yapılmamıştır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 08.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.